Ganimet – Kurban

3 Ocak 2006 tarihinde yayınlandı. görüntülenme Kur'an Sohbetleri
Etiketleri: > >

Euzubillahimineşşeytânirracîm. Bismillâhirrahmânirrahîm. Elhamdulillahi Rabbil Âlemin. Vessalâtu vessalâmu alâ Rasûlina Muhammedin ve alâ âlihî ve sahbihî ecmaîn.

Biliyorsunuz önümüzdeki Salı günü inşallah kurban bayramı. Bu sebeple daha önce söz verdiğimiz gibi bugün kurbanla ilgili konuşacağız. Onun için, lütfen elinizdeki Kur’an-ı Kerimlerin 336. sayfasını, yani Hac suresinin 27. ayetinin bulunduğu sayfayı açarsınız oradan dersimize başlayabiliriz.

Hac suresi 26. ayetten başlıyoruz. “Ve iz bevve’nâ li ibrâhîme mekânel beyti en lâ tuşrik bî şey’en ve tahhir beytiye lit tâifîne vel kâimîne ver rukkais sucûd.” “Bir gün İbrahim’i o Beyt’in yerine yerleştirmiştik…” Şimdi, o Beyt’in yeri diyor. Yani Beytullah diyoruz, Kâbe-i Şerif diyoruz; onun yeri. İbrahim (a.s) biliyorsunuz Kâbe-i Şerif’i sıfırdan yapan kişi değil. Kâbe’nin temellerini yükselten kişidir. “Ve iz yerfeu ibrâhîmul kavâide minel beyti ve ismâîl.” (Bakara 127). Ayeti kerime öyle diyor. Bakara suresindeydi bu ayet. İbrahim o Beyt’in temellerini yükseltiyordu.

Şimdi, beyt kelimesi gece içerisinde kalınabilecek binaya kullanılır. İbrahim (a.s) gittiği zaman öyle bir bina yoktu, sadece yeri vardı. Çünkü Nuh Tufanı’nda bina yıkılmıştı. Kâbe-i Şerif yeryüzünde Allaha ibadet için yapılmış ilk binadır. Allah-u Teâlâ: İnne evvele beytin vudia lin nâsi lellezî bi bekkete mubâreken ve huden lil âlemîn.” buyuruyor. “İnsanlar için konmuş ilk yapı elbetteki Bekke’de…” yani Mekke’de “… olan binadır. Bereketlidir, tüm âlemlere bir kılavuzdur.” Yol göstericidir. (Âli İmrân 96).

İşte İbrahim’e o Beyt’in yerinde… “İbrahim’i yerleştirmiştik.” Tabi İbrahim (a.s)ın eşi Hacer annemiz ve oğlu İsmail (a.s) oraya yerleşmiş, İbrahim (a.s) esasen Filistin’de; arada sırada gidip geliyordu. Ama İsmail (a.s) ile birlikte Kâbe-i Şerif’in duvarlarını yükseltmiş ve ortaya çıkarmışlardı Kâbeyi.

“en lâ tuşrik bî şey’a” “Bana hiçbir şeyi ortak koşma.” Bu emir İbrahim (a.s)a verilen bir emirdir. Şimdi bize kalacak olsa, deriz ki ya koskoca Peygambere Allaha ortak koşma denir mi? Hatta birçokları şöyle söylerler, canım burada hitap her ne kadar İbrahim (a.s)a gibi gözükse de bizedir derler. Hayır, hiç de öyle değil. Hitap İbrahim (a.s)adır. Biz neden sorumluysak bütün peygamberlerde ondan sorumludurlar.

Tabi bu şuradan kaynaklanıyor; bizim akait kitaplarına bakarsanız, o kitaplarda peygamberlere ismet sıfatı verilir. Yani peygamberler masumdurlar. Yani korunmuşturlar. Allah tarafından korunmuşturlar. E tabi Allah tarafından korunduğuna inandığınız zaman bu tip emirlerin bir anlamı kalmaz. İlginç olan da şudur; bunlar Kur’an-ı Kerimin açık emirleridir, peygamberlerin korunduğuna dair de hiçbir ayet ya da hadis yoktur. Korunmadığını açıkça gösteren ayetler vardır.

Çok ilginç, insanlar kendi din büyüklerini kutsallaştırmak için önlerinde en büyük engel olarak peygamberleri görüyorlar. Dolayısıyla önce peygamberler kutsallaştırılacak, yani insanüstü varlıklar haline getirecekler ki, kendi kutsallaştırmak istedikleri kişilere yer açılsın. Ve bu maalesef bizim güvenilir kitaplarımızda bile bolca vardır bu tip şeyler. Ama delili yoktur. Yani bunu, mesela burada çok sayıda ilahiyat talebesi var, kafalarının bir kenarına sıkı bir şekilde not etmeleri lazım. Peygamberler masumdur diyen hocalarına, hocam lütfen bize bunun delilini gösterir misiniz diye sormaları gerekir.

Cenab-ı Hak İbrahim (a.s)a diyor ki: “İbrahim’i o Beyt’in yerine yerleştirmiştik. Bana hiç bir şeyi ortak koşma, Beytimi burada tavaf edenler, burada ikamet edenler, rükû ve secde yapanlar için…” Ya da “… burada ibadete duranlar, rükû ve secde yapanlar için temiz yap.” diye emretmiştir. (Hac 26).

“Ve ezzin fîn nâsi bil hacci” “Ve insanlar içerisinde haccı ilan et.”,  “ye’tûke ricâlen ve alâ kulli dâmir” “Onlar sana yaya gelirler ve yorgun develer üzerinde gelirler.”, “ye’tîne min kulli feccin amîk.” Ve “Uzak yollardan gelirler.” (Hac 27).

“Li yeşhedû menâfia lehum.” Bu gelmelerinin sebebi şudur, “Kendileri için yararlı olan şeyleri gözleri ile görsünler.”, “ve yezkurusmallâhi fî eyyâmin ma’lûmât” “Ve belli günlerde Allahın adını ansınlar.”, “alâ mâ rezakahum min behîmetil en’âm.” “En’am denen hayvanlardan Allahın onlara rızık olarak verdiği…” Yani koyun, keçi, sığır, deve cinsinden olan “… hayvanların üzerine Allahın adını ansınlar.”, “fe kulû minhâ” Allahın adıyla kestikten “Sonra onlardan yiyin.”,  “ve at’ımul bâisel fakîr.” “Ve onu yoksul ve fakir durumda olana da yedirin.” (Hac 28).

Şimdi, işte burada kurbanla ilgili emir var. Hacca çağır, gelsin burada menfaatlerini görsünler. Tabi hacla ilgili konuşurken birkaç şey de ondan bahsetmek gerekiyor. Hac ayları