Teğabun Sûresi 5.Ayet / Kafir Kime Denir

20 Haziran 2006 tarihinde yayınlandı. görüntülenme Kur'an Sohbetleri

Bu günkü dersimiz Tegabun suresinin 5. ayetinden itibaren devam edecek. Biliyorsunuz dersleri iki bölümde yapıyoruz. Birinci bölümde kuran ayetlerini okuyoruz. İkinci bölümde Sorulara cevap vermeye çalışıyoruz. Bu hafta da Cevat Hoca yine yazı bırakmamış. Biliyorsunuz iki hafta bizi meşgul etti. Bu hafta gene epey sorular göndermiş. Fakat sorulardan anladığım önceki cevaplardan tatmin olduğu şeklinde inşallah yanlış anlamamışımdır. Zaten şu anda bizi dinlediğinden de eminim. Yanlış söylüyorsam tekrar sorusunu sorar. Hatta anında bile sorabilir internetten. Sorularını sormak  isteyenler     süleymaniyevakfı@hotmail.com adresinden sorabilirler.

Tegabun suresi elimizdeki mealde 557.sayfada.

“E lem ye’tikum nebeullezine keferu min kablu fe zaku ve bale emrihi ve lehum azabun elim: size daha önce kafir olmuş kişilerin haberi ulaşmadı mı? Onlar yaptıklarının vebalini tattılar ve onlar için ayrıca acıklı bir azap vardır”(TEĞABUN 5).

Geçen hafta zaten bu kafir kelimesinden hareketle bir tv programındaki konuşmalara intikal etmiş, bir çok şeyler anlatmaya çalışmıştık. Kafir kelimesinin üzerinde gene de durmakta fayda var. Kafir inkar eden değil görmezlikten gelendir. Nankürlük eden. İnkar kelimesi de o manada elbette sözlük manasıyla aynı manaya geliyor da halk arasında yerleşen farklı bir manası var. Sanki kafir Allah diye bir varlığı bilmiyormuş gibi algılanıyor o açıdan öyle söyledim. Onun için kafiri tam anlayabilmek için görmezlikten gelen diye mana vermek gerekiyor. Şimdi mesela şu binanın çatısı altındayız. Ensar vakfı bize bu imkanları tanımıştır. Allah razı olsun bu vakfın yöneticilerinden. Ve yardımcı olanlardan. Şimdi biz burada girişimizde çıkışımızda bu vakfı tanımasak, vakfın yöneticilerini tanımasak, onlara karşı nankörlük etsek bizi bir daha buraya bırakırlar mı? Bırakmazlar! Ondan sonra derler ki kusura bakmayın buraya kadarmış. İşte kafirlik o dur. Görmezlikten gelmek, verilen nimetin kıymetini bilmemek,nimeti vereni tanımamak, tanımazlık etmektir. İşte aynı şekilde yaşıyoruz bu dünyada. Sahibi olduğumuz her şeyi Allah vermiş. Neye sahipsek hep Allah’ın vergisi. İnsan burada Allah’ı görmezlik eder, Allah’a karşı nankörlük ederse Allah da ne yapar bu dünyayı bize dar eder. Önce kendi içimizde sıkıntılar başlar, sonra çevrede bir de bakmışsınız ki artık yaşayamaz hale gelmişizdir. Ahirette acıklı bir azabı vardır sadece bu dünyanın sıkıntısı değil.

“E lem ye’tikum nebeullezine keferu min kablu: bundan önce kafir olmuş olanların haberi size gelmedi mi, duymadınız mı?”. Mesela en azından biz Mekkeli müşrikleri biliyoruz. Peygamber(sav)’i oradan çıkmaya zorlamışlardı hatta öldürmek için karar almışlardı. Ne oldu? Bir buçuk sene sonra Peygamberimizin Medine’ye hicretinden bir buçuk sene sonra Bedir savaşına gitti bütün güçlerini orada bıraktılar geriye 70 tane ölü,ellerindeki bütün mallarını oraya ganimet olarak bıraktıktan sonrada öyle perişanlıkla da geriye dönmüşlerdi. Ondan sonraki sene de Uhud’dan perişan döndüler. Daha sonra Hendek’ten perişan döndüler. Sonra da öyle zor duruma,düştüler ki aradan altı sene geçtikten sonra, hatta beşinci senesi Hendek savaşından geri döndükten sonra aç kaldıkları için ülkelerinden kaçmak zorunda bıraktıkları Medine’de onu yok etmek için üç kere savaş açtıkları Muhammed(as)’a elçi göndererek yardım istemek zorunda kalmışlardı. İşte dünya giderek daralmıştı onlar için. Artık yaşanmaz hale gelmişti. Peygamber Efiendimiz de, çünkü Yemame emiri müslüman olmuş onlara buğday vermiyor. Peygamberimiz de haber gönderdi bunlara buğday ver diye. Sonra da Peygamberimiz Mekke’ye yardım gönderdi. 500 altın gönderdi fukaraya dağıtılsın diye. Dünyanın çürümüş derilerini satın aldı yüksek fiyatla. Ne yaptı? Onları içten fethetti içten. Sonra da iki sene sonra da Mekke’yi onlara teslim etmek zorunda kaldılar. Hadi bakalım, işte böyle. Burada en zoru şu, bunu siz zaten yakından yaşıyorsunuz. Bu işin en zor tarafı şudur: Allah’ın kitabını kendi nefsimizde hakim kılmadır. Allah’ın kitabına öncelikle kendimizin uyması gerekiyor. Buna uyarken hiç bir yere mesaj göndermeye gerek yok. Allah’tan başka memnun edeceğimiz hiç bir mevki makam yoktur. Allah’ı razı ettiğimiz takdirde zaten herşey önümüze açılacaktır. Bu tohumu oluşturmak zordur. Tohumu bir kere toprağa ekipte yeşertmeye başladığınız zaman birden bire zaten her tarafı sarar. Peygamber(sav)’de öyle yapmıştır. Demek ki en zor şartlar altında bile doğru gittiğiniz takdirde çok başarılı olacaksınız. Önemli olan doğruları yanlız Allah için kabul edip yaşayan insanlar olmalıyız. Neden yanlız Allah için? Çünkü insanların her biri herşeyden menfaatlenmenin yolunu ararlar. Herşeyi menfaatlerine çevirmek isterler. Kendi menfaatlerine çevirecekleri en kıymetli şey de dindir. Hele dinden menfaatlenmeye başlarsanız muhteşem bir menfaat gelir. Çünkü karşılığında ahireti veriyorsunuz ya. Çok dikkatli olmak lazım. Onun için Allah’tan başka razı edeceğimiz hiç bir mevki, makam, kimse yok. Öyle olursanız her zaman dimdik olursunuz, her zaman gönlünüz rahat olur, her zaman başarılı olursunuz. Başarıya kilitlenmiş olursunuz çünkü yardımcınız AllahTeala’dır.

Evet. “Size o kafirlerin haberi gelmedi mi? Onlar yaptıkları suçlarının vebalini tattılar. Onlar için acıklı bir azap vardır”.

Şimdi, dün bir tv kanalı geldi bizi birşeyden haberdar etti. Amerika’da bir kitap yazılmış. 2040 Amerika İslam Cumhuriyeti diye. O kitabı yazanın maksadı bir takım yerleri uyarmak olabilir. Şimdi dünyanın her tarafında ciddi islam baskısı başlamış vaziyette. İslamın dışında doğru din yok. İslam en doğru din değil tek doğru din. Çünküben doğru derseniz doğruların da olması lazım değil mi? Şu doğru şu da. İslamdan başka doğru din yok ki en doğru diyesiniz. O zaman söylenecek söz nedir? Tek doğru din. İslam tek doğru dindir. Dolayısıyla şimdi bana dün sordular. Sorduklarının bir kısmını yayınladılar, bir kısmını yayınlamadılar. Efendim 2040’da Amerikan İslam Cumhuriyeti olurmu? Eğer islamı geleneksel şekilde değil kuranda anlatıldığı şekilde anlatırsak Amerika da, Rusya da, Çin de, Japonya da dünyanın tamamı da müslüman olur. Yani müslüman olur değil de müslümanlığın hakimiyetine girer. Yani islam dini oradaki bütün inançlardan üste çıkar. Bunun anlamı onlar herhangi bir islami kuruluşun emrine girer değil, burada da onu yanlış anlamamak lazım. Tarihte bu yaşanmıştır. Bir yerin islam olması demek benim hakimiyetime girmesi demek şeklinde anlaşılmıştır, bu çok yanlış. Onların kendisi müslüman olur, kendileri hakimiyetlerini kurarlar. Gidipte savaşla insanlar müslüman edilmez ki. Bazı kimseler tıpkı Bedir’de, Uhud’da, Hendek’te olduğu gibi müslümanları yok etmek için harekete geçerlerse tabiki müslümanlar da kendilerini savunacaklardır. O ayrı bir konu. Ama islam hiç bir zaman savaşla yayılacak bir din değildir. Çünkü insanlar zorla dine getirilmezler. İslam dininin farkı şu; müslüman olamak için Allah’tan başka kimsenin onayına muhtaç değilsiniz. Hiçbir dini kuruluşun emrine girmek zorunda değilsiniz. Hıristiyanlıkta olduğu gibi. Allah’tan başka kimseye boyun eğmeniz gerekmiyor. Yani hürriyetin doruk noktasına ulaşıyorsunuz, kişiliğinizi fark ediyorsunuz, insanlığınızı fark ediyorsunuz. Tam bilimsel din. Bunun dışındaki dinler hurafelere boğulmuş vaziyettedirler. Dolayısıyla doğru islamı insanlara anlatırsak hepsi müslüman olmaz elbette. Ama hepsi bu dinin doğru olduğunu kabul eder ve müslüman olanlar onlar üzerinde hakimiyetlerini kurarlar. Tekrar ediyorum; bunun manası Türkiye Cumhuriyeti efendim dünyanın en büyük devleti olur değil. İslam dünyanın her tarafına hakim olur. Yani bu bir siyasi hakimiyet değil karıştırmamak lazım. Bu bir devletin diğer devletleri hakimiyeti altına alması değil. İnsanların gönlünde Allah’ın hakim olması demektir. Öyle olunca da çok rahat bir şekilde islamiyet bütün dünyaya yayılır. İşte çok büyük bir imkan var elimizde doğru dini insanlara anlatmamız lazım. Doğru din de yanlız Allah’ın kitabında olan din, Allah’ın peygamberinin gösterdiği dindir, başkası değil. Doğru anlattığımız takdirde bu dinin karşısında direnecek hiçbir şey yoktur. Bu din temiz hava gibidir. Her insan ondan hoşlanır. Bu din dup duru tertemiz su gibidir, her insanın ona ihtiyacı vardır. Bu din bozulmamış gıda gibidir, hiç kimse onu reddedemez. İnanmayan insanlar bu dinden bu dünyada yararlanır mutlu yaşarlar. İnanan insanlar hem dünyada mutlu olurlar hem ahirette mutlu olurlar. Her bakımdan da çok başarılı olurlar. Dolayısıyla buradaki en büyük yük müslümanların üzerine düşüyor.

“E lem ye’tikum nebeullezine keferu min kablu: bundan önce kafir olanların haberi size ulaşmadı mı?”

“Fezaku ve bale emrihim: yaptıklarının vebalini tattılar”

“Ve lehum azabun elim: onlar için acıklı bir azap daha var”. Onu da ahirette göreceklerdir. Yani hem dünyaları gitti hem ahiretleri.

“Zalike bi ennehu: bu şundan dolayı”

“Kanet te’tihim rusuluhum bil beyyinati: elçileri onlara çok açık belgelerle gelmişti”. Açık belge: reddedilemeyecek, doğruluğu üzerinde tartışılamayacak belgeler. Bizim peygamberimizin belgesi neydi? Kuranı kerim! Kuranı kerim elimizde var değil mi? Bazıları ne diyor? Biz kurana uzağız diyor. Doğru onlar kurana uzak. Ama biz değiliz elhamdulillah. Biz kurana uzağız diyor bazıları. Tamam bizde uzak olmayın diyoruz onlara. Kuranı kerim bizde, dolayısıyla insanlara kuranı kerimi anlatırsak bu gün peygamberimiz(sav) bu dünyada olsaydı ne yapardı? Kuranı anlatırdı! Peygamberimiz yok bize düşen görev nedir? Kuranı anlatmak bitti. İki sene evveldi, büyükçe bir camide bu kutlu doğum haftası dolayısıyla bir ilçenin müftülüğü bana vaaz teklif etti. Tamam dedik. Teklif etmeye de lüzum yok biz zaten bunu havada kapıyoruz da kimse yaptırmıyor. Şimdi, müftü bey imama demiş ki; Abdulaziz Bayındır Hoca vaaz edecek cemaate duyur. İmam da duyurmuş. Anladığım kadarıyla sakın gelmeyin diye duyurmuş. Gelenleri de hazırlamış. Malesef öyle. Çünkü hayatımda öyle birşeyle hiç karşılaşmadım. Şimdi gittim, ben o camiye giderdim. Normal vakit namazında arkada iki üç saflık boş yer kalır tamamen dolar. E şimdi özel program hazırlamış gittim önde iki üç saf cemaat var. Burada bir şey var, neyse. Şimdi çıktık, kuranı kerimden birşeyler anlattık. Anlatırken birisi kalktı; ne kuran kuran diyorsun hiç hikaye yok mu? Aynen böyle. Ne hikayesi anlatacağız dedim. Peygamberimiz(sav) buraya gelseydi, bugün benim yerimde o konuşsaydı ne anlatacaktı diye sordum adama? Kuranı anlatacaktı! Tamam bende onu yapıyorum. Öbür taraftan bir başkası kalktı bir şeyler söyledi, beri taraftan, neyse. Yatsı namazı oldu. İmam namazı kıldırdı. Namazın arkasından bir kaç kelime söyledi, hurafeleri şey yapacak şekilde ve hiç beklemeden çıktı gitti. Son derece ayıp bir tavır yani. Biz gelmişiz, insan oturur bir hoş geldiniz der falan. Zaten ne hiç hoşeldin dedi. Ondan sonra birisi geldi ddi ki; ya hocam sizi dinledik dedi. Cemaatten haberi olmayanlar da var.

-Arkanızdan da imam konuştu sizin bütün dediklerinizin tersini söyledi, şimdi kime inanacağız dedi.

Dedim sen aklını kullan hangisinin doğru olduğuna karar veremiyormusun?

-Veriyorum ama herkes veremez.

Sanane herkesten sen kendin ver kararını gerisine karışma. Bir de bu var yani. Herkes kendini akıllı başkalarını akısız kabul ediyor. Ben anlıyorum ama başkası anlıyor mu? Sen bir anla. Herkesin kendisi akıllı başkası akılsız. Bu da çok şaşırtıcı bir şey. Neyse. Şimdi, Peygamber(sav) gelse ne yapardı? Onu sorun kendinize. Kuranı kerimi anlatırdı. Çünkü AllahTeala diyor ki ona;

“Ya eyyuherresulu belligma unzile ileyke min rabbik: ey elçi rabbinden sana indirilmiş olan ne ise sen onu tebliğ et”. İndirilen ne? Kuran değil mi?

“Fe in lem tef’al: bunu yapmazsan”

“Fe ma bellagte risaletehu: Allah’ın elçilik görevini yerine getirmiş olmazsın”(MAİDE 67).

O zaman doğru dini anlatmak istiyorsak Allah’ın kitabından anlatacağız. Allah’ın kitabından anlatılan bir dine de hiç kimse karşı çıkamaz. Sadece menfaatleri zedelenenler karşı çıkar. Az önce söylediğim şekilde hemen anında cevaplarını alırlar. Çünkü yanlış olduklarını çok iyi bilirler. Sadece menfaatleri zedelendiği için karşı çıkarlar. Onlar da olacak ne yapalım.

“Kanet te’tihim rusuluhum bil beyyinat fe kalu e beşerun yehtunena: elçiler onlara açık delillerle gelince dediler ki; şimdi bize bir beşer mi yol gösterecek?”. Bizim gibi bir adam bize yol gösterecek, olurmu öyle şey!

“Fe keferu: kafir oldular”. Yani görmezlikten geldiler o peygamberi.

“Ve tevellev: yüz çevirdiler”

“Vestegnallah: Allah da onlardan mustağni oldu”. Tamam yapıyorsanız yapın, serbest. AllahTeala kümseyi yola gelmeye zorlamaz ki.

“Vallahu ganiyyul hamid: Allah’ın hiç bir şeye ihtiyacı yok”. İnsanların müslüman olmasına ihtiyacı yok. O ihtiyaç insanların kendi ihtiyacıdır. “AllahTeala ne yaparsa doğrusunu yapar”.(TEGABUN 6)

Şimdi bunlar, Allah’ın elçisi geliyor elçi olduğunu belgelerle ıspatlıyor fakat bu insanlar bu Allah’ın sözünü söylüyor demiyorlar. O sözü o elçiye mal ediyorlar,sen böyle diyorsun diyorlar. Hani kedi yavrusunu yemek istediği zaman ne yaparmış? Önce fareye benzetirmiş ondan sonra yermiş. Şimdi bunlar Allah’ın sözü diyemiyorlar sen söylüyorsun diyorlar. Size geçen hafta söylemiştim şimdi yeni bir kavram duyduk; sen diyor birşey söylemek istediğin zaman haşa haşa Allah’a söylettiriyorsun diyorlar. Bir hedef sapması içerisinde şeyyapıyor. Bunlar olacak, bunlardan uzaklaşma imkanı yok. Siz hep görürsünüz konuştuğunuz kişiler tarafından aldığınız tepkilerde. Siz Allah’ın ayeti dersiniz o cevabında sen böyle diyorsun der. Ya ben değil Allah’ın ayeti. Yoo sen! Hani anlatmıştım bu bizim tenkit ettiğimiz cemaatlerden birisi bir prefosörü göndermişti. Belki bir ay olmuştur. Şimdi konuşurken sana bir ayet okuyayım dedim. Yoo okuma okuma dedi ben biliyorum. Neyi biliyorsun dedim. Neyi okuyacağını biliyorum. Neyi okuyacağım dedim. E ben biliyorum biliyorum. Neyi biliyorsun? Peki neyse. Açtım bir ayeti kerime okudum o senin yorumun dedi. Tamam dedim. Gittim diyanetin hazırladığı meali getirdim açtım ondan okuyayım dedim. Oda diyanetin yorumu. Peki o zaman hangi meali istiyorsan ondan omuyayım. Burada var bak en az 40-50 tane meal var yani bunlardan bir tanesini söyle dedim ondan okuyayım. O da onların yorumu dedi. Şimdi Allah’ın sözü diyemiyor. Allah’ın sözü derse Allah’ın sözü karşısında onun hareket tarzı olmaz. Bak hep öyle yapıyorlarmış. Raif Bey bak dikkat et, sen bazen şikayet ediyorsun ya bana. Yani sen değilsin onların karşılarında hep öyleymiş. Bak ne diyorlarmış;

“E beşerun yehtunena; sen mi kaldın bize yol gösterecek olan” diyorlarmış. Yani bir insan mı bize yol gösterecek? Çünkü önce insan sözüne çeviriyorlar onu. Senin yorumun dedi mi artık Allah’ın ayeti olmaktan çıkıyor değil mi? Önce insan sözü ondan sonra reddediyorlar.

“Zeamellezine keferu en len yub’asu: o kafirler zannettiler ki tekrar diriltilmeyecekler”.

“Kul bela ve rabbi: de ki evet, rabbime yemin ederim ki”

“le tub’asunne: elbette tekrar diriltileceksiniz”.

“Summe le tunebbeunne bima amiltum: sonra yaptıklarınız elbette size haber verilecektir”(TEGABUN 7).

Şimdi, diyorlar ki efendim dinin bilimle ne alakası var. Yani bunu hıristiyanlığa karşı söyleyenler için tamam. Çünkü hurafeyi çektiğin zaman hıristiyanlık diye birşey kalmaz, bugünkü hıristiyanlığı kastediyorum. Ama Allah’ın dini her bakımdan ilimdir. Ve kesin bilgiye bağlı şeylerdir. Onlardan bir tanesi de ahiret inancıdır. Efendim sen ahiret inancını nasıl ıspatlarsın? Bu öldükten sonra dirilmektir değil mi? Siz hayatınız boyunca hep görmüyormusunuz tabiatın ölüp de yeniden dirildiğini? Sürekli bunu görmüyormusunuz? Ölü tabiat yeniden dirilmiyor mu? Öyle ise ölü insanlarda yeniden dirilir işte. Toprağa ekilen tohum gibidir insan da. İnsanın bitkiden farkı ne? Tek farkı insan ağızdan beslenir, bitki kökten beslenir. Tek fark o. Ağızdan beslendiği için her tarafa gider. Kökten beslendiği için bir yere gidemez. Yoksa ikiside sulanmış topraktan gelen gıdalarla beslenirler. Ama insan dolaştığı için her taraftan yiyecek alır. O bitki belli bir bölgeden alır yiyeceğini o kadar. İnsanın hayvandan da bir farkı var. Hayvanlar da ağızdan beslenir ama hayvanlar belli iklim şartları dışına çıkamazlar. Belli sınırlar dışında yaşayamazlar. Ama insan öyle değil. Ekvator bölgesinde yaşayan insan gider kutupta belli bir süre sonra oraya adapte olabilir. Bir başka farkı da olayları, çevresini değerlendirip ona göre davranışını ayarlar. Bu tür farkları var. O zaman siz, mesela yok olan bir hayvan türünün bir müddet sonra yeniden başladığını görüyorsunuz. Yok olan tabiatın yağmurların yağmasıyla yeniden hayat bulduğunu görüyorsunuz. O zaman ölen insanlar da toprağa atılmış bir tohum gibidir. Onu yaratan ben bunu tekrar yaratacağım diyor. Burada bir tek şey kalıyor o da ruh. Ruhun varlığını da her insan hissediyor. Aklın varlığını hissettiği gibi. Ondan sonrası kolay.

Evet kafirler zannettiler ki tekrar diriltilmeyecekler.   Çünkü bu bir zan deniyor. Herbirisi aslında öyle bir beklenti içerisinde. Çünkü kafirlerin ahiret konusunda kesin kez olmaz deme imkanları yok. Neden zan? Çünkü ahirette C.Hakka verecek hesapları var. Yani Allah’a karşı kendilerini suçlu göreceklerini biliyorlar. Yani suçlarını çok iyi biliyorlar. İnkar ederek kurtulacaklarını zannediyorlar. İnkarla kurtulma olmaz. Onun için Nebe suresinde var “amme yetesaelun aninnebein azim ellezihum fi hi muhtelifun: onlar neyi soruyorlar birbirlerine? O büyük haberi mi? Ki o konuda ihtilafa düşmüşlerdir”(NEBE 1). Çünkü hiç bir insan istemez hayatın ölümle bitmesini,her kesin içinde sonsuz yaşama arzusu vardır. Bu arzu burada tatmin olmuyor. Ahirete inanmayanlar bunu başka bir şekilde tatmin etmeye çalışıyorlar. İşte eserlerimle yaşayayım diyor, reenkarnasyon diyor, bir takım şeyler diyor. O zaman ahiretin olmayacağı konusunda hiç kimse kesin konuşamaz. Ama verecek hesabı olunca kendi yaptıklarını da bildiği için, o zaman şüpheler içerisine girecekler.

Zeamellezine keferu en len yub’asu: kafirler tekrar dirilmeyeceklerini zannettiler”.

“Kul bela ve rabbi le tub’asunne: de ki evet, rabbime yemin ederim ki elbette tekrar diriltileceksiniz”

“Summe le tunebbeunne bima amiltum: sonra yaptıklarınızdan hesaba çekileceksiniz bunlar size elbette haber verilecektir”.

“Fezalike alallahi yesir: bu Allah’a kolaydır”(TEGABUN 7).

“Fe amınu billahi ve resulihi: Allah’a inanın”. Kafirlerin herbirisi C.Hakkın varlığını bilir de Allah’a güvenmek inanmak zordur. Peki Allah’a nasıl inanacağız? Allah’ın var olduğunu bilmek çok kolay bu zor bir şey değil. Allah var tamam. Ama Allah’ın bize emir verdiğini kabul etmek zor. Allah olmalı bütün isteklerimizi yerine getirmeli, ama bize asla emir vermemeli. İnsanların büyük çoğunluğunun arzu ettiği Allah inancı budur. Ama peygamber olursa, peygamber Allah’ın emirlerini getiriyor. O zaman bir kimsenin Allah’ın peygamberi olduğununda ıspata ihtiyacı vardır. Bu sebeple peygamberler mucize getirirler. Öyle bir delil getirirler ki onu gören insanlar bu kişinin Allah’ın peygamberi olduğu hususunda en küçük şüpheye düşmezler. Hiçbir şüpheleri olmaz. İşte bizim peygamberimizin peygamberlik delili de kuranı kerimdir. Kuranı kerim meydan okuyor hadi bakalım bu Allah’ın kitabı değilse buna benzer bir sure yapın getirin. Getiremezseniz o zaman bilin ki artık emin olursunuz ki bunu getiren Allah’ın elçisidir. Bu Allah’ın kitabıdır. Artık buna uymanız lazım. O zaman da yakıtı insanlar ve taş olan cehennem için hazırlanın.

“Fe amınu billahi ve resulihi: öyleyse Allah’a ve rasule inanın ve güvenin”. Madem bu Allah’ın kitabıdır buna emin olursunuz, çünkü siz hayatınıza dikkat edin, ben hemen her yerde bunu tatbik etmişimdir. Her defasında da başarılı oldum elhamdulillah. İnsanlara kuranı kerimi yorumsuz bir şekilde anlatırsanız o insanlar bunun Allah’ın kitabı olduğunu çok çabuk kavrıyorlar. Ama bazıları tutuyor kendini anlayışlı muhatabını anlayışsız kabul  ederek kendi kafasına göre açıklamalar yapıyor bulandırıyor, karşı taraf da bir şey anlamıyor. Öyle değil. Saf ve duru bir şekilde karşı tarafın anlayacağı dille Allah’ın kitabını dosdoğru anlatırsanız karşı taraf bunun insan eseri olmadığını çok çabuk kavrıyor.

Size anlatmıştım. Eyüp de bizim müftülükteki arşivde doktora yapan Amerikalı bir hanım. Ona biraz da kuranı da tanıtmıştık buradayken. Bir kaç sene sonra gelmişti. Washington’da bir üniversitede öğretim üyesiymiş. Konuştuk, dedi ki; orada kilise islamiyeti tanımak için programlar başlattı. Aylık kurslar düzenledi. Ben de o kurslarda islamı anlatıyorum. Öyle deyince ben güldüm. Yani sen islamı ne biliyorsun ki ne anlatasın diye. Ne anlatıyorsun dedim. Kuranı anlatıyorum, başka hiçbir şey anlatmıyorum dedi. İnanırmısınız dedi üçüncü dersten sonra papazların tamamı müslüman olmaya karar verdi. Niye? Çünkü işte beklenen kitap bu, bu kitap Allah’ın kitabı. En küçük şüphe yok. Bu kitap Allah’ın kitabı kanaatine vardıktan sonra artık istediğini yap. İster kabul et ister etme. Bizim işimiz orada bitiyor. Yani inanmak yada inanmamak kişinin kendi kararıdır. O kunuda kimsenin baskı yapma ihtimali yoktur. Ondan sonra da dedi kıvranmaya başlıyorlar: ya müslüman olusak bugüne kadar papazlık yaptık bundan sonra ne iş yapacağız. Bunu kime anlatırız. Nasıl karşılanırız falan. Dönem sonunda iki üç kişinin dışındakilerin hepsi vazgeçiyorlar dedi. Belki bazıları da gizli gizli müslümanlığını devam ettiriyor.

Onun için Allah’ın kitabı ile insanlara gittiğinizde o insanlar bunun Allah’ın kitabı olduğu konusunda kesin kanaate varırlar. Yeter ki kendi dilleriyle doğru anlatalım. Yani bir de anlatan kişi olması lazım. Efendim ben verdim okusun! Herkes okumayabilir. Bir anlatan kişinin olması lazım. Ondan sonra bu kanaate vardıktan sonra kendi davranış biçimini kendisi belirler. Ama AllahTeala diyor ki;

“Fe amınu billahi ve resulihi: Allah’a ve elçisine inanın”. Muhammed(sav)’e. Artık bundan sonra elçi yok.

“Ve nurillezi enzelna: indirdiğimiz bu nura da”. Herkesin önünü aydınlatır bu kitap, içini aydınlatır, kafasını aydınlatır, önünü aydınlatır.

“Vallahu bima ta’melune habir: AllahTeala yapmakta olduğunuz herşeyden haberdardır”(TEGABUN 8).

“Yevme yecmeukum li yevmil cem’i: Allah toplanma günü için hepinizi toplayacaktır”. İnsanlar aynı günde bir araya getirilecek ve bu topraklar üzerinde. Yani yeryüzünde. Çünkü o zaman dağlar yok olmuş olacak. Onların yerleri düzlük olacak. Denizler doldurulmuş olacak. Yeni bir yapıya bürünecek dünya. Ve bu dünyada hesaplar görülecek cennetlik cennete, cehennemlik de cehenneme gidecek.

“Zalike yevmut tegabun: bu tegabun günüdür”. Şimdi sureye adını veren kelime bu. “Gadin” kelimesi vardır: aldatma. Ticarette vardır, türk ticaret kanununda da vardı, şimdi hala aynı kelime kullanılıyormu bilmiyorum. Kullanılıyor bugün de değilmi aynı kelime. Yani çünkü kanunları zaman zaman sadeleştiriyorlar. Gabniyesir vardır, gabnufahiş vardır. Yani fahiş surette aldatma, az aldatma. Tegabun de insanların birbirini aldatmasıdır. Ve insanlar ahiret konusunda da hani halk arasında bir argo tabir vardır; bile bile lades derler ya. Ahiret konusunda da insanlar öyledir. Kendi kendilerini aldatırlar. Kendileri bir hayal uydurur ve ona inanırlar. Onun peşinden giderler. Aslında onun yalan olduğunu hepsi bilir. Uydurma olduğunu hepsi bilir. Ama kendi hayat biçimlerine o uygun geldiği için öyle yaparlar. Tıpkı her insan doğru sözlü olamanın, iyi olmanın çok güzel olduğunu bilir ama yalancılığın çok kötü olduğunu bilir ama insanlar arasında yalan söylemeyen çok azdır. Yani doğruyu bilmek ile yapmak arasında çok büyük fark vardır.

” İşte bu bir tegabun günüdür”. Yani kimin kimi aldattığının ortaya çıkacağı bir gündür. O gün işte herkes birbirini suçlamaya başlayacak. İşte sen beni aldattın,sen beni bu hale getirdin, sen olmasaydın ben bu duruma gelmezdim. Ya rabbi bunlarabiki kat ceza ver ahirette. İşte şeyttanı suçlamaya çalışacaklar. Şeytan diyecekki niye beni suçluyorsunuz ki siz kendinizi suçlayın ben sadece size şunu yapın dedim siz de yaptınız, yapmasaydınız. Şey gibi işte, hapisaneye gidin bir dolaşın bakın bir tane suçlu bulamazsınız. Herkes bir başkasını suçlar. Beni falan yaktı,beni filan yaktı diye. Ama herkes kendi suçlu olduğunu da bilir. Hani cehennemde de Mülk suresindeki, üç sayfa sonra. Üç sayfa çevirirseniz. Mülk suresinin 7. Ayeti kerimesi. 6’dan başlayalım.

“Ve lillezine keferu bi rabbihim: rabbine karşı nankörlük edenler için vardır”. Yani AllahTeala’yı tanımazlıktan gelenler.

“Azabu cehennem: cehennem azabı” vardır. Sizmisiniz Allah’ı tanımazlıktan gelen, hadi bakalım. Şimdi bunların kafirlikleri nasıl olmuş? Asıl bizi ilgilendiren kısım o.

“Ve bi’sel masir: ne kötü hale gelmedir o”(MÜLK 6). Ne idiler ne oldular. Dünyada ağalardı, beylerdi. Dışarı çıktıkları zaman itibarları yüksekti. Esip savuruyolardı. Şimdi ne hale geldiler.

“İza ulku fiha semiu leha şehikan ve hiye tefur: cehenneme atıldıkları zaman hir homurtu işitirler cehennemde”(MÜLK 7). Cehennem kaynıyor. Kaynama var her tarafta.

“Tekadu temeyyezu minel gayz” hani o bazen bir kapta şey kaynatırsınız. Ağızını da kapattınız mı neredeyse çatlayacak gibi olur. O buhar öyle şey yaparki. Cehennem de öyle. O kaynamadan neredeyse ikiye ayrılacak.

“Kullema ulkiye fiha fevcun: cehennemin içerisine her bir bölük atıldığı zaman”. Bölük bölük atılıyorlar çünkü insanlar bu dünyada suçu da bölük bölük işlerler. Yani kendi aralarında birbirlerine dayandıkları bir suçlular gurubu vardır. Kendilerinin özel doğruları vardır. Ona göre şey yaparlar ve birlikte cehenneme giderler. Kendi liderleriyle beraber.

“Seelehum hazenetuha: cehennem bekçileri onlara sorar”

“E lem ye’tikum nezir: size bir uyarıcı gelmedi mi diye”(MÜLK 8)

“Kalu bela: evet derler”

“Kad caena nezirun: gerçekten bize bir uyarıcı geldi”. Yani başımıza bu olayların geleceğini önceden öğrenmiştik.

“Fe kezzebna: ama biz yalana sarıldık”.

“Ve kulna ma nezzelallahu min şey”. Bakın Allah yoktur falan diye bir kelime yok dikkat edin. Allah birşey indirmemiştir, Allah niye bunu söylesin ki. Bana gelen de Allah indirmemiştir diyemiyor, çünkü kurana inandığını söylüyor. Sen yorum yapıyorsun diyor. Allah bir şey indirmemiştir. Çünkü asıl insanları sıkıntıya sokan o, Allah’ın kitabı.

“İn entum illa fi delalin kebir: siz çok büyük bir sapıklık içerisindesiniz”(MÜLK 9). Allah niye bizden bunu istesin ki, niye bunu emretsin ki. Böyle dedik diyeceklerdir.

“Ve kalu: ve şunu söleyeceklerdir”

“Lev kunna nesmau ev na’kılu: bile bile kendimizi aldattık”. Yanlış yaptığımızı çok iyi biliyorduk. Ah keşke söz dinleseydik. Yada aklımızı çalıştırsaydık. Ve aklımızı çalıştırsaydık değil. Yada aklımızı çalıştırsaydık. O söz sana ulaşmamış olabilir ama aklını çalıştırdın mı yanlışı kavrarsın.

“Ma kunna fi assabis sair: bu cehennemliklerin içinde elbette olmayacak”(MÜLK 10). Ah kafam ah diyecek ama ne işe yarar ki değil mi? İşte aldanmanın hiç bir işe yaramadığı şey. Evet akılları başlarına gelecek ama çok geç. İşte tegabun günü o gün. Birbirlerini nasıl aldattıklarını o gün öğreneceklerdir. Ama çok kötü olacak.

“Fe’terafu bi zenbihim: suçlarını itiraf ettiler”. Zaten suçlu olduklarını biliyorlardı ama dünyada hiç itiraf etmiyorlar. Hep başkalarını suçluyorlardı. Siz böyle yapıyorsunuz, siz böyle yaptığınız için biz müslüman olmuyoruz. Birazcık modern olun canım falan. Yani biraz taviz verin, biraz uyun falan. Ben şimdi son günlerde çok garip bir kaç şey duydum da. Birisi, neyse demiyeyim vazifesini, diyecektim vazgeçtim. Hiç böyle birşey söylememesi gereken bir görevde birisi. Ya demiş bir arkadaşa. Ya o televizyon programında çok katı kardeşim hiç geri adım atmıyor, böyle şey mi olur. Aynı cümleyi bir kaç yerden duydum. Benim için söylemişler. Çok katı hiç geti adım atmıyor. Ya güzel atalm da Allah’a ne cevap vereceğiz. Değil mi? Yani ben istemezmiyim insanların beni alkışlamasını? Net peki. Hayır ben öyle duydum da. Şimdi

“Fe’terafu bi zembihim: herkes suçunu biliyor”. Zaten “Vettu lev tud..ledhşnun: bunlar ister ki sen ona yağcılık yapasın, o da sana yağcılık yapsın”. Körler sağırlar birbirini ağırlar, oh ne güzel.

“La tetafu bi zembihim: suçlarını itiraf ettiler”. Zaten suçlu olduklarını biliyorlardı orada itiraf ettiler.

“Fe suhkan li ashabis sair: o çılgın ateşin ashabı, oranın halkı defolsun gitsin”(MÜLK 11). Bunu söyleyen AllahTeala. İşte demek ki aldanma o zaman tümüyle ortaya çıkacaktır. Öyleyse hiç kendimizi kandırmayalım. Herkes ne mal olduğunu gayet iyi bilir. Bir çokları derki; efendim ben namaz kılıcam ah keşke, ah işte vakit bulamıyorum. Niye eğlenceye vakit buluyorsun? O başka. Peki hangisi? E canım ona da sıra gelir. Ne demek? Her şeyin bir zamanı var. Allah zamansız emir mi verdi? Herkes kendini çok iyi bilir. Efendim şu fakire, şu muhtaca biraz yardım yaparmısın? Ya bizim dünya kadar ihtiyacımız var. Bitmez ki. Sen karnını doyuruyorsun, bir daha doyuruyorsun. Üstüne bilmem şunu yiyeceğim. Fazla oldu birde şunu yapayım da eritsin. Ya biraz da yürüyelim. Halbuki yarısını da aç kalanlara verseydin hiç bunlara ihtiyaç kalmayacaktı. Herkes kendini gayet iyi bilir. Onun için kendi kendimizi aldatmayalım ve doğru davranalım. Aklımızı kullanalım. Herşeyi çok iyi bilmeyebiliriz, bilgi eksiğimiz olabilir. Ama aklı kullanırsak şimdi yanılsak bile biraz sonra hatamızı C.Hakk bize bir şekilde bize gösterir. Ve Allah’ın kitabını mutlaka okuyalım. Şimdi insanların kuranı kerime yöneldiği bir zamanda ne kadar çok kuranı kerimi okur öğrenirsek o kadar büyük olur ve bu devirde çok ciddi bir sıçrama eşiğinde bulunuyoruz. Herkes elinden geldiği kadar kuranı kerimi anlamıyla özümsemeye çalışsın ve yaşasın. Yaşamazsak onun da pek bir faydası olmaz.

  1. BÖLÜM

Bismillahirrahmanirrahim

Şimdi dersimizin ikinci bölümüne geçtik. Bu bölüm soru cevap şeklinde biliyorsunuz. Öncelikle yazılı olarak gelen sorulara cevap vermeye çalışıyoruz. Sizler de eğer sorularınızı birşeylere yazarsanız daha iyi olur, çünkü henüz mikrofonla sorularınızı alacak kadar bir teknik gelişme içerisine giremedik. İnşallah yakında o da olur. İnternetten gelen bir soru da; çok borç altındayım bankadan faizli kredi alabilirmiyim diye soruyor bir dinleyicimiz.

Faiz kuranı kerimin en ağır yasaklarındandır. Faizli borç aldığınız zaman daha da ağır sıkıntılara girersiniz. Burada daha önce de anlattığım bir olayı tekrar anlatayım. Aradan epey zaman geçti. Avrupa’ya büyük ölçüde ihracat yapan bir tekstilci dostum var. Yapardı diyeceğim şimdi. Bilhassa Fransa’ya büyük miktarlarda ihracat yapıyordu. Bir gün telefon etti dedi ki; hocam Fransa’dan bir buçuk milyon dolar param gelecek fakat şuanda cebimde para yok, gümrükteki işleri yapabilmek için 20 milyar liraya ihtiyaç var,20 milyar gibi küçük bir paraya ihtiyaç var. Bunu bankadan faizli olarak alabilirmiyim? Bunu mutlaka yapmam lazım. Ben dedim AllahTeala haram kılmış kardeşim. Zaten durup dururken kimse faizli kredi almaz. Alır mı? Durup dururken kim faizli kredi alır? Tabi ki ihtiyacı olduğu zaman alacaktır. Bunu Allah Teala haram kılmıştır kardeşim dedim. Dinlememiş almış. Sonra, birkaç sene sonra bir sene mi iki sene mi, ne kadar zaman geçti bilemiyorum bana telefon etti. Hocam dedi çok zor durumdayım küçücük bir zekata ihtiyacım var. Nedir? Otuzbin dolar kadar. Bilmiyor gibi çok küçük paraları bulmakta ne zorluklar çekiyoruz. Ama zamanında bizim Süleymaniye Vakfına otuz dolar vermemişti. Hatta üç dolar da vermemişti. Otuz sent de vermemişti. Ama defalarca gitmiş gelmiş ve oradan çokca istifade etmişti. Bir kısım zenginlere de duyrurum buradan. Evet, çünkü bana fetva soran zenginlerin 100 de birinin zekatlarının 100’de birini bizim vakfa verseler vakıf Türkiye’nin en zengin vakfı olur. Ve insanı bayağı da üzüyor bu iş. İstemiyoruz ama onlarda bize yardım etmeyi büyük günahlardan sayıyorlar. Evet yani bu şaka falan değil büyük günahlardan sayıyorlar. Neyse o defteri kapattık. Yani bizim vakıftan 30 bin dolar kadar küçük bir zekata yardımcı olmamızı isteyen bu kişi 30 sent bile vermemişti. Neyse o işin başka tarafı.

Şimdi hocam dedi işte dedi , o bir kere sana demiştim alma demiştin ya. O aldığım kredi büyüdü zamanında ödeyemedim. Kırk senedir mercedes ile dolaşan adam çıkardı akpili gösterdi, bununla işte eve gidip geliyorum. Ondan sonra iş yerlerimi sattım. Makinaları sattım, arabalarımı sattım. Herşeyi sattım ama faizin faizine yetişemiyorum. E şimdi dedim, senin bir köşkün vardı? Evet var gene orada duruyorum. Onu sat. E birbuçuk milyon dolarlık köşke 700 bin dolara razı oldum vermediler. Kaç verdiler? 400 bin dolar. Sat dedim 400bin dolara. Sat kurtul. Ve sattı kurtuldu. Şimdi yavaş yavaş kendisini doğrultmaya çalışıyor. Onun için faiz bir kanserli sivilceye benzer. Çok küçük gibi gözükür ama vücudu götürür. Çon dikkatli olmak lazım.

Şimdi bu fasıldan öbür fasıla geçiyoruz.

Trabzon’dan Cevat Demirtaş’ın sorduğu sorular. Şimdi şöyle girmiş:

Sayın hocam İskele Sancak programında hurafe ile ilgili açık oturumdaki duruşunuzdan dolayı sizi tebrik ediyorum.

İyi böyle düşünceleri de varmış, sağolsun. Bazıları hiç taviz vermiyorsun diye tenkit ediyor.

Program boyunca Hac suresi 11’den 15’e kadar olan ayetleri anlamaya çalışılsaydı toplumun aydınlanmasına ve hurafenin anlaşılmasına, açıklığa kavuştırulmasına vesile olacaktı. Ama arkadaşlar ayetlerin üzerinde durulumasından pek memnun olmadılar.

Hakikaten Hac suresi 11’den 15’e kadar olan ayetler hurafeler konusunda son derece önemlidir. Fakat yani tarih boyunca öyle şeyler yapılmış ki müslümanların bu günü asırlarca süren mücadeleyle hazırlanmış adeta. Hac suresinin 15. Ayetinin anlaşılmaması için gereken herşey yapılmış. Önce lutfen, şimdi ben o gün orada Hac suresinin mealini verdim de bilen arkadaşlar dediler ki; oradakiler Hac suresinin 15. Ayetinin mealini bilselerdi sana ne cevap vereceklerdi acaba falan diye. Şimdi siz lütfen elinizdeki meallerden bir açarmısınız.

334 bende. 334. Sayfa, 22. Sure. Bakın ben şimdi buradan onuyacağım sizde kendinizdeki meallere bakın.

“Her kim ona Allah dünyada ve Ahirette asla yardım etmez zannediyorsa hemen göğe ip uzatsın”.

Göğe ip uzatabilirmisiniz? Göğe kim ip uzatabilir? Helikopter de, helikoptere uzatırsın göğe uzatamazsın ipi.

“Hemen göğe bir ip uzatsın sonra nefesini kessin. Baksın ki hilesi öfkesini giderecek mi?”.

Göğe ip uzatmanın hile ile ne alakası var. Zaten olmaz ki, kimse uzatabilir mi göğe ip? Nefesi kesecekmişsin. Ne olacak nefesi kesip? Şimdi bu 15. Ayet.

Şimdi muhterem arkadaşlar, dostlar. Hurafeleri asıl anlatan bu ayetler o hale getirilmiş ki hiç bir şey anlamazsınız. Hangi meale bakarsanız bakı. Arapça türkçe hangi tefsire bakarsanız bakın. Hiç bir şey anlamazsınız. Ve işin daha da berbadı şu; arkasından gelen ayet;

“Ve kezalike enzelnahu ayatin beyyinat: onu açık ayetler şeklinde indirdik”(HAC 16).

Şimdi bir kafir getiripte bu meali size gösterse, sizin açık ayetiniz bu mu? Milleti kandırıyorsunuz dese ne cevap vereceksiniz? Ne cevap verilecek? Şimdi buna şöyle anlam verirler gelenekte; kim Allah kendisine bu dünyada ve ahirette asla yardım etmez kanaatindeyse.(Salondan müdahale edildi hoca ona cevap veriyor) İki tane manası var öbürünüde söyleyeceğim biraz sabırlı ol. İki tane mana veriyorlar ikisininde ayetle alakası yok.

“Kim bu dünyada ve ahirette Allah kendisine asla yardım etmez kannatindeyse tavana bir ip atsın, halkasını boğazına geçirsin, ayaklarını yerden kessin intihar etsin”.

İntihar etti, ondan sonra ne yapsın?

“Bir de dönsün baksın ki hilesi kinini giderecek mi”.

Eğer elinizde başka mealler varsa bunu görürsünüz. Bu vardır. Sizin elinizdeki öyle yazıyor değil mi? Kimin meali o? Hasan Basri Çantay’ın meali. Bir başkası da şöyle yapar; Hac suresinin ilk ayetinden buraya kadar Peygamberimizden hiç söz eden bir ifade olmadığı halde şöyle meal verirler;

“Kim Allah’ın peygambere bu dünyada ve ahirette yardım etmeyeceği kanaatine varmışsa” ki bu hangi kafir manasına söylerler: mesela Ebu Cehil.

“Allah Muhammed’e (sav) dünyada ve ahirette asla yardım etmeyecek diye kanaate varmışsa” ne yapsın? Bu defa o tavana bir ip atıp intihar etsinmiş. “Ondan sonra dönsün baksın ki hilesi kinini giderebilecek mi?”. Ebu Cehil böyle bir kanaate varsa Allah dünyada ve Ahirette Muhammed’e asla yardım etmeyecek, Ebu Cehil kin mi duyar yoksa ziyafet mi verir millete.

Ya Allah’ın kelamını niye böyle anlamsız şekilde şey yapıp da, çünkü hurafelerle şirkle asıl ilgili olan ayet bunlar ve maalesef, sadece bu değil siz biliyorsunuz hemen her derste bu tür şeylere dikkatlerinizi çekiyoruz. Her derste çekiyoruz. O kadar çok ki şurada bizim aşağı yukarı 20 kadar arkadaşla,bu tür araştırmalar yapıyoruz. Allah lutfeder de 200-300 kişi olursa belki biraz ayıklama yapabiliriz. Çok fazla, asırlarca yerleşmiş yanlışlar var.

Peki ayetin manası ne? Yukarıdan aşağıya 11’den başlayarak hızla devam edelim.

“Ve minennasi men ya’budullahe ala harf: insanlardan kimi Allah’a kıyıda ibadet eder”‘

“Fe in ashabehu hayrunıtmeenne bihi: eğer işleri iyi giderse(kar elde ederse, para,kazanırsa) son derece mutlu olur”. Allah beni çok seviyor der.

“Ve in asabethu fitnetun: Çünkü Allah insanları sıkıntıyada sokar”. Başına bir sıkıntı geldi mi, kıyıda ibadet ediyor ya

“İn kalabe ala vechihi: hemen gerisin geri döner”. Bu defa Allah’ı şikayete çıkar yada Allah üzerine baskı kurdurmaya çalışır haşa. Şimdi bakın nasıl olacak göreceğiz.

“Hasıred dünya vel ahireh: dünya da gitti ahireti de”

“Zalike huvel husranul mubin: asıl zarar işte o dur”(HAC 11). Ne yapar işleri kötüye gittiği zaman? Hemen

“Yed’u min dunillahi ma la yedurruhu ve ma la yenfauh: Allah ile kendi arasında olduğuna hayal ettiği kendisine fayda da sağlamayacak zarar vermeyecek birini yardıma çağırır”. Mesela ne yapar? İstanbul’da Eyüp Sultan’a gider. Ölmüş bir insan. Sana ne faydası dokunur ne zararı dokunur.

-Efendim bu Allah dostu!

E tamam sende çalış sen de dost ol. Allah’ın dostuysa sana ne?

– E Allah Onu seviyor!

Çalış seni de sevsin… Ölüden yardım istenir mi? Ondan sonra

“Zalike huved dalalul baid: bu çok derin bir sapıklıktır”(HAC 12). Akıllı bir insan gidecek ölmüş birisinden yardım isteyecek. Ya ne kadar saçma bir şey. Yaşayandan gidip istiyorsun bir şey veremiyor ölen ne verecek. Ondan sonra ondan işi görülmeyince hemen bu defa başka birisine bir Allah dostu bulalım da der.

Bu defa bir başkası”.”Le men”, önceki “ma” idi. “Ma” cansız. Bu da “men: kişi”. Canlı biri.

“Yed’u le men darruhu akrabu min nef’ıh: bir kişiyi yardıma çağırır ki zararı kesin ama faydası var mı henüz belli değil”. Çünkü o der ki; “gel önce elimi öp. Benden bir el al. Şöyle bir gir cemaate”. Çünkü kendi bir şey yapacakmış gibi hava verir orada.

“Le bi’sel mevla: ne kötü dost bu”. “Mevla”. Mevlana derler, hani efendimiz derler. Ne kötü dost.

“Ve le bi’sel aşir: bu topluluk ne kötü bir topluluktur”(HAC 13). Çünkü kendi cemaatine katar. Sanki oraya girdi mi Allah ona yardım edecekmiş gibi haşa.

“İnnallahe yudhılullezine amenu ve amilus salihat: Allah inanan ve iyi iş yapanları sokar”

“Cennatin tecri min tahtihel enhar: içinden ırmaklar akan cennetlere sokar”.

“İnnallahe yef’alu ma yurid: Allah istediğini yapar”(HAC 14). Yani ne isteyeceksen Allah’tan isteyeceksin ondan sonra geliyor.

Şimdi az önceki verilen manaya bakın bir de şu manaya bakın;

Hac Suresi 15. ayet: “Men kane yezunnu: kim bir kanaate varmışsa”. Şimdi bu insan ibadet ediyordu işleri bozuldu. Oraya baş vurdu, buraya baş vurdu işleri bir türlü düzelmiyor. İşte az önce soru soran kişi gibi. Yanlız Allah’tan isteyecek. Öyle Allah’ın haram kıldığı yollara asla baş vurmayacak.

-Çok sıkıştım!

Zaten sıkıştığın zaman yaparsın. Hayır, yanlız Allah’tan.

Şimdi, yaşanmış bir örnek vereyim de size. Örnek sahibi burada yok inşallah şımarmaz, tanıdık birisi. Bundan aşağı yukarı bir, bir buçuk ay kadar onu da otuzbin dolar kadar paraya ihtiyacı var. O da bana telefon açtı. Saat 12. Bana telefon açtı. Saat bir buçukta da mutlaka ödenmesi gerekiyor, oradan müşteriye gitmesi gerekiyor. Saat yarıma doğru falan iki tane bankadan telefon geliyor. Senin sadece bir imzana otuzbin dolar 16 aylık verelim diye. Borcuda otuzbin dolar, onların teklif ettikleti de. O da diyor ki asla hayır. Etraftakiler şaşırıyor. Ne demek ya çok büyük bir imkan. Hayır Allah’ın haramını ben alamam diyor. Şimdi diyor ki ondan sonra bir kaç dakika içerisinde bu otuzbin dolar toparlandı ödedik faize girmeden. Allah seni imtihan eder son noktaya kadar. C.Hakkın yardımı son anda gelir. O kadar. Tabi ki zor duruma girmezsen bu imtihandan nasıl geçeceksin ki?

– Ne yapayım, Eyüp Sultana da gittim gene olmadı, falan efendiye gittim gene olmadı canım artık Allah bizim yüzümüze bakmıyor belli, tamam mümkün değil. Allah ahirette de yüzümüze bakmaz.

Tam bir bunalıma girmiş insan. İşte Allah teala diyor ki;

“Men kane yezunnun: kim bir kanaate varmışsa”

“En len yensurehullahu fid dünya vel ahireti: Allah dünyada da ahirette de ona asla yardım etmez” kanaatine varmışsa, artık bunalmış adam. Tamam artık herşey bitti.

“Fel yemdud bi sebebin iles semai: bir sebebe dayansın”. Ki o sebep Allah diyor ki;

“…amenustainu bis sabri ves salah: sabırlı olun ve namaz kılarak Allah’tan yardım isteyin”(BAKARA 153). O sebebin ne olduğunu Allah bildiriyor. Ne yapsın ellerini? Göğe açsın, Allah’tan istesin. Orada ip diye bir kelime yok. O kelimelere de mecazi manalar vererek ip yapıyorlar. Ellerini semaya açsın, Allah’tan istesin. Ama sebebe dayanarak; namaz kılsın, sabırlı olsun, ellerini Allah’a açsın.

“Sümmel yakta: ve derhal ilişkileri kessin”. Öyle şuna buna gitmeyi bıraksın. Buradaki “sümme” sonra manasında değildir. Sümme bazen derhal manasına da gelir.

“Sümme kane minellezine amenu ve tevasav bis sabri ve tevasav bil merhame”(BELED 17) ayetinin başında olduğu gibi.

“Derhal ilişkiyi kessin”. “Fen yenzur: o zaman baksın bakalım”,”hel yuzhibennekeyduhu” “keyd” çare manasına; “baş vurduğu bu çare gerçekten giderip gidermediğini görsün”

“Ma yagiz: kendisini sıkıntıya sokan şeyi”(HAC 15). Bıraksın şunu bunu sabırlı olsun, yanlız Allah’a elini açsın o zaman görecek. Bu soruyu soran kardeşimiz de aynı şekilde, bizi dinliyor O da aynı şekilde yapsın. O zaman baksın ki gidiyor mu gitmiyor mu? Şimdi burada anlaşılmayan bir taraf var mı? İntihar mintihar ne? Allah insana,intihar mı tavsiye eder haşa? Maalesef.

O zaman şu ayet son derece uygun düşer: “Ve kezalike enzelnahu ayatin beyyinat: işte böylece onu açık ayetler şeklinde indirdik”(HAC 16). Açık mı? Bak herşeyi anlatıyor. İşte hurafeler hep böyle zamanlarda ortaya çıkar. İnsan sıkıntıya düşünceye kadar sağa sola baş vurmaz ki. Sıkıntıya düştü mü oraya buraya, haşa sanki Allah’ı şikayete haşa, yada Allah’ın üzerine baskı kurdurmaya çalışıyor. Allah tabiki seni imtihan edecektir. Yanlız Allah’a güven, elini ona aç, sabırlı ol burası dünya. İstediğin herşey hemen olsa bura cennet olur. Sabırlı ol, namaz kıl ve namazda Allah’tan yardım iste. Bak bakalım problem halledilecek mi halledilmeyecek mi? Önce bir kere içine rahatlık gelir. Sonra da yavaş yavaş işlerin halledildiğini görürsün. Şimdi bu böyle. Ondan sonra Cevat Hoca’nın diğer sorularına geçiyoruz.

Vakit de doldu gibi gözüküyor ama dur bakalım, hızlı yapacağız. Cevat Hoca zaten hep burada hep dinliyor devamlı. Yok canım Trabzon’da. O Trabzon’da yapacağını yapıyor sağolsun. Buraya gelmemesi daha iyi. Oralarda boş durmuyor çünkü.

Şimdi, Sayın Hocam diye yazmış. İnsanlar ya mümin ya kafir olarak ölür. Müminun suresi 99-100. ayetlerini siz açıklarken günahkar müminlerin geriye dönmek istediklerini söylediniz.

Burada Cevat Hoca yanlış anlamış. Biz öyle demedik. Yani ayet de öyle değil. Müminun suresindeki o ayetler tamamen kafirlerle ilgilidir. Müminlerle ilgili olan Munafikun suresinin son ayetleridir.

Halbuki bu ayetler Araf 37, Enfal 50, Enam 93, Nahl 28 numaralı ayetlerle beraber okuduğumuzda geriye dönmek isteyenlerin kafirler veya müşrikler olduğunu anlıyoruz. Neyse bunu Cevat Hoca yanlış anlamış. Yani bizim öyle birşey söylememiz mümkün değil. Dolayısıyla o ayetlere gerek yok.

“İman edenlerin melekler canlarını almaya geldikleri zaman aralarındaki geçen konuşmayı Nahl 32, Fussilet 39, Yasin 26 numaralı ayetlerde görüyoruz”. Tamam. “Bir de insanların kabirde sual edildiği veya kabir azabına uğradığı ifade ediliyor. Ahiret ve berzah alemi ile ilgili bildiğimiz gibi Ancak Allah bilir. Bir de bu hayatı yaşayanlar bilir. Dünyada bu ölümlü hayatı yaşayıp tekrar dirilenler veya uyananlar veya bir yarım gün kaldıklarını ifade ediyorlar Bakara 259, Kehf 19 numaralı ayetlerde. Doğru. Mahşer gününde dirilenler ise, burada ayet numaralarını vermiş, aynı şeyi söylüyorlar”. O da doğru “C.Hakk bize bu hayatı yaşayan insanların lisanı ile bir saat ,yarım gün veya bir gün veya bir gece kaldıklarını Naziat suresi 46 numaralı ayette bir gece veya bir kuşluk vakti kadar kaldıklarını söylüyorlar. Yasin suresinde yattığımız yerden bizi kim kaldırdı O Rahmanın vadettiği gündür peygamberler doğru söylemişlerdir diyerek hayatta iken peygamberlerin söylediklerini hatırlayan ve uykudan uyandığını bilen, kabir sualinden kabir azabından hiç bahsetmemeleri böyle bir şey olmadığını ifade etmez mi? Bu ayeti açıklarsanız memnun olacağım” demiş. Hızlı okudum çünkü yavaş yavaş açıklama yapmak için.

Şimdi, falan ayeti filan ayeti açın dediğimiz zaman iyi anlaşılmıyor. O zaman en iyisi böyle konuşayım. Ama gene bir iki tane ayet okuyacağız tabi.(Salondan bir şey söylendi anlaşılmıyor 1:20:42 ile 1:20:51arası). Bu cemaate de cevap veriyoruz bak, başkalarına da veriyoruz. O itiraz reddedilmiştir. Buradaki cemaate de cevap veriyorum. Şimdi Cevat Hoca gibi bunlar da soru sordular mı cevap veriyoruz.

Şimdi, Peygamber(sav)’in hadislerinde kabir azabı var biliyorsunuz. Eğer bir hadisi şerif Peygamberimizin ağızından çıkmışsa mutlaka o hadisle ilgili bir ayet kuranı kerimde vardır o kesin. Yani Peygamberimiz kuranda olanı zaten bize açıklar. Biz onu bulamamış olabiliriz, o ayeti kerimeyi bulamayabiliriz ama dikkatle takip ettiğiniz zaman bir gün bulursunuz. Tabi bunu bulacak olanlar da bu işin uzmanlarıdır, herkes bulamayabilir.

Kafirlerle ilgili olarak Muminun suresinin 99. Ayetinde AllahTeala şöyle diyor;

“Hatta iza cae ahedehumul mevtu kale rabbirciun: onlardan birisine ölüm gelip çattığı zaman der ki ya rabbi beni geri çeviriniz”(MUMİNUN 99). Çevir demiyor, çeviriniz. Birden bire çok saygılı hale geliyor.

“Lealli a’melu salihan fima teraktu: belki terk ettiğim yerde (dünyada) güzel bir iş yaparım” diyor. Niye bunu söylüyor kafir? Demek ki işlerin hoş olmadığını anlamış. Bunu söyleyen onun ruhu. Vücut ölmüş. Nereden anlıyoruz? Ayetten. Çünkü ölüm geldiği zaman böyle diyecektir diyor. Ölen ruhlar nereye gidiyordu? Allah tarafından alınıyor ve geriye tekrar gönderilmiyordu değil mi?

“Ve min veraihim berzahun ila yevmi yub’asun: bunların arkalarında bir engel vardır”(MUMİNUN 100).

Tekrar dünyaya dönemezler. Ne zamana kadar? ”

Yeniden dirilecekleri güne kadar”. Demek vücut henüz ölmüş yeniden dirilmemiş. Bizim kabir azabı dediğimiz kesit de bu arada olmuyormu zaten. Ölüm ve yeniden diriliş arası. Öyle değil mi? İşte bak Allah ayetinde öyle diyor? Beni geri çeviriniz de güzel şeyler yapayım diyor. Peki müminler geri çeviriniz diyor mu acaba? Onlardan da diyen var. Ama hepsi değil. Bak şimdi onu da Münafikun suresi hemen aynı sayfanın sağına bakacağız. Yani kuranı kerimi bugün okuduğumuz yerde. Şimdi AllahTeala bakın 9. ayette müminlere hitab ediyor. Öbürü kafirlerdi bu müminler.

“Ya eyyuhellezine amenu: müminler”.

“La tulhikum emvalikum vela evladukum an zikrillah: mallarınız ve evladınız sizi Allah’ın zikrinden, kurandan engellemesin”. Allah’ı anmaktan engellemesin yada ibadetten engellemesin.

“Ve men yef’al zalike fe ulaike humul hasirun: bunu kim yaparsa zarar eder”(MÜNAFİKUN 9). Onlar kaybederler. Zarara uğrarlar.

“Ve enfiku mimma razaknakum: size rızık olarak verdiğimden de harcayın”.

“Min kabli en ye’tiye ahadekumul mevtu: sizden birine ölüm gelip çatmadan önce”

“Fe yekule rabbi: şöyle demek zorunda kalmasın,ya rabbi”. Bu mumin ama Allah’a karşı vazifelerinde kusur yapmış. Ne diyecek?

“Rabbi”. Öbürü de rabbi diyor.

“Lev la ahharteni ila ecelin karib: bana birazcık müsade etsen ya rabbi” diyor. Öbürü tam müsade istiyor, kafir değil mi? Rabbirciun diyor; yarabbi beni geri çevir diyor. Terkettiğim dünyada belki güzel bir şey yaparım diyor. Ama bu mümin öyle demiyor. Ya rabbi bana biraz azcık müsade versen şöyle bir gidip gelsem, kısa.

“Lev la ahharteni ila ecelin karib: kısa bir süre bana müsade etsen de “Fe assaddaka: zaten üç beş kuruşum var onu da sadaka versem”. Artık o senin değil ki. Artık o mirasçıların. Sana hiç bir şey vermezler. Zaten gidemezsin.

“Fe assaddeka: sadaka versem”

“Ve akun mines salihin: ve iyilerden olsam”(MÜNAFİKUN 10). Bu da müminin sözü. E peki bakın, şeyin sözüne rastlamadık yani vazifelerini yapmış olan. Onlar son derece rahat, dünyanın sıkıntısından kurtulmuş daha niye geri gelsin ki. Bu  nerede oluyor? Bu da kabir dediğimiz alemde oluyor. E şimdi Peygamber efendimizin hadisleri de bu alem ile ilgili bize bilgiler veriyor. Şimdi bunlar orada bir rahatsızlık duymasalar ya rabbi geri gideyim de iyilerden olayım dermi? Der mi? Yada öbürü geri gideyim de terkettiğim dünyada iyi bir insan haline geleyim der mi? Demek ki gördükleri bir takım sıkıntılar var.

Şimdi, ölüm uyku gibi,  bunu kuran bir çok ayette söylüyor. Cevat Hoca’nın da işaret ettiği, uyku gibi. Uyku sırasında insanlar çok kötü rüyalar da görürler değil mi? Uyandığınız zaman ya çok şükür rüya imiş dersiniz. Bir de şu vardır; sabaha doğru da ızdırap çeken hastalar bile rahatlar. Allah’a şükür sabaha doğru biraz rahatladım. Hatta sıkıntıda olursunuz akşamdan yatarsınız, gece hiç uyku tutmaz ama sabaha doğru biraz uyumuşum dersiniz değil mi? Madem AllahTeala bunu uykuya benzetiyor o zaman. Ondan sonra da birisi kaldırdığı zaman, ya kardeşim zate  uyuyamamıştım bir de beni uyandırdın denir değil mi? Şimdi AllahTeala ahirette yeniden kalkışla ilgili diyor ki; bunu anlatmamın sebebi şu Allah ölümü uykuya benzetiyor, öyleyse ancak öyle anlayabiliriz başka anlayamayız ki değil mi Sait Bey başka nasıl anlarız? Şimdi diyor ki

“Fe nufiha fis sur: sura üflendi”. Yani kalk borusu çalındı ahirette.

“Fe iza hum minel ecdasi ila rabbihim yensilun: bakarsın ki kabirlerinden kalkmış Allah’ın dediği yöne doğru hızla gidiyorlar”(YASİN 51). E şimdi zaten zor bir gece geçirmiş, sabaha doğru biraz rahat etmişler bu defa kaldırılmış.

“Men baasena min merkadina: bizi uykumuzdan kim kaldırdı diyeceklerdir”.

“Haza ma vaader rahman ve sadakal murselun: bu rahmanın söz verdiği gün ve peygamberlerin haklı olduğu gündür diye cevap verecekler”(YASİN 52). E şimdi ebedi ahiretle dünyayı kıyaslarsanız tabiki çok kısa olur yani. Çok kısa bir zaman olur. Şimdi bütün bunları birleştirdiğimiz zaman Peygamber(sav)’in kabir azabı ile ilgili hadislerinin yeri ortaya çıkıyor. O hadisler içerisinde uydurmalar olabilir elbette, o işin bir başka faslı.

SORU: Üzüntü ve sıkıntıların giderilmesi veya bir mahsulün hasıl olması için Peygamber efendimize 4444 defa salatu tefriciye okunur.

CEVAP: Bu uydurma birşeydir. Salatı tefriciyenin kendide uydurmadır 4444’ü de uydurmadır.

Efendim bunun ile rabbin duaları da kabul edeceği ve biznillah niyet edilen şeyin olacağına inanılıyor.

Uydurma şey ,artık yalanın sınırı yok istediğini söyleyebilirsin.

Bunu açıklarken de anahtar kilit ilişkisini örnek göstererek bazı sayıların ve zikirlerin Allah’ın gizli hazinelerini açtığı dile getiriliyor.

Bunlar hepsi saçma sapan şeyler.

Bana çok salavat getiriniz melalindeki hadisi şeriften de başka bir hadis bulamadım.

Bunu soran iyi bakmış. Bu uydurma. Tamamen uydurma. Zaten manasını okursanız öyle salavat da olmaz. Bazı doğru cümleleri var ama şimdi vakit daraldığı için şey yapmıyacağım. Yani bu 4444 defa milleti meşgul etmeye gerek yok. Bir de bazıları da birbirlerine ısmarlıyor. Bak ha gönlüm kalır ha oku. Kalsın ne yapayım?

SORU: Akıl ile nakil çakışır mı? Çakışırsa neyi esas almalıyız?

CEVAP: Akıl ile çakışmaz. Böyle bir şey olamaz. Yani akılla nakil dediğimiz kuran ve sünnettir.

Çatışırsa ne olur? Az önce bir ayetin mealini okuduk. Demek ki bir hata var, yanlışlık var. Ya aklında bir yanlışlık vardır ya orada bir yanlışlık vardır. Uğraşacaksın düzelteceksin, o kadar. Çatışma olmaz, mümkün değil.

SORU: Okullarda öğretilen tarihi çağlar; ilk çağ, yontma taş devri, cilalı taş devri. Kuranı kerimdeki çağlar; ilk çağ Hz.Adem, orta çağ Musa(as), son çağ Hz.Muhammed(sav).

CEVAP: Valla ben tarihçilikten fazla anlamam da okulda okurken en düşük notu ondan alırdım zaten. Ama şimdi tarihin çok önemli olduğınu anladım keşke o zaman anlasaydım. O ayrı bir konu.

Şimdi bu çağlar, tabi bilirsiniz tarihçilerin elinde malzeme çok az. Daha yeni Bodrum’da bir müzeye yazılan bir yazı ile ilgili çıkan tartışmaları biliyoruz. Birisi 500 yıllık yazı dedi sonra 13 yıllık çıktı. Şimdi tutar bir yerde bir şekil üzerine bakarsınız koskoca kitaplar yazmış. Orada küçücük bir şekil vardır diğeri hayaldir. Ona bir tane taştan yontma birşey görür, bugün de tarihçilerin falan devir diye anlattıklarını bugün gidin dolaşın dünyayı bir çok yerde bulursunuz. Yorumları doğru mu değil mi onu Allah bilir, ben o işi anlamam. Ama şunu çok iyi biliyorum,ondan anlarım işte onu söyleyeyim. Adem(as) ilk insandır. Öyle ilk insan kaba saba bir insan değil. Öyle hiçbir şeyden haberi olmayan insan değil. İlk insan öğretmeni Allah olan insandır. Çok iyi eğitilmiştir. Her toplum Allah’ın peygamberi ile eğitilmiştir. Nuh(as)’ın gemisi ,ilk insanlardan, öyle bir gemi ki dağlar gibi dalgalar arasında gidiyor, insanları ve her canlıdan bir çifti barındırıyor. Bunların yiyecekleri, bakımı şu su bu su. Bu akıl almaz büyüklükte bir gemi. Öyle gemi yapabilmek çok ileri teknolojiyi gerektirmiyor mu? Tabi Adem(as)’ın çocuğu yapar çünkü Adem(as)’a Allah bütün eşyanın bilgisini öğretmiş.

“Ve alleme Ademel esmae kulleha: Allah Adem’e tüm isimleri öğretti”(BAKARA 31).

Kuranı kerim esaslı hareket ederseniz ilk insan hiç öyle şey değil. En kültürlü, öğretmeni Allah olan insandır. Yapılacak şey nedir? Tarihi de müslümanlar ele alıp yeniden oluşturmalıdır. Benim dediğimi demiş bu soruyu soran zaten.

SORU: Kıyamet esnasında ölenler hemen dirileceği konusunda Hz.Adem(as) döneminden o güne kadar ölenler torpilli sayılırlar mı? Allah’ın adalet sıfatında durumu nedir?

CEVAP: Hiç bir şey olmaz. Çünkü ölen insan geçen zamanın farkında değildir ki. Yani şimdi siz akşam yatıp sabah kalkarsınız. Ben köydeyken çocuklukta bir kaç arkadaş toplaştık,kendi aramızda böyle bir oyun oynadık. Bir de bir oğlak kestik etini pişirdik yedik sabaha kadar. Sabahleyin gelmişim evde uyumuşum annem de beni uyandırmamış. Uyandım, kalktım. Şimdi akşam güneş batıyormuş ben doğuyor zannettim. Şimdi indim evden biraz aşağıya doğru baktım ki davar geliyor. Etrafa sordum. Ne oldu dedim, acaba bir yanlışlık mı var. Niye bu saatte geliyor. Herkes şaşırdı. Meğer normal saatmiş. Ben sabah zannediyorum halbuki akşammış. Şimdi uyuyan insan zamanın farkına varamaz. Dolayısıyla ister Adem(as) zamanında ölsün, ister en son ölsün zaman bakımından ikisi birbirine eşittir, hiç bir şey olmaz. Kabir azabında da AllahTeala herhalde birine verdiği cezayı diğerine fazla yapmaz. Zaten ondan sonraki süre var. Yani O AllahTeala  adil olduğuna göre problem yok.

Şimdi burada sormuş bir kardeşimiz onun cevabını verelim. Zaman doldu ama bu önemli. Mümin suresi 46.sure. O ayeti kerime delşl gösterilir kabir azabına. O da kimseyi tatmin etmez tabi. 40. Sureydi değil mi?

  1. Sayfa. Bu ayet kabir azabına delil gösterilir. Bu ayet kimseyi tatmin etmez bu konuda. Neden? Bakın size okuyayım. Firavun ile ilgili anlatılıyor, Firavun ile alakalı. Bu imanını gizleyen mümin bir kişinin Firavun karşısındaki konuşmasından bahsediyor. Firavun ailesinden bir kişi. Ve en sonunda tabi onların baskısından C.Hak onu koruduğunu belirtiyor “Fe ve..mekaru” demek ki adama bir tuzak kurmuşlar Allah onu korumuş. “Ve yevme tekumus saah edhılu ale firavne eşeddel azab: firavun ailesine çok kötü bir azap geldi”. Şimdi bu azap ne?

“Ennaru yu’radune aleyha”. Şimdi burada firavun ailesinin öldüğünden bahsediliyor mu? Bak tekrar baştan anlatayım. Firavun ailesinden mümin bir insan. Musa(as)’a yapacakları kötülükler karşısında kalkıyor uzunca bir konuşma yapıyor. Vakit daraldığı için şey yapmıyorum. Siz bakarsınız daha sonra. Sonra tabi bunlar rahatsız oluyorlar aileden birisi kalkıpta Musa’yı savunmasından ve buna bir tuzak kuruyorlar. Allah o tuzaktan bunları kurtarıyor. Ve Firavun ailesini de ağır bir azap altında bırakıyor. Öldükleri manası varmı burada? Yok.

“E naru yu’radune aleyha guduvven ve aşiyya: sabah akşam içlerine ateş arz edilecektir”. Bu nu şöyle anlayabiliriz pekala; akşam olacak hiçbir şey yapamadıkları için kendilerini ateşler basacaktır. Sabah olacak gene öyle. Hele sıkıntı içerisinde olanlar bunu çok iyi bilir. Akşam olur, bir problemi halledememişsiniz gece uyku tutmaz. Sabah olur işe gitmek istemezsiniz. Öyle değil mi? İşte akşam sabah bir ateş basar bunları.

“Ve yevme tekumus saah: kıyamet günü ise”

“Edhilü ale firavne eşeddel azab: firavun ailesini en şiddetli azaba sokun”.

Şimdi bu ayeti kabir azabına delil getirdikleri için bu kimseyi tatmin etmiyor. Ama benim size söylediğim ayetleri kabir azabına delil getiren hiç kimseyi bugüne kadar görmedim. Olabilir ama ayetler çon açıktı değil mi? Ben sizi baskı altında bırakmış olmayayım yani. Bana evet demek zorunda değilsiniz. Bana açık geldi en azından. Peki böylece dersimizi bitirmiş olalım.

Tüm Kur'an Sohbetleri
# İçerik Adı Yayınladığı Tarih Görüntülenme
1 İsra Suresi 13-15. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 12 Mart 2024
2 İsra Suresi 9-11. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 27 Şubat 2024
3 İsra Suresi 4-8. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 20 Şubat 2024
4 İsra Suresi 2-3. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 13 Şubat 2024
5 İsra Suresi 1. Ayet | Kur’an Sohbetleri 6 Şubat 2024
6 Nahl Suresi 124-128. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 30 Ocak 2024
7 Nahl Suresi 119-123. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 23 Ocak 2024
8 Nahl Suresi 114-118. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 16 Ocak 2024
9 Nahl Suresi 110-113. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 9 Ocak 2024
10 Nahl Suresi 103-109. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 2 Ocak 2024
11 Nahl Suresi 101-102. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 26 Aralık 2023
12 Nahl Suresi 94-100. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 19 Aralık 2023
13 Nahl Suresi 93. Ayet | Kur’an Sohbetleri 12 Aralık 2023
14 Nahl Suresi 90-93. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 5 Aralık 2023
15 Nahl Suresi 83-89. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 28 Kasım 2023
16 Nahl Suresi 77-82. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 21 Kasım 2023
17 Nahl Suresi 72-76. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 14 Kasım 2023
18 Nahl Suresi 68-71. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 7 Kasım 2023
19 Nahl Suresi 65-67. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 31 Ekim 2023
20 Nahl Suresi 60-64. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 24 Ekim 2023
21 Nahl Suresi 56-59. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 17 Ekim 2023
22 Filistin-İsrail Savaşı | Kur’an Sohbetleri 10 Ekim 2023
23 Nahl Suresi 51-55. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 3 Ekim 2023
24 Nahl Suresi 45-50. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 26 Eylül 2023
25 Nahl Suresi 41-44. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 19 Eylül 2023
26 Nahl Suresi 38-40. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 12 Eylül 2023
27 Nahl Suresi 35-37. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 5 Eylül 2023
28 Nahl Suresi 30-34. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 29 Ağustos 2023
29 Nahl Suresi 24-29. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 22 Ağustos 2023
30 Nahl Suresi 15-23. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 15 Ağustos 2023
31 Nahl Suresi 9-14. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 8 Ağustos 2023
32 Nahl Suresi 5-8. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 1 Ağustos 2023
33 Nahl Suresi 3-4. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 25 Temmuz 2023
34 Nahl Suresi 1-2. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 18 Temmuz 2023
35 Hicr Suresi 88-99. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 11 Temmuz 2023
36 Hicr Suresi 85-87. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 4 Temmuz 2023
37 Hicr Suresi 61-77. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 13 Haziran 2023
38 Hicr Suresi 51-60. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 6 Haziran 2023
39 Hicr Suresi 45-50. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 30 Mayıs 2023
40 Hicr Suresi 43-44. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 23 Mayıs 2023
41 Hicr Suresi 28-42. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 16 Mayıs 2023
42 Hicr Suresi 26-27. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 9 Mayıs 2023
43 Hicr Suresi 19-25. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 2 Mayıs 2023
44 Hicr Suresi 14-18. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 25 Nisan 2023
45 Hicr Suresi 6-13. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 18 Nisan 2023
46 Hicr Suresi 1-5. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 11 Nisan 2023
47 İbrahim Suresi 42-52. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 4 Nisan 2023
48 İbrahim Suresi 35-41. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 28 Mart 2023
49 İbrahim Suresi 28-34. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 21 Mart 2023
50 İbrahim Suresi 22-27. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 14 Mart 2023
51 İbrahim Suresi 18-21. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 7 Mart 2023
52 İbrahim Suresi 9-17. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 28 Şubat 2023
53 İbrahim Suresi 5-8. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 21 Şubat 2023
54 İbrahim Suresi 1-4. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 14 Şubat 2023
55 Rad Suresi 41-43. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 7 Şubat 2023
56 Rad Suresi 38-40. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 31 Ocak 2023
57 Rad Suresi 36-37. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 24 Ocak 2023
58 Rad Suresi 33-36. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 17 Ocak 2023
59 Rad Suresi 30-32. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 10 Ocak 2023
60 Rad Suresi 26-29. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 3 Ocak 2023
61 Rad Suresi 19-25. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 27 Aralık 2022
62 Rad Suresi 17-19. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 20 Aralık 2022
63 Rad Suresi 15-16. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 13 Aralık 2022
64 Rad Suresi 11-14. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 6 Aralık 2022
65 Rad Suresi 6-10. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 29 Kasım 2022
66 Rad Suresi 1-5. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 22 Kasım 2022
67 Yusuf Suresi 105-111. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 15 Kasım 2022
68 Yusuf Suresi 96-104. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 8 Kasım 2022
69 Yusuf Suresi 87-95. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 1 Kasım 2022
70 Yusuf Suresi 77-86. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 25 Ekim 2022
71 Yusuf Suresi 67-76. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 18 Ekim 2022
72 Yusuf Suresi 58-66. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 11 Ekim 2022
73 Yusuf Suresi 43-57. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 4 Ekim 2022
74 Yusuf Suresi 36-42. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 27 Eylül 2022
75 Yusuf Suresi 30-35. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 20 Eylül 2022
76 Yusuf Suresi 23-29. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 13 Eylül 2022
77 Yusuf Suresi 7-22. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 6 Eylül 2022
78 Yusuf Suresi 1-6. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 30 Ağustos 2022
79 Kur’an’da İman Esasları | Kur’an Sohbetleri 23 Ağustos 2022
80 Hud Suresi 118-123. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 16 Ağustos 2022
81 Hud Suresi 116-117. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 9 Ağustos 2022
82 Hud Suresi 114-115. Ayetler – Namazların Birleştirilmesi | Kur’an SohbetleriFgOoOm0a2AkFgOoOm0a2Ak 2 Ağustos 2022
83 Hud Suresi 109-113. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 27 Temmuz 2022
84 Hud Suresi 96-104. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 5 Temmuz 2022
85 Hud Suresi 84-95. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 28 Haziran 2022
86 Hud Suresi 69-83. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 21 Haziran 2022
87 Hud Suresi 61-68. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 14 Haziran 2022
88 Hud Suresi 50-60. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 7 Haziran 2022
89 Hud Suresi 36-49. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 31 Mayıs 2022
90 Hud Suresi 25-35. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 25 Mayıs 2022
91 Hud Suresi 18-24. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 17 Mayıs 2022
92 Hud Suresi 15-17. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 11 Mayıs 2022
93 Kur’an Sohbetleri | Hud Suresi 13-14. Ayetler 26 Nisan 2022
94 Kur’an Sohbetleri | Hud Suresi 12. Ayet 20 Nisan 2022
95 Kur’an Sohbetleri | Hud Suresi 8-11. Ayetler 13 Nisan 2022
96 Kur’an Sohbetleri | Hud Suresi 7. Ayet 6 Nisan 2022
97 Kur’an Sohbetleri | Hud Suresi 5-6. Ayetler 30 Mart 2022
98 Kur’an Sohbetleri | Hud Suresi 1-4. Ayetler 23 Mart 2022
99 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 107-109. Ayetler 16 Mart 2022
100 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 101-106. Ayetler 9 Mart 2022
101 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 99-100. Ayetler 2 Mart 2022
102 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 93-98. Ayetler 23 Şubat 2022
103 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 75-86. Ayet 9 Şubat 2022
104 Kur’an Sohbetleri | Yunus 71-74. Ayetler 2 Şubat 2022
105 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 65-70. Ayetler 26 Ocak 2022
106 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 61-64. Ayetler 19 Ocak 2022
107 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 59-60. Ayetler 12 Ocak 2022
108 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 54-58. Ayetler 5 Ocak 2022
109 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 45-53. Ayetler 29 Aralık 2021
110 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 41-44. Ayetler 22 Aralık 2021
111 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 38-40. Ayetler 15 Aralık 2021
112 Kur’an Sohbetleri | YUNUS SURESİ 37. AYET 8 Aralık 2021
113 Kur’an Sohbetleri | YUNUS SURESİ 31-36. AYETLER 1 Aralık 2021
114 Kur’an Sohbetleri | YUNUS 26-30. AYETLER 24 Kasım 2021
115 Kur’an Sohbetleri | YUNUS SURESİ 21-25. AYETLER 17 Kasım 2021
116 Kur’an Sohbetleri | YUNUS SURESİ 15-20. AYETLER 10 Kasım 2021
117 Kur’an Sohbetleri | YUNUS SURESİ 7-14. AYETLER 3 Kasım 2021
118 Kur’an Sohbetleri | YUNUS SURESİ 4-6. AYETLER 27 Ekim 2021
119 Kur’an Sohbetleri | YUNUS SURESİ 1-3. AYETLER 20 Ekim 2021
120 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 123-129. AYETLER 13 Ekim 2021
121 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 119-122. AYETLER 5 Ekim 2021
122 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 113-118. AYETLER 28 Eylül 2021
123 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 107-112. AYETLER 21 Eylül 2021
124 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 97-106. AYETLER 15 Eylül 2021
125 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 90-96. AYETLER 8 Eylül 2021
126 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 81-89. AYETLER 31 Ağustos 2021
127 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 74-80. AYETLER 24 Ağustos 2021
128 Kur’an Sohbetleri | SIKINTILAR VE BOLLUKLA İMTİHAN 17 Ağustos 2021
129 Kur’an Sohbetleri | RESUL VE TEBLİĞ 17 Ağustos 2021
130 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 71-73. AYETLER 4 Ağustos 2021
131 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 64-70. AYETLER 27 Temmuz 2021
132 Kur’an Sohbetleri | BÜYÜK GÜNAHLAR 20 Temmuz 2021
133 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 61-63. AYETLER 14 Temmuz 2021
134 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 58-60. AYETLER 6 Temmuz 2021
135 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 53-57. AYETLER 30 Haziran 2021
136 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 43-52. AYETLER 23 Haziran 2021
137 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 38-42. AYETLER 16 Haziran 2021
138 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 36-37. AYETLER 9 Haziran 2021
139 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 34-35. AYETLER 2 Haziran 2021
140 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 32-33. AYETLER 26 Mayıs 2021
141 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 30-31. AYETLER 19 Mayıs 2021
142 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 29. AYET (CİZYE) 12 Mayıs 2021
143 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 28. AYET (Müslüman olmayanlar Mekke’ye giremez mi?) 5 Mayıs 2021
144 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 25-27. AYETLER 28 Nisan 2021
145 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 23-24. AYETLER 21 Nisan 2021
146 Kur’an Sohbetleri | ORUÇ İLE İLGİLİ AYETLER 15 Nisan 2021
147 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 17-22. AYETLER 6 Nisan 2021
148 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 16. AYET 31 Mart 2021
149 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 9-15. AYETLER 24 Mart 2021
150 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 5-8. AYETLER 17 Mart 2021
151 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 1-5. AYETLER 10 Mart 2021
152 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 72-75. AYETLER 3 Mart 2021
153 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 67-71. AYETLER 25 Şubat 2021
154 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 65-66. AYETLER 17 Şubat 2021
155 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 59-64. AYETLER 10 Şubat 2021
156 Kur’an Sohbetleri | ‬ENFAL SURESİ 52-58. AYETLER 5 Şubat 2021
157 Kur’an Sohbetleri | ‬ENFAL SURESİ 50-51. AYETLER 27 Ocak 2021
158 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 49. AYET 21 Ocak 2021
159 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 45-48. AYETLER 14 Ocak 2021
160 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 41-44. AYETLER 6 Ocak 2021
161 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 35-40. AYETLER 30 Aralık 2020
162 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 31-34. AYETLER 23 Aralık 2020
163 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 28-30. AYETLER 16 Aralık 2020
164 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 17-23. AYETLER 2 Aralık 2020
165 Kur’an Sohbetleri | ‬ENFAL SURESİ 13-16. AYETLER 26 Kasım 2020
166 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 9-12. AYETLER 18 Kasım 2020
167 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 5-8. AYETLER 5 Kasım 2020
168 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 1-4. AYETLER 29 Ekim 2020
169 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 204-206. AYETLER 22 Ekim 2020
170 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 200-204. AYETLER 15 Ekim 2020
171 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 189-199. AYETLER 8 Ekim 2020
172 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 188. AYET 1 Ekim 2020
173 Kur’an Sohbetleri | SUR’A ÜFLENMESİ 24 Eylül 2020
174 Kur’an Sohbetleri | KUR’AN’DA KIYAMET SAATİ 17 Eylül 2020
175 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 184-186. AYETLER 10 Eylül 2020
176 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 180-183. AYETLER 3 Eylül 2020
177 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 179. AYET VE DEVAMI 28 Ağustos 2020
178 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 175-178. AYETLER 20 Ağustos 2020
179 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 172-174. AYETLER 13 Ağustos 2020
180 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 168-171. AYETLER 5 Ağustos 2020
181 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 163-167. AYETLER 24 Temmuz 2020
182 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 158-162. AYETLER 15 Temmuz 2020
183 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 154-157. AYETLER 8 Temmuz 2020
184 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 138-153. AYETLER 1 Temmuz 2020
185 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 127-137. AYETLER 24 Haziran 2020
186 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 103-126. AYETLER 17 Haziran 2020
187 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 100-102. AYETLER 10 Haziran 2020
188 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 94-99. AYETLER 3 Haziran 2020
189 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 85-93. AYETLER 26 Mayıs 2020
190 Kur’an Sohbetleri | KADİR GECESİ 19 Mayıs 2020
191 Kur’an Sohbetleri | A’RÂF SURESİ 73-78. AYETLER 13 Mayıs 2020
192 Kuran Sohbetleri | A’RAF SURESİ 65-72 ARASI AYETLER 6 Mayıs 2020
193 Kur’an Sohbetleri | NAMAZ VAKİTLERİNİN EVRENSEL ÖLÇÜLERİ 30 Nisan 2020
194 Kur’an Sohbetleri | ORUCA BAŞLAMA VE BİTİŞ VAKİTLERİ 23 Nisan 2020
195 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 59-64. AYETLER 16 Nisan 2020
196 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 57-58. AYETLER 9 Nisan 2020
197 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 53-56. AYETLER 2 Nisan 2020
198 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 52. AYET 26 Mart 2020
199 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 42-51. AYETLER 19 Mart 2020
200 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 37-41. AYETLER 13 Mart 2020
201 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 34-37. AYETLER 5 Mart 2020
202 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 31-32. AYETLER 27 Şubat 2020
203 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 29-30. AYETLER 20 Şubat 2020
204 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 26-28. AYETLER 13 Şubat 2020
205 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 10-25. AYETLER 7 Şubat 2020
206 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 4-9. AYETLER 30 Ocak 2020
207 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 1-3. AYETLER 23 Ocak 2020
208 Kur’an Sohbetleri | KUR’AN’A DAİR KURGULAR VE GERÇEKLER 16 Ocak 2020
209 Kur’an Sohbetleri | İSLAM VE TİCARET 10 Ocak 2020
210 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 159-165. AYETLER 3 Ocak 2020
211 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 154-157. AYETLER 26 Aralık 2019
212 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 150-153. AYETLER 19 Aralık 2019
213 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 148-150. AYETLER 12 Aralık 2019
214 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 146-147. AYETLER 6 Aralık 2019
215 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 142-145. AYETLER 28 Kasım 2019
216 Kur’an Sohbetleri | DÜNYA HAYATININ ANLAMI 21 Kasım 2019
217 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 141. AYET 14 Kasım 2019
218 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 136-140. AYETLER 7 Kasım 2019
219 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 133-135. AYETLER 31 Ekim 2019
220 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 128 – 132. AYETLER 24 Ekim 2019
221 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 122 – 127. AYETLER 17 Ekim 2019
222 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 118 – 121. AYETLER 10 Ekim 2019
223 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 113-117. AYETLER 3 Ekim 2019
224 KUR’AN SOHBETLERİ | EN’ÂM SÛRESİ 111 VE DEVAMI AYETLER 26 Eylül 2019
225 KUR’AN SOHBETLERİ | EN’ÂM SÛRESİ 108-111. AYETLER 19 Eylül 2019
226 KUR’AN SOHBETLERİ | EN’ÂM SÛRESİ 106-108. AYETLER 12 Eylül 2019
227 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ 106-107 ARASI AYETLER 5 Eylül 2019
228 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ 100-106 ARASI AYETLER 29 Ağustos 2019
229 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ 95-99 ARASI AYETLER 22 Ağustos 2019
230 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ 93-94 ARASI AYETLER 11 Temmuz 2019
231 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (91-92 ARASI AYETLER) 4 Temmuz 2019
232 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (83-90 ARASI AYETLER) 27 Haziran 2019
233 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (74-83 ARASI AYETLER) 20 Haziran 2019
234 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (68-73 ARASI AYETLER) 14 Haziran 2019
235 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (63-67 ARASI AYETLER) 3 Mayıs 2019
236 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (61-64 ARASI AYETLER) 25 Nisan 2019
237 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (60-62 ARASI AYETLER) 18 Nisan 2019
238 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (56-59 ARASI AYETLER) 11 Nisan 2019
239 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (54-59 ARASI AYETLER) 4 Nisan 2019
240 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (50-53 ARASI AYETLER) 28 Mart 2019
241 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (42-49 ARASI AYETLER) 21 Mart 2019
242 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (37-41 ARASI AYETLER) 14 Mart 2019
243 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (32-36 ARASI AYETLER) 7 Mart 2019
244 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (19-31 ARASI AYETLER) 28 Şubat 2019
245 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (11-18 ARASI AYETLER) 21 Şubat 2019
246 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (1-11 ARASI AYETLER) 12 Şubat 2019
247 KUR’AN SOHBETLERİ | HER KÂFİR YALANCIDIR (ENAM 6/27) 5 Şubat 2019
248 KUR’AN SOHBETLERİ | KUR’AN’DAN KİMLER İSTİFADE EDER 29 Ocak 2019
249 KUR’AN SOHBETLERİ | CAİZ OLAN VE OLMAYAN VESİLELER 22 Ocak 2019
250 KURAN SOHBETLERİ | KİMSE MÜŞRİĞİM DEMEZ (ENAM 6/22-24) 15 Ocak 2019
251 KUR’AN SOHBETLERİ | İSLAM’IN EVRENSELLİĞİ (EN’AM 6/19-21) 8 Ocak 2019
252 KUR’AN SOHBETLERİ | KUR’AN’IN EVRENSELLİĞİ 1 Ocak 2019
253 Kuran Sohbetleri | İnsanı Kamil Uydurması 25 Aralık 2018
254 Allah’a Teslim Olmak (En’am 12-15. Ayetler) 18 Aralık 2018
255 Kur’an’da Yolculuk ve Amaçları (En’am 11. Ayet) 11 Aralık 2018
256 Nebimize Kur’an’dan Başka Mucize Verilmiş Midir? (En’am 7-10. Ayetler) 4 Aralık 2018
257 Allah Her Şeyi Bilir (En’am 1-6. Ayetler) 27 Kasım 2018
258 Dinin Bozulmasının Canlı Örneği: Namaz Vakitleri (En’am 3-6. Ayetler) 20 Kasım 2018
259 Ecel (En’am 2. Ayet) 13 Kasım 2018
260 Dünya Düz Mü Yuvarlak Mı? (En’am 1. Ayet) 6 Kasım 2018
261 İsa Aleyhisselam’ın Mucizeleri (Maide 109. Ayet ve Devamı) 30 Ekim 2018
262 Mahşerde Rasullerle Yüzleşme (Maide 109. Ayet) 23 Ekim 2018
263 Vasiyet ve Kadının Şahitliği (Maide 106-108. Ayetler) 16 Ekim 2018
264 Tebliğ Görevi ve Bireysel Sorumluluğumuz (Maide 103-105. Ayetler) 9 Ekim 2018
265 Soru Sorma Özgürlüğü (Maide 101 ve 102. Ayetler) 2 Ekim 2018
266 Çoğunluk Hakikatin Ölçüsü mü? (Maide 100. Ayet) 25 Eylül 2018
267 İnsanları Uyarma Görevi (Maide 77-81. Ayet) 18 Eylül 2018
268 Dinde Aşırılık (Maide 77. Ayet) 11 Eylül 2018
269 Rasul ve Tebliğ (Maide 99. Ayet) 4 Eylül 2018
270 İhramlıyken Avlanma Yasağı (Maide 94-98. Ayetler) 24 Temmuz 2018
271 Uyuşturucu Maddelerin Haramlığı (Maide 90-93. Ayetler) 17 Temmuz 2018
272 İçkinin Yasaklanması ve Tedricilik (Maide 90. Ayet) 10 Temmuz 2018
273 Yemin Keffâreti (Maide 89. Ayet) 3 Temmuz 2018
274 Ehl-i Kitaptan Mümin Olanlar (Maide 82-86. Ayetler) 19 Haziran 2018
275 Hristiyanlıktaki Teslis İnancı (Maide 72-76. Ayetler) 15 Mayıs 2018
276 Kur’an’a Yönelik Saldırılar (Maide 70 ve 71. Ayetler) 8 Mayıs 2018
277 İsrailoğulları’nın Kur’an’a Karşı Tutumları (Maide 70. Ayet) 1 Mayıs 2018
278 Ehli Kitap Ne Zaman Kafir Olur? (Maide 69. Ayet) 24 Nisan 2018
279 Müslümanın Görevi Kur’an’a Uyma (Maide 67-68. Ayetler) 17 Nisan 2018
280 Gerçek Zenginliğin Yolu (Maide 66. Ayet) 10 Nisan 2018
281 Yahudilerin Çıkmazları (Maide 64-66. Ayetler) 3 Nisan 2018
282 İslam’da Ticaret Ahlakı: Çiftlik Bank Örneği 27 Mart 2018
283 Günahta Yarışan Dindarlar (Maide 60-63. Ayetler) 20 Mart 2018
284 Ehli Kitaptan Maymunlaşan ve Domuzlaşanlar (Maide 60-63. Ayetler) 13 Mart 2018
285 Ehli Kitabın Müslümanlardan İntikamı (Maide 59. Ayet) 6 Mart 2018
286 Tasdik Bağlamında Namaz (Maide 55-57. Ayetler) 27 Şubat 2018
287 Mü’minlerin Yakın Dostu Sadece Mü’minlerdir (Maide 55-57. Ayetler) 20 Şubat 2018
288 Ehli Kitapla Savaşta Nebevi Siyaset (Maide 54-56. Ayetler) 13 Şubat 2018
289 Dinden Dönme ve Zındıklık (Maide 53-54. Ayetler) 6 Şubat 2018
290 Ehl-i Kitaptan Münafıklar (Maide 51-52. Ayetler) 30 Ocak 2018
291 Savaş Ahlakı 23 Ocak 2018
292 Yahudiler ve Hristiyanlarla İlişkiler: Cizye (Maide 51. Ayet) 16 Ocak 2018
293 Yahudi ve Hristiyanlarla İlişkiler (Maide 51. Ayet) 9 Ocak 2018
294 Ehli Kitapla İlişkiler (Maide 50-51. Ayetler) 2 Ocak 2018
295 Hadisler Vahiy Olabilir mi? (Maide 48-49. Ayetler) 26 Aralık 2017
296 Önceki Şeriatler (Maide 48. Ayet) 19 Aralık 2017
297 Muhammed Aleyhisselam ve Kur’an (Maide 48. Ayet) 12 Aralık 2017
298 İsa Aleyhisselam ve İncil (Maide 46-47. Ayet) 5 Aralık 2017
299 Kısasta Hayat Vardır (Maide 45. Ayet) 28 Kasım 2017
300 Allah’ın İndirdiğiyle Hükmetmeyenler (Maide 44. Ayet) 24 Kasım 2017
301 Tevrat Kime Verildi? (Maide 43-44. Ayetler) 14 Kasım 2017
302 Kafirlikte Yarışanlar (Maide 41-42. Ayetler) 7 Kasım 2017
303 Hırsızlık Suçu ve Cezası (Maide 38-40. Ayetler) 31 Ekim 2017
304 Küfür ve Şirk (Maide 36-37. Ayetler) 24 Ekim 2017
305 Şirke Alet Edilen Ayet (Maide 35. Ayet) 17 Ekim 2017
306 Toplumsal Güvenliği İhlal Suçu ve Cezası (Maide 32-34. Ayetler) 10 Ekim 2017
307 Kur’an’da Kuşların Dünyası (Maide 27-32. Ayetler) 3 Ekim 2017
308 Kendini Büyük Görmek (Maide 15-26. Ayetler) 28 Eylül 2017
309 İmtihanı Kaybettiren Benlik Yarışı (Maide 17,18 ve 19. Ayetler) 22 Eylül 2017
310 Allah Kime Lanet Eder? (Maide 12-13. Ayetler) 8 Eylül 2017
311 Allah’a Verilen Sözde Daima Adil Olmak (Maide 7-11. Ayetler) 5 Eylül 2017
312 Adaletten Şaşmamak (Maide 8-10. Ayetler) 22 Ağustos 2017
313 Yargısız İnfaz (Mâide 7-8. Ayetler) 23 Mayıs 2017
314 Allah’a Verilen Söz 16 Mayıs 2017
315 Abdestte Ayağa Mesh Meselesi (Maide 6. Ayet) 9 Mayıs 2017
316 Evlenmede Namuslu Olma Şartı 2 Mayıs 2017
317 Haram Kılınan Hayvansal Gıdalar (Maide 3. Ayet) 25 Nisan 2017
318 Dosta ve Düşmana Karşı Tavrımız Ne Olmalı? 18 Nisan 2017
319 Şirk Tehlikesi 11 Nisan 2017
320 Kitaplara İman’ın Anlamı Nisa 136 Ankabut 46 4 Nisan 2017
321 Miras Nisa 176.Ayet 28 Mart 2017
322 Kafir’lik Kendini Büyük Görmektir Nisa 172 ve 175.Ayetler 21 Mart 2017
323 Din’de Aşırılık Nisa 171 ve 173.Ayetler 14 Mart 2017
324 İnsanlığa Çağrı Nisa 170.Ayet 7 Mart 2017
325 Müslümanların Kur’an Karşısındaki Tavırları Nisa 167-169.Ayetler 28 Şubat 2017
326 Nebi ve Resul Nisa 163-166.Ayetler 21 Şubat 2017
327 Ehli Kitap’tan Mümin Olanlar 14 Şubat 2017
328 Her Haram Bir Mahrumiyet Doğurur Nisa 160-162. Ayetler 7 Şubat 2017
329 Ehli Kitapla İlişkiler Nisa (3) 153-158.Ayetler 31 Ocak 2017
330 Ehli Kitapla İlişkiler Nisa (2) 153-155.Ayetler 25 Ocak 2017
331 Ehli Kitapla İlişkiler Nisa 153-155.Ayetler 17 Ocak 2017
332 Allah İle Resul’lerinin Arasını Ayırmak Nisa-148-149 ve 150. Ayetler 3 Ocak 2017
333 Müslümanların Baş Belası Münafıklar II 27 Aralık 2016
334 Müslümanların Baş Belası Münafıklar Nisa 138 ve Devamı 20 Aralık 2016
335 İman Konusunda Verilen İmtihan Nisa 137 ve 147.Ayetler 13 Aralık 2016
336 Kafirlik Müşriklik ve Munafıklık Nisa 136.Ayet ve Devamı 6 Aralık 2016
337 İmanın Şartları Nisa 136 29 Kasım 2016
338 Takva Nisa Suresi 131 ve 135.Ayetler 22 Kasım 2016
339 Nüşuz ve Kadına Darp Nisa-128 ve 130.ayetler 15 Kasım 2016
340 Nisa suresi 125 ve 127.ayetler 8 Kasım 2016
341 Nisa suresi 122 ve 125.ayetler 2 Kasım 2016
342 Yüzü Suyu Hürmetine Dua – Nisa Suresi 117. Ayet 28 Ekim 2016
343 En Büyük Din İstismarı Şirk – Nisa Suresi 116-121. Ayetler 18 Ekim 2016
344 İcma 11 Ekim 2016
345 Peygamberlerin İsmet Sıfatı – Nisa Suresi 113. Ayet 4 Ekim 2016
346 Tevbe İstiğfar – Nisa Suresi 110-112. Ayetler 27 Eylül 2016
347 Münafıklara Karşı Takınılacak Tavır 4 – Nisa Suresi 105. Ayet ve Devamı 20 Eylül 2016
348 Kur’an Yorumlanabilir mi? – Nisa Suresi 105. Ayet ve Devamı 6 Eylül 2016
349 Düşmanı Etkisizleştirmenin İlkeleri – Nisa Suresi 101-104. Ayetler 30 Ağustos 2016
350 Yolculukta Namaz – Nisa Suresi 101-103. Ayetler 23 Ağustos 2016
351 Münafıklara Karşı Takınılacak Tavır 3(Tevbe Suresi Bağlamında) 16 Ağustos 2016
352 Münafıklara Karşı Takınılacak Tavır 2 9 Ağustos 2016
353 Müslümanın Ana Görevi Cihad – Nisa Suresi 94-100.Ayetler 31 Mayıs 2016
354 Adam Öldürmenin Cezası – Nisa Suresi 92-93. Ayetler 24 Mayıs 2016
355 Münafıklara Karşı Takınılacak Tavır – Nisa Suresi 88-91. Ayetler 18 Mayıs 2016
356 Münafıklık – Nisa Suresi 89-90. Ayetler 10 Mayıs 2016
357 Allah’a ve Ahiret Gününe İman – Nisa Suresi 86-87. Ayetler 3 Mayıs 2016
358 Şefaat İnancı – Nisa Suresi 85. Ayet 26 Nisan 2016
359 Müslüman-Gayrimüslim İlişkileri – Nisa Suresi 84. Ayet 19 Nisan 2016
360 Yetkililere İtaat – Nisa Suresi 83.Ayet 12 Nisan 2016
361 Kur’an’ı Çelişkili Olarak Gösterenler – Nisa Suresi 82.Ayet 5 Nisan 2016
362 Kitap-Resul İlişkisi – Nisa Suresi 80-82. Ayetler 29 Mart 2016
363 Bollukla ve Sıkıntı ile İmtihan 22 Mart 2016
364 Canı Pahasına İmtihanı Kazanmak 15 Mart 2016
365 Nisa Süresi 71. Ayet Ve Devamı (Allah Yolunda Cihad) 8 Mart 2016
366 Nisa Süresi 65-70. Ayetler (İntihar Eylemleri) 1 Mart 2016
367 Nisa Süresi 60-65. Ayetler (Müslümanların Kur’ân’dan Kaçışı) 23 Şubat 2016
368 Nisa Süresi 58-59. Ayetler (Halifelik Makamı 2) 16 Şubat 2016
369 Nisa Süresi 58-59. Ayetler (Halifelik Makamı) 9 Şubat 2016
370 Nisa Süresi 56-57. Ayetler (Hocaları Sorgulayan Müslüman) 2 Şubat 2016
371 Nisa Süresi 53-54. Ayetler (Hikmetsiz Kalan Müslümanların Çaresizliği) 26 Ocak 2016
372 Nisa Süresi 48-52. Ayetler (Müslümanların Kimlik Bunalımı) 19 Ocak 2016
373 Nisa Süresi 47. Ayet (Kur’ân’a Güvenmemenin Acı Sonuçları) 12 Ocak 2016
374 Nisa Süresi 44-46 Ayet (Ayetleri Tahrif) 5 Ocak 2016
375 Nisa Süresi 43. Ayet (Abdestte Çıplak Ayağa ve Çoraplara Mesh) 29 Aralık 2015
376 Nisa Süresi 41-42. Ayetler (Kafir İle Günahkarın Farkı) 22 Aralık 2015
377 Harcama Kültürü, Nisa 36.Ayet 16 Aralık 2015
378 Nisa Süresi 36. Ayet (Anne-Babaya İyi Davranmak) 8 Aralık 2015
379 Nisa Süresi 36. Ayet (Müslümanları Batıran Şirk) 1 Aralık 2015
380 Nisa Süresi 35. Ayet (Aile Hakemliği) 24 Kasım 2015
381 Nisa Süresi 34. Ayet (Kadının Dövülmesi Meselesi 2) 17 Kasım 2015
382 Nisa Süresi 34. Ayet (Kadının Dövülmesi Meselesi) 10 Kasım 2015
383 Nisa Süresi 33. Ayet (Mirasta Kadın-Erkek Dengesi ve Avliyye) 3 Kasım 2015
384 Nisa Süresi 32. Ayet (Kendimizi Keşfedelim) 27 Ekim 2015
385 Büyük Günahlar 20 Ekim 2015
386 Sorgulamayan Müslümanlar Ve İntihar Eylemleri 13 Ekim 2015
387 Nisa Süresi 29. Ayet Ve Devamı (Faizli Kredi Ekonomiyi Öldürür) 6 Ekim 2015
388 Hac’da Şeytan Taşlama 29 Eylül 2015
389 Nisa Süresi 26-28. Ayetler (Allah’ın İradesi Ve Sünnetullah) 22 Eylül 2015
390 Nisa Süresi 25. Ayet Ve Devamı (Recim Cezası Konusunda Şii-Sünni İttifakı) 15 Eylül 2015
391 Nisa Süresi 25. Ayet (Evlenmede Öncelik Sıralaması) 8 Eylül 2015
392 Nisa Süresi 24. Ayet (Muta Nikahı) 1 Eylül 2015
393 Nisa Süresi 22-23. Ayetler (Hürmet-i Müsahare) 25 Ağustos 2015
394 Mekkeli Müşrikler Bir Nebi Beklentisi İçindemiydiler 18 Ağustos 2015
395 Nisa Süresi 20-21. Ayetler “Evlenme Ve Boşanma Kolay Olmalı” 11 Ağustos 2015
396 Nisa Süresi 19. Ayet (Kadına Yönelik Şiddet) 4 Ağustos 2015
397 Nisa Süresi 17-18. Ayetleri (Tevbe) 28 Temmuz 2015
398 Nebimizin Yürüttüğü İç Politika (Son Olaylara Kur’an Penceresinden Bakış) 21 Temmuz 2015
399 Kur’ân’a Göre İftar ve İmsak Vakitleri 16 Haziran 2015
400 Nisa Süresi 15-16. Ayetler (Batı Güdümüne Giren Müslümanların Perişan Hali) 9 Haziran 2015
401 Kur’an’a Göre İmsak Vakti – 2.Bölüm 6 Haziran 2015
402 Kur’an’a Göre İmsak Vakti – 1.Bölüm 2 Haziran 2015
403 Nisa Süresi 13-14. Ayetleri (Allah’ın Koyduğu Sınırların Aşılması ve Kader) 26 Mayıs 2015
404 Nisa Süresi 12. Ayet ve Kelale 19 Mayıs 2015
405 Nisa Süresi 12. Ayet – Miras Konuları 12 Mayıs 2015
406 Miras Ayetleri Bağlamında Vasiyet – 2 5 Mayıs 2015
407 Nisa Süresi 11. Ayet – Miras Paylaşımı 29 Nisan 2015
408 Nisa Süresi 11. Ayet 21 Nisan 2015
409 Nisa Süresi 8. Ayet – Miras (Vasiyet) 14 Nisan 2015
410 Nisa Süresi 8. Ayet – Miras 7 Nisan 2015
411 Nisa Süresi 6. Ayet – Miras’da Asabelik 31 Mart 2015
412 Nisa Süresi 6. Ayet – Yetim ve Öksüz Çocuklar 24 Mart 2015
413 Nisa Süresi 3.Ayet – Çok Eşlilik 17 Mart 2015
414 Nisa Süresi 2.Ayet – Evlilik Yaşı 10 Mart 2015
415 Nisa Süresi 1. Ayeti ve Devamı – Kadın ve Erkeğin Yaratılışı 3 Mart 2015
416 Al-i İmrân Süresi 196 – Dünyalıkla İmtihan 24 Şubat 2015
417 Al-i İmrân Suresi 188. Ayet – Yaratılan Ayetlerdeki Zikir 17 Şubat 2015
418 Al-i İmrân Suresi 187. Ayet – Kur’ân’ı Anlatma Görevi 10 Şubat 2015
419 Al-i İmrân Suresi 186. Ayet – Gayrimüslimlerle İlişkiler 3 Şubat 2015
420 Al-i İmrân Suresi 183. Ayet – Geleneksel Dinin Çıkmazları 27 Ocak 2015
421 Al-i İmrân Suresi 180. Ayet – Cimrilik Eden Kendine Eder 20 Ocak 2015
422 Ali İmran Suresi 179- Ayet – Kur’an’ı Merkeze Koyma Zorunluluğu 13 Ocak 2015
423 Al-i İmrân Suresi 169-172. Ayetler – Güven ve Kararlılık 6 Ocak 2015
424 Al-i İmrân Suresi 164-168. Ayetler – Allah’ın Bilgisi ve Kader 30 Aralık 2014
425 Al-i İmrân Suresi 156-161. Ayetler – Hoşgörülü ve İlkeli Olmak 23 Aralık 2014
426 Al-i İmrân Suresi 149-154. Ayetler – Sabır ve Cihat İmtihanı 3 16 Aralık 2014
427 Al-i İmrân Suresi 142-148. Ayetler – Sabır ve Cihat İmtihanı 2 9 Aralık 2014
428 Al-i İmrân Suresi 140-142. Ayetler – Sabır ve Cihat İmtihanı 2 Aralık 2014
429 Al-i İmrân Suresi 137-140. Ayetler – Allah’a Güvenenler En Üstünlerdir 25 Kasım 2014
430 Al-i İmrân Suresi 137-139. Ayetler-Sünnetullah Kavramı 18 Kasım 2014
431 Al-i İmrân Suresi 132-136. Ayetler 11 Kasım 2014
432 Al-i İmrân Suresi 130-131. Ayetler – Faiz ve Ekonomi 4 Kasım 2014
433 Al-i İmrân Suresi 121-129. Ayetler 28 Ekim 2014
434 Al-i İmrân Suresi 116-120. Ayetler 21 Ekim 2014
435 Al-i İmrân Suresi 109-115. Ayetler 14 Ekim 2014
436 Kurban İbadeti ve Bayram Ahlakı 30 Eylül 2014
437 Ehl’i Kitap ile İlişkiler 23 Eylül 2014
438 Gayri Müslimler ile İlişkiler 16 Eylül 2014
439 Al-i İmrân Suresi 104-108. Ayetler 9 Eylül 2014
440 Al-i İmrân Suresi 100-105. Ayetler – Allah’ın İpine Sarılmak 2 Eylül 2014
441 Al-i İmrân Suresi 98-101. Ayetler 26 Ağustos 2014
442 Âl-i İmrân Suresi 96-97.ayetler 19 Ağustos 2014
443 Âl-i İmrân Suresi 92-93.ayetler 12 Ağustos 2014
444 Tevbe Nedir? Nasıl Yapılır? 7 Ağustos 2014
445 Yatsı Namazı ve İmsak Vakti 24 Haziran 2014
446 Esirlere Yapılması Gereken Muamele 17 Haziran 2014
447 Ali-İmran Suresi 90. Ayet 10 Haziran 2014
448 Ali-İmran Suresi 85-89. Ayetler 3 Haziran 2014
449 Ali-İmran Suresi 83-84. Ayetler 27 Mayıs 2014
450 Ali-İmran Suresi 81-82. Ayetler 20 Mayıs 2014
451 Ali-İmran Suresi 81. Ayet 13 Mayıs 2014
452 Ali-İmran Suresi 78-80. Ayetler – Nebimizin Sözleri Vahiy midir? 6 Mayıs 2014
453 Ali-İmran Suresi 78. Ayet – Kur’an ile Aldatanlar-3 Paralel Din 29 Nisan 2014
454 Ali-İmran Suresi 78. Ayet – Kur’an ile Aldatanlar-2 Paralel Din 22 Nisan 2014
455 Ali-İmran Suresi 78. Ayet – Kur’an ile Aldatanlar-1 Paralel Din 15 Nisan 2014
456 Ali-İmran Suresi 77. Ayet 8 Nisan 2014
457 Geçici Zaferi Kalıcı Hale Getirmek 1 Nisan 2014
458 Ali-İmran Suresi 70-77. Ayetler 25 Mart 2014
459 Ali-İmran Suresi 64-69. Ayetler 11 Mart 2014
460 Ali-İmran Suresi 64. Ayet – Dinler Arası Diyalog İhaneti 4 Mart 2014
461 Ali-İmran Suresi 60-64. Ayetler – Kur’an’da Mehdilik 25 Şubat 2014
462 Ali-İmran Suresi 56-59. Ayetler – İsa (a.s) ve Adem (a.s)’ın Yaratılışları 18 Şubat 2014
463 Ali-İmran Suresi 51-55. Ayetler – İsa a.s’ın İstismarı 11 Şubat 2014
464 Ali-İmran Suresi 51-55. Ayetler – İsa a.s’ın İstismarı – 2 (Şahs-i Manevi) 11 Şubat 2014
465 Ali-İmran Suresi 49-51. Ayetler – İsa a.s. Hayatı 4 Şubat 2014
466 Yahudilere Temiz Yiyeceklerin Haram Kılınması 4 Şubat 2014
467 Adil Yargılama Nasıl Olmalıdır? – 4 28 Ocak 2014
468 Ali-İmran Suresi 44-48. Ayetler 28 Ocak 2014
469 Adil Yargılama Nasıl Olmalıdır? – 3 21 Ocak 2014
470 Ali-İmran Suresi 38-44. Ayetler – Meryem Ana 21 Ocak 2014
471 Adil Yargılama Nasıl Olmalıdır? – 2 14 Ocak 2014
472 Ali-İmran Suresi 33-37. Ayetler – Zekeriyya a.s. ve Meryem Ana 14 Ocak 2014
473 Adil Yargılama Nasıl Olmalıdır? 7 Ocak 2014
474 Ali-İmran Suresi 33. Ayet – Haddini Aşmak 31 Aralık 2013
475 Allah’ın Kullarını, Allah’ın Kitabına Davet 24 Aralık 2013
476 Ali-İmran Suresi 33. Ayet 17 Aralık 2013
477 Ali-İmran Suresi 30. Ayet 10 Aralık 2013
478 Ali-İmran Suresi 29. Ayet 3 Aralık 2013
479 Ali-İmran Suresi 28-30. Ayetler – Kafirleri Dost Edinmek 26 Kasım 2013
480 Ali-İmran Suresi 27. Ayet 19 Kasım 2013
481 Ali-İmran Suresi 26-27. Ayetler 12 Kasım 2013
482 Ali-İmran Suresi 19-25. Ayetler – Allah’ın Kitabına Teslim Olmak yada Olmamak 5 Kasım 2013
483 Ali-İmran Suresi 14-20. Ayetler – Müslümanların Kur’an Karşısındaki Tavırları 29 Ekim 2013
484 Dünya Sevgisi 22 Ekim 2013
485 Ali-İmran Suresi 8-12. Ayetler – Muhkem Müteşabih Ayetler – 3 8 Ekim 2013
486 Ali-İmran Suresi 7. Ayet – Muhkem Müteşabih Ayetler – 2 1 Ekim 2013
487 Muhkem ve Müteşabih Ayetler 24 Eylül 2013
488 Ali-İmran Suresi 5-6. Ayetler 17 Eylül 2013
489 Kur’an’da Furkan Kavramı 10 Eylül 2013
490 Ebubekir Sifil ve Faruk Beşer’e Cevaplar 27 Ağustos 2013
491 Kur’an’ı İkinci Sıraya Koymak 20 Ağustos 2013
492 Kur’an’ın Önceki Kitapları Tasdiki 20 Ağustos 2013
493 Ali-İmran Suresi 1-2. Ayetler 13 Ağustos 2013
494 Bakara Suresi 285-286 Ayetler 2 Temmuz 2013
495 Bakara Suresi 284-Ayet Kişinin İçinde Olanlardan Sorumluluğu 25 Haziran 2013
496 Bakara Suresi 283. Ayet – Vasiyet ve Rehin 18 Haziran 2013
497 Bakara Suresi 282. Ayet – 11 Haziran 2013
498 Kur’an’daki Musa-Hızır Kıssasının Kader Konusu ile İlgisi 4 Haziran 2013
499 Bakara Suresi 282. Ayet – Daru’ul-harpte Faiz, Borcun Zekata Sayılması ve Borcun Belgelenmesi 28 Mayıs 2013
500 Bakara Suresi 278-280. Ayetler 14 Mayıs 2013
501 Bakara Suresi 277-279. Ayetler-Kredi Sisteminin Ekonomiye Etkisi 7 Mayıs 2013
502 Bakara Suresi 275-276. Ayetler 30 Nisan 2013
503 Bakara Suresi 274. Ayet 23 Nisan 2013
504 Bakara Suresi 270-273. Ayetler – Yardımı İncitmeden Yapmak 16 Nisan 2013
505 Bakara Suresi 269. Ayet – Hikmet ve Sünnet 9 Nisan 2013
506 Bakara Suresi 267. Ayet 2 Nisan 2013
507 Bakara Suresi 262-266. Ayetler 26 Mart 2013
508 Kader İnancının Hesap Günündeki Yansımaları 19 Mart 2013
509 Kader İnancının Dini Hayata Yansımaları 12 Mart 2013
510 Allah’ın Bilgisi ile İlgili Ayetler 5 Mart 2013
511 Allah’ın Gayb Bilgisi 26 Şubat 2013
512 Doğru Allah İnancı 19 Şubat 2013
513 İnsanın Kaderi Ne Zaman Yazılır 12 Şubat 2013
514 Allah’ın İlmi ve İradesi 5 Şubat 2013
515 Bakara Suresi 261. Ayet ve Kader Konusuna Cevaplar 22 Ocak 2013
516 Kader Konusunda Yapılan Tenkitlere Cevaplar – 2 15 Ocak 2013
517 Kader Konusunda Yapılan Tenkitlere Cevaplar 8 Ocak 2013
518 Başımıza Gelenler Ne Zaman Yazılır? 1 Ocak 2013
519 Allah’ın Bilgisi ve Kader 25 Aralık 2012
520 Canlıların İlk Yaratılışı ve Yaratılışın Tekrarı 18 Aralık 2012
521 Bakara Suresi 258. Ayet – Üzeyir(a.s.) Allah’ın Oğlu mudur? 11 Aralık 2012
522 İbrahim As’ın Tağuta Karşı Tavrı 4 Aralık 2012
523 Bakara Suresi 257-258. Ayetler 27 Kasım 2012
524 İnandığı Gibi Yaşama Hürriyeti 20 Kasım 2012
525 Bakara Suresi 255. Ayet – Allah İnancı (Ayetu’l Kursi) 13 Kasım 2012
526 Bakara Suresi 254. Ayet 6 Kasım 2012
527 Resul Kavramının İçinin Boşaltılması 30 Ekim 2012
528 Kurban Bayramının Vakti ve Bayram İle İlgili Hükümler 23 Ekim 2012
529 Kur’an Sünnet Bütünlüğünde Kurban İbadeti 16 Ekim 2012
530 Bakara Suresi 246-252. Ayetler – Allah’a Güvenen Kazanır 9 Ekim 2012
531 Bakara Suresi 240-245. Ayetler 2 Ekim 2012
532 İddet Bekleyen Kadının Geçindirilmesi 2 Ekim 2012
533 Ölüm İddeti Bekleyen Kadının Evden Çıkması 2 Ekim 2012
534 Ölüm, Allaha Ait Bir Karardır 2 Ekim 2012
535 Kaza Namazı Yoktur, Korku Namazı Nedir? 25 Eylül 2012
536 Bakara Suresi 235. Ayet 18 Eylül 2012
537 Bakara Suresi 234. Ayet 11 Eylül 2012
538 Bakara Suresi 233. Ayet 4 Eylül 2012
539 Bakara Suresi 230. Ayet 28 Ağustos 2012
540 Kadir Gecesi 14 Ağustos 2012
541 Evlilik İle İlgili Mezheplerin Hataları 7 Ağustos 2012
542 Oruçla Alakalı Güncel Meseleler 31 Temmuz 2012
543 Bakara Suresi 185-187. Ayetler 24 Temmuz 2012
544 Nikahın Denetlenmesi 26 Haziran 2012
545 Bakara Suresi 230. Ayet 19 Haziran 2012
546 Kadının Boşama Hakkı İftida 3 12 Haziran 2012
547 Kadının Boşanması 5 Haziran 2012
548 Boşanma (Talak ve İftida) 29 Mayıs 2012
549 Kur’an’da Erkeğin Eşini Boşaması 22 Mayıs 2012
550 İla ve Yemin 15 Mayıs 2012
551 Bakara Suresi 222. Ayet 8 Mayıs 2012
552 Farklı Dinden Olanların Evliliği 1 Mayıs 2012
553 Yetimlerle İlgili Ayetler 24 Nisan 2012
554 Artan Malın Hepsi Verilecek mi? 17 Nisan 2012
555 Peygamberi Yanlış Algılamak 10 Nisan 2012
556 Bakara Suresi 218-219. Ayetler – İçki ve Kumar Yasağı 3 Nisan 2012
557 Bakara Suresi 214-217. Ayetler 27 Mart 2012
558 Dinlerde Süreklilik ve Allah’ın Kitabına Uyma Zorunluluğu 20 Mart 2012
559 Kafir ve Münafıkların Davranışları 13 Mart 2012
560 Şeytan Taşlama 6 Mart 2012
561 Bakara Suresi 197-202. Ayetler 28 Şubat 2012
562 Hac Farklı Zamanlarda Yapılabilir mi? 21 Şubat 2012
563 Hac Kurbanı 14 Şubat 2012
564 Faizin Ekonomiye Etkileri – Doç.Dr. Servet Bayındır 7 Şubat 2012
565 Ekonomi Krediye Değil Zekatla Gelişir 31 Ocak 2012
566 Ceza Yargılamasında Objektif Delil 24 Ocak 2012
567 Bakara Suresi 190-191. Ayetler – Savaş Hukukunun Temel Kuralı 17 Ocak 2012
568 Bakara Suresi 188. Ayet – 1 – Rüşvet 10 Ocak 2012
569 Bakara Suresi 188. Ayet – 2 – Hilal Hesapla Belirlenir 10 Ocak 2012
570 Bakara Suresi 183-187. Ayetler 3 Ocak 2012
571 Çağdaş Kölelik Sistemi – Kredi 27 Aralık 2011
572 Özel Hayatın Gizliliği 20 Aralık 2011
573 Bakara Suresi 180-183. Ayetler – Vasiyet ve Miras 13 Aralık 2011
574 Bakara Suresi 180-181. Ayetler – Mirası Paylaştırma Görevi 6 Aralık 2011
575 Bakara Suresi 178-179. Ayetler – Ölüm Cezası 29 Kasım 2011
576 Bakara Suresi 178-179. Ayetler – Kur’an’da Kısas Cezası 22 Kasım 2011
577 Bakara Suresi 177. Ayet – Allah Yolunda İyi Olanlar 15 Kasım 2011
578 Ayet ve Hadislere Göre Kurban İbadeti 1 Kasım 2011
579 Allah’ın Evliyası Kimlerdir? 25 Ekim 2011
580 Bakara Suresi 172-175. Ayetler – Helal Gıda 18 Ekim 2011
581 B. 171. Ayet – Kalp, Göz ve Kulakların Mühürlenmesi Ne Demektir? 11 Ekim 2011
582 Bakara Suresi 168-170. Ayetler – Hayvan Kesimi ve Deniz Ürünleri 4 Ekim 2011
583 Bakara Suresi 163-167. Ayetler – Allah İle İlişkiyi Koparmak 27 Eylül 2011
584 Bakara Suresi 159-162. Ayetler – Ayetleri Gizlemek Küfürdür 20 Eylül 2011
585 Bakara Suresi 158. Ayet – Geleneğin Kur’an ve Sünnet Anlayışı 13 Eylül 2011
586 Bakara Suresi 155-157. Ayetler – Sıkıntıyı Bunalıma Dönüştürmemek 6 Eylül 2011
587 Kadir Gecesi 23 Ağustos 2011
588 Sosyal ve Ekonomik Açıdan Zekat 16 Ağustos 2011
589 Kur’an ve Sünnet Işığında Teravih Namazı 9 Ağustos 2011
590 Bakara Suresi 183-186. Ayetler – Oruç 2 Ağustos 2011
591 Bakara Suresi 154. Ayet 5 Temmuz 2011
592 Kutuplara Yapılan İkinci Yolculuk 30 Haziran 2011
593 Bakara Suresi 153. Ayet – Allah’tan Başkasından Yardım İstenir mi? 14 Haziran 2011
594 Bakara Suresi 152. Ayet – Allah’ı Zikir 7 Haziran 2011
595 Bakara Suresi 152. Ayet – Kur’an’da Hikmet Kavramı 31 Mayıs 2011
596 Bakara Suresi 151-152. Ayetler – Sahabenin Kur’an Eğitimi 24 Mayıs 2011
597 Bakara Suresi 142-150. Ayetler -“Kıblenin Değişmesi” 17 Mayıs 2011
598 Bakara Suresi 142. Ayet 10 Mayıs 2011
599 Bakara Suresi 139-141. Ayetler 3 Mayıs 2011
600 Bakara Suresi 135-138. Ayetler 26 Nisan 2011
601 Kur’an’da Peygamber Algısı 19 Nisan 2011
602 Bakara Suresi 130-134. Ayetler 12 Nisan 2011
603 Bakara Suresi 124-130. Ayetler 5 Nisan 2011
604 İbrahim (A.S.)’ın Geçirdiği İmtihanlar – 2 29 Mart 2011
605 İbrahim (A.S.)’ın Geçirdiği İmtihanlar 22 Mart 2011
606 Bakara Suresi 124-128. Ayetler 15 Mart 2011
607 Bakara Suresi 122-123. Ayetler 8 Mart 2011
608 Bakara Suresi 121. Ayet 1 Mart 2011
609 Bakara Suresi 120. Ayet 22 Şubat 2011
610 Bakara Suresi 117-119. Ayetler 15 Şubat 2011
611 Bakara Suresi 116. Ayet 8 Şubat 2011
612 Kutuplarda Namaz Vaktinin Tespiti 1 Şubat 2011
613 Bakara Suresi 114-115. Ayetler 25 Ocak 2011
614 Bakara Suresi 113. Ayet 18 Ocak 2011
615 Bakara Suresi 110-112. Ayetler 11 Ocak 2011
616 Bakara Suresi 109. Ayet – “Ehl-i Kitabın Kıskançlıkları” 4 Ocak 2011
617 Bakara 108. Ayet – “Ehl-i Kitap ve Müşriklerin Peyg. İstekleri” 28 Aralık 2010
618 Bakara Suresi 105-107. Ayetler – İlahi Kitaplarda Nesh 21 Aralık 2010
619 Bakara Suresi 104. Ayet – İlahi Kitapların Tahrifi 14 Aralık 2010
620 Bakara Suresi 102-104. Ayetler 7 Aralık 2010
621 Bakara Suresi 97-102. Ayetler 30 Kasım 2010
622 Bakara Suresi 91-96. Ayetler 23 Kasım 2010
623 Hayvan Kesimi 9 Kasım 2010
624 Hayvan Kesimi – Sorular ve Cevaplar 9 Kasım 2010
625 Kurban İbadeti 2 Kasım 2010
626 Kurban İbadeti – Sorular ve Cevaplar 2 Kasım 2010
627 Konulu Kuran Sohbetleri – Hacc İbadeti 26 Ekim 2010
628 Konulu Kuran Sohbetleri – Hacc İbadeti – Sorular ve Cevaplar 26 Ekim 2010
629 Bakara Suresi 87-90. Ayetler 19 Ekim 2010
630 Bakara Suresi 84-86. Ayetler 12 Ekim 2010
631 Bakara Suresi 83. Ayet – 4. Bölüm 5 Ekim 2010
632 Bakara Suresi 83. Ayet – 3. Bölüm 28 Eylül 2010
633 Bakara Suresi 83. Ayet – 2. Bölüm 21 Eylül 2010
634 Bakara Suresi 83. Ayet 14 Eylül 2010
635 Bakara Suresi 80-82. Ayetler / Günaha Batma ve Sonuçları 31 Ağustos 2010
636 Bakara Suresi 78-79.Ayetler – Kendi Kitaplarını Kuran Gibi Gösterenler 24 Ağustos 2010
637 Bakara Suresi 74-77. Ayetler / İman ve Küfür İlişkisi 17 Ağustos 2010
638 Bakara Sûresi 183-187.Ayetler / Oruç 10 Ağustos 2010
639 Bakara Sûresi 72-73.Ayetler – Ölülerin Diriltilmesi 6 Temmuz 2010
640 Bakara Sûresi 65-71.Ayetler – Kurbanlık Boğa Olayı 29 Haziran 2010
641 Bakara Sûres 65.Ayet – Allah’a İsyanın Dünyadaki Sonuçları 22 Haziran 2010
642 Bakara Sûresi 64.Ayet – Yahudilerden Alınan Söz 15 Haziran 2010
643 Bakara Sûresi 62.Ayet – Kimler Cennete Girer 8 Haziran 2010
644 Bakara Sûresi 61.Ayet – Tarım ve Avcı Toplumu 25 Mayıs 2010
645 Bakara Suresi 60. Ayet – Mucize ve Keramet 18 Mayıs 2010
646 Bakara Sûresi 58-59 – Ehl-i Kitabın Dünya Hakimiyeti Beklentisi 11 Mayıs 2010
647 Bakara Sûresi 53-58 Ayetler – Hz. Musa’ya İnen Kitap 4 Mayıs 2010
648 Bakara Sûresi 50-52 Ayetler – Yahudilerin Denizi Geçme Mucizesi 27 Nisan 2010
649 Bakara Sûresi 47-52 Ayetler – Yahudilere Verilen Nimetler 20 Nisan 2010
650 Bakara Sûresi 40-46 Ayetler – Yahudilerin Peygamber Beklentisi 13 Nisan 2010
651 Bakara Sûresi 39.Ayet – İnsanların ve Cinlerin Ortak Sorumluluğu 6 Nisan 2010
652 Bakara Sûresi 34-39 Ayetler 30 Mart 2010
653 Bakara Sûresi 34.Ayet – Hz. Adem (as) ve Cenneti 23 Mart 2010
654 Bakara Sûresi 31.Ayet – Hz. Adem’e Eşyanın İsimlerinin Öğretilmesi 16 Mart 2010
655 Bakara Sûresi 30.Ayet – Halifelik 9 Mart 2010
656 Bakara Sûresi 29.Ayet / Göklerin ve Yerin Yaratılışı 2 Mart 2010
657 Bakara Sûresi 28.Ayet / Reenkarnasyon İddialarına Kur’an’dan Cevaplar 23 Şubat 2010
658 Bakara Sûresi 26-27 Ayetler – Allah’a Teslimiyet 16 Şubat 2010
659 Bakara Sûresi (25) Ayet / Cennet ve Cennet Nimetleri 26 Ocak 2010
660 Bakara Sûresi (24-25) Ayetler 19 Ocak 2010
661 Bakara Sûresi (23-24) Ayetler 12 Ocak 2010
662 Bakara Sûresi (21-22) Ayetler 5 Ocak 2010
663 Bakara Sûresi (7-20) Ayetler 29 Aralık 2009
664 Bakara Sûresi (5-7) -1 22 Aralık 2009
665 Bakara Sûresi (1-5) 15 Aralık 2009
666 Bakara Sûresi -1 8 Aralık 2009
667 Fatiha Sûresi -1 1 Aralık 2009
668 Bakara Sûresi (5-7 Ayetler) -1 22 Kasım 2009
669 Bakara Sûresi (1-5 Ayetler) -1 15 Kasım 2009
670 Fatiha Sûresi -1 8 Kasım 2009
671 Ehli Kitap ve Müşrikler 30 Haziran 2009
672 Nas Sûresi / Vesvese 28 Nisan 2009
673 Hased ve Nazar 21 Nisan 2009
674 Felak Sûresi / Şerden Korunma 17 Nisan 2009
675 İhlas Sûresi / Allah’ın Varlığı 7 Nisan 2009
676 Tebbet Sûresi / Beddua 31 Mart 2009
677 Nasr Sûresi / Allah’ın Yardımı 24 Mart 2009
678 Roma Ziyareti 17 Mart 2009
679 Kafirûn Sûresi / Kafirler 3 Mart 2009
680 Kevser Sûresi / Kurban 24 Şubat 2009
681 Maûn Sûresi / Dini Yalanlayanlar 17 Şubat 2009
682 Kureyş Sûresi / Kadınların Mahremsiz Yolculuğu 10 Şubat 2009
683 Fil Sûresi / Fil Olayı ve Yanardağ Patlaması 3 Şubat 2009
684 Hümeze Sûresi / Koğuculuk 27 Ocak 2009
685 Asr Sûresi / İyiliği ve Sabrı Tavsiye 20 Ocak 2009
686 Tekasür Sûresi / Çoğaltma Sevgisi ve Ölüm 13 Ocak 2009
687 Kur’anda İsrailoğulları 6 Ocak 2009
688 Karia Sûresi / Sevapların ve Günahların Tartılması 30 Aralık 2008
689 Cariyeler ve Sömürülen Cinsellikleri 23 Aralık 2008
690 Adiyat Sûresi / Aşırı Mal Sevgisinin Tehlikesi 16 Aralık 2008
691 Ayetler ve Hadisler Işığında Kurban 2 Aralık 2008
692 Ayetler ve Hadisler Işığında Mut’a Nikahı 25 Kasım 2008
693 Hac 11 Kasım 2008
694 Zilzal Sûresi / Hesap Günü 11 Kasım 2008
695 Zilzal Sûresi / Zelzele 4 Kasım 2008
696 Beyyine Sûresi / Hanifler 27 Ekim 2008
697 Beyyine Sûresi / Kafirler ve Müşrikler 27 Ekim 2008
698 Alak Sûresi / Namaz Vakitleri 14 Ekim 2008
699 Alak Sûresi / Yaratılış Safhaları 7 Ekim 2008
700 Kadr Sûresi / Kadir Gecesi 26 Eylül 2008
701 Alak Sûresi / Okumanın Önemi 16 Eylül 2008
702 Tin Sûresi / Salih Amel 9 Eylül 2008
703 İnşirah Sûresi / Zorluk ve Kolaylık 2 Eylül 2008
704 Oruç 26 Ağustos 2008
705 Duha Sûresi / Yetimlik 19 Ağustos 2008
706 Duha Sûresi / Peygamberin Yetimliği 12 Ağustos 2008
707 Leyl Sûresi / Cömertlik ve Cimrilik 15 Temmuz 2008
708 Şems Sûresi – İyilik ve Kötülük 8 Temmuz 2008
709 Beled Sûresi / İnsanın Vasıfları 1 Temmuz 2008
710 Fecr Sûresi / Kötülüğe Yönelmek 24 Haziran 2008
711 Gaşiye Sûresi / Kıyamet Günü 17 Haziran 2008
712 Ala Sûresi / Eşyanın Dili -2 10 Haziran 2008
713 Kur’anda Haram Kılınan Yiyecekler 3 Haziran 2008
714 Tekvir Sûresi / İsar Kelimesi 1 Haziran 2008
715 Ala Sûresi / Eşyanın Dili 27 Mayıs 2008
716 Avrupa’da Hayvan Kesimi 20 Mayıs 2008
717 Ala Sûresi / Kainatın Oluşumu 13 Mayıs 2008
718 Tarık Sûresi / Sabah Yıldızı 6 Mayıs 2008
719 Büruc Sûresi / Göğün Burçları -2 29 Nisan 2008
720 Büruc Sûresi / Göğün Burçları 22 Nisan 2008
721 İnşikak Sûresi / Mal ve Mülk ile Şımarma 8 Nisan 2008
722 İnşikak Sûresi / Göğün Yarılması 1 Nisan 2008
723 Mutaffifin Sûresi / İlliyyun 25 Mart 2008
724 Mutaffifin Sûresi / Ölçü ve Tartıda Hile 18 Mart 2008
725 İnfitar Sûresi / Göğün Yarılması 11 Mart 2008
726 Tekvir Sûresi / Mesiet ve İrade Toplantısı Değerlendirmesi 4 Mart 2008
727 Tekvir Sûresi / Kuranda Meşiet ve İrade 26 Şubat 2008
728 Tekvir Sûresi / Kıyamet Sahneleri 5 Şubat 2008
729 Abese Sûresi / Kıyamette İnsanların Durumu 29 Ocak 2008
730 Abese Sûresi / İnanç Hürriyeti 15 Ocak 2008
731 Abese Sûresi / Peygamberin Masumiyeti 8 Ocak 2008
732 Abese Sûresi / Peygamber Masum mudur? 1 Ocak 2008
733 Nâziat Sûresi / Kıyamet 25 Aralık 2007
734 Hac Sûresi / Hac İle İlgili Ayetler 18 Aralık 2007
735 Nâziat Sûresi / Yeniden Diriliş 11 Aralık 2007
736 Nâziat Sûresi / Ahiretle İlgili Hatırlatmalar 4 Aralık 2007
737 Nebe Sûresi / Hüküm Günü 13 Kasım 2007
738 Nebe Sûresi / Büyük Haber 6 Kasım 2007
739 Nebe Sûresi / Kıyamet Haberleri 30 Ekim 2007
740 Mûrselat Sûresi / Hakikatler 23 Ekim 2007
741 Mûrselat Sûresi / Alemin İdaresi 17 Ekim 2007
742 Ramazan Özel / Bayramdaki Görevlerimiz 9 Ekim 2007
743 2007 Ramazan Özel / Zekat ile İlgili Ayetler 2 Ekim 2007
744 2007 Ramazan Özel / Zekat – Sadaka 18 Eylül 2007
745 2007 Ramazan Özel / Ramazan ile İlgili Ayetler 11 Eylül 2007
746 İnsan Sûresi / İnsanın Yaratılışı 4 Eylül 2007
747 Kıyamet Sûresi / Kıyamet Sahnesi 31 Temmuz 2007
748 Kıyamet Sûresi / Kıyamet 24 Temmuz 2007
749 Müddessir Sûresi / 32-56.Ayetler 17 Temmuz 2007
750 Müddessir Sûresi / Faiz Yasağı 26 Haziran 2007
751 Müddessir Sûresi / İnsanları Uyarma 26 Haziran 2007
752 Müzzemmil Sûresi / Kur’an Okumanın Önemi 19 Haziran 2007
753 Müzzemmil Sûresi / Gece Kur’an Okumak 12 Haziran 2007
754 Müzzemmil Sûresi / Örtüsüne Bürünen 5 Haziran 2007
755 Ana Rahmindeki Sakat Ceninin Alınması 29 Mayıs 2007
756 2007 Ramazan Özel / Oruç ile İlgili Ayetler 25 Mayıs 2007
757 Kalem Sûresi / 32-52.Ayetler 25 Mayıs 2007
758 Cin Sûresi / Mescidler 22 Mayıs 2007
759 Cin Suresi 15 Mayıs 2007
760 Cin Suresi 8 Mayıs 2007
761 Cin Sûresi / İnsan ve Cinler 1 Mayıs 2007
762 Nuh Sûresi / Davet 24 Nisan 2007
763 Nuh Sûresi / Nuh Kıssası 17 Nisan 2007
764 Meâric Sûresi / İnkarcılar 10 Nisan 2007
765 Meâric Sûresi / Hesap Günü 4 Nisan 2007
766 Mearic Suresi 27 Mart 2007
767 Hakka Suresi / Gayrimüslimler ile İlişkiler 13 Mart 2007
768 Gayrimüslimler ile İlişkiler 13 Mart 2007
769 Hakka Sûresi / Helak Olan Kavimler 13 Mart 2007
770 Kalem Sûresi / 13-43.Ayetler 6 Mart 2007
771 Hakka Sûresi / Semûd ve Ad Kavmi 27 Şubat 2007
772 Hakka Sûresi / Kıyamet Günü 20 Şubat 2007
773 İnsanın Yaratılışı / Yokluk 6 Şubat 2007
774 İnsanın Yaratılışı / Ana Rahmi 23 Ocak 2007
775 Kalem Sûresi / Öğretmek 9 Ocak 2007
776 Ramazan Özel -Soru Cevap 2 Ocak 2007
777 Kurban Özel / Kurban İle İlgili Ayetler 26 Aralık 2006
778 Kalem Sûresi / Kalem’e Yemin 19 Aralık 2006
779 Süleymaniye Vakfı Hakkında 12 Aralık 2006
780 Mülk Sûresi 24.Ayet / İnsanın Gelişimi 5 Aralık 2006
781 Mülk Sûresi 23.Ayet / İnşâ Etmek 28 Kasım 2006
782 Mülk Sûresi 15.Ayet / Yeryüzü Nimetleri 21 Kasım 2006
783 Mülk Sûresi / Yardımlaşma 14 Kasım 2006
784 Tahrim Sûresi / Tevbe Etmek 30 Ekim 2006
785 Ramazan Özel / Oruç İle İlgili Ayetler -4 10 Ekim 2006
786 Ramazan Özel / Oruç İle İlgili Ayetler -3 3 Ekim 2006
787 Ramazan Özel / Oruç İle İlgili Ayetler -2 26 Eylül 2006
788 Ramazan Özel / Oruç İle İlgili Ayetler 19 Eylül 2006
789 Tahrîm Sûresi 3.Ayet / Haram Kılma Yetkisi 12 Eylül 2006
790 Tahrîm Sûresi / Peygamberlerin Haram Kılma Yetkisi 5 Eylül 2006
791 Talak Sûresi 8.Ayet / Boşanma -4 8 Ağustos 2006
792 Talak Sûresi 6.Ayet / Boşanma -3 1 Ağustos 2006
793 Talak Sûresi 4.Ayet / Boşanma -2 27 Temmuz 2006
794 Talak Sûresi / Boşanma 18 Temmuz 2006
795 Teğabun Sûresi 14.Ayet / İtaat 11 Temmuz 2006
796 Teğabun Sûresi / Cehennemlikler 4 Temmuz 2006
797 Teğabun Sûresi 5.Ayet / Kafir Kime Denir 20 Haziran 2006
798 Tegabûn Sûresi / Kafirlik 13 Haziran 2006
799 Teğabun Sûresi / Aldatmak 6 Haziran 2006
800 Münafikûn Sûresi / Ecel -2 30 Mayıs 2006
801 Münafikûn Sûresi 11. Ayet / Ecel 23 Mayıs 2006
802 Hz.İsa Gelecek mi? 20 Mayıs 2006
803 Münafikûn Sûresi / Münafıklar 20 Mayıs 2006
804 Münafikûn Sûresi / Allah Yolunda Olanlara Karşı Gelenler 16 Mayıs 2006
805 Münafikun Sûresi / Cuma Namazı 2 Mayıs 2006
806 Cum’a Sûresi / Cuma Namazı 25 Nisan 2006
807 Muhammed Sûresi 1-4 Ayetler / Aracılık ve Şirk 19 Nisan 2006
808 Cum’a Sûresi / Kitap Yüklenenler 18 Nisan 2006
809 Hz. İsa’nın Müjdesi 11 Nisan 2006
810 Saff Sûresi 3. Ayet / Ehli Kitabın Peygamberimize Bakışı 28 Mart 2006
811 Saff Sûresi / Ehli Kitabın Peygamberimize Bakışı 21 Mart 2006
812 Mümtehine Sûresi 13.Ayet / İftida – Bey’et 14 Mart 2006
813 Mümtehine Sûresi / İftida – Gayrimüslimlerle Evlilik 7 Mart 2006
814 Mümtehine Sûresi 10.Ayet / Kadınların Boşama Hakkı 28 Şubat 2006
815 Karikatür Olayı 14 Şubat 2006
816 Mümtehine Sûresi / Gayrimüslimlerle İlişkiler 14 Şubat 2006
817 Mücadele Sûresi 18.Ayet / Allah’ın İsimleri 31 Ocak 2006
818 Haşr Sûresi 11. Ayet / Münafıklar ve Karekterleri 19 Ocak 2006
819 Ganimet – Kurban 3 Ocak 2006
820 Fetih Suresi -15 / Tebük Seferi ve Münafıklar 28 Aralık 2005
821 Haşir Sûresi / Ganimet ve Nesir 27 Aralık 2005
822 Fetih Sûresi / Hudeybiye Sonrası Olaylar 21 Aralık 2005
823 Haşr Sûresi / Sürgün ve Ganimetler 20 Aralık 2005
824 Mücadele Sûresi / Allah’ın Gazab Ettiği Kişilerle İlişkiler 13 Aralık 2005
825 Mücadele Sûresi / Allah’a ve Peygamberine Karşı Gelmek 6 Aralık 2005
826 Mücadele Sûresi / Zihar ve Kefareti 22 Kasım 2005
827 Kur’anı Kerim’de Ehli Kitap 15 Kasım 2005
828 Hadid Sûresi / Demirin Önemi 8 Kasım 2005
829 Fetih Sûresi / İslam Müslümanlar ve Diğer Dinler 1 Kasım 2005
830 Ramazan Özel / Zekat 1 Kasım 2005
831 Ramazan Özel / Zekat ve Kadir Gecesi 25 Ekim 2005
832 Ramazan Özel / İnfak – Zekat 18 Ekim 2005
833 Ramazan Özel / Oruç 11 Ekim 2005
834 Ramazan Özel 4 Ekim 2005
835 Hadid Sûresi 20.Ayet 27 Eylül 2005
836 Hadid Sûresi 11.Ayet 20 Eylül 2005
837 Hadid Sûresi 7.Ayet / İnfak 13 Eylül 2005
838 Hadid Sûresi / Arş ve Kûrsi 6 Eylül 2005
839 Vakıa Sûresi 41. Ayet / Cehennemlikler 16 Ağustos 2005
840 Vakıa Sûresi / Cennet Nimetleri 9 Ağustos 2005
841 Rahman Sûresi / Cennette Hûriler ve Gilmanlar 3 Ağustos 2005
842 Rahman Sûresi 14. Ayet / Cinlerin Yaratılışı 26 Temmuz 2005
843 Rahman Sûresi / İnsanın Yaratılışı 19 Temmuz 2005
844 Kamer Sûresi 41.Ayet / Allah’ın Varlıklara Koyduğu Standart 12 Temmuz 2005
845 Kamer Sûresi 23.Ayet / Kur’anı Anlamak Kolaydır 5 Temmuz 2005
846 Necm Sûresi 33.Ayet / Şefaat 21 Haziran 2005
847 Necm Sûresi 26.Ayet / Şefaat 14 Haziran 2005
848 Necm Sûresi 19. Ayet / Şefaat 7 Haziran 2005
849 Necm Sûresi / İsra ve Miraç 31 Mayıs 2005
850 Necm Sûresi / Sünnet – Vahiy İlişkisi 24 Mayıs 2005
851 Fetih Sûresi 24.ayet / Hac Rüya ve Mekkenin Fethi 17 Mayıs 2005
852 Tur Sûresi / İsra Miraç Hristiyanlar ve Mucize 10 Mayıs 2005
853 Zariyat Sûresi / Siirt Konferansı ve Kadın Erkek Ayrımcılığı 26 Nisan 2005
854 Zariyat Sûresi 38.Ayet / Tevbe ve Zamanı 12 Nisan 2005
855 Zariyat Sûresi 41.Ayet / Kıssalar 3 Nisan 2005
856 Zariyat Sûresi 36.Ayet / Ecel-i Musemma 29 Mart 2005
857 Zariyat Sûresi / Gökten Rızık İnmesi 22 Mart 2005
858 Zariyat Sûresi / Gök Kapıları 15 Mart 2005
859 Kaf Sûresi / Kıyamet 8 Mart 2005
860 Kaf Sûresi / Kıyamet Günü ve Yeniden Dirilme 1 Mart 2005
861 Hucurat Sûresi 18.Ayet / İman İslam ve Münafıklar 22 Şubat 2005
862 Hucurat Sûresi 7. Ayet / İslam Kardeşliği 15 Şubat 2005
863 Başörtüsü ve Laiklik 12 Şubat 2005
864 Hucurat Sûresi / Öncelik Allah ve Elçisi 1 Şubat 2005
865 Kamer Sûresi / Peygamberlerine Karşı Çıkanların Sonu 28 Ocak 2005
866 Hucurat Suresi 25 Ocak 2005
867 Kur’an ve Sünnete Göre Kurban 18 Ocak 2005
868 İftida – Hudeybiye 14 Aralık 2004
869 Muhammed Sûresi (28-38) 30 Kasım 2004
870 Kadir Gecesi 19 Kasım 2004
871 Sadaka ve Zekat 1 Kasım 2004
872 Oruç ile ilgili ayetler 2 Ekim 2004
873 Zekat / Tevbe Sûresi 60.Ayet 13 Mayıs 2004
Kuran Dersi Canlı Yayın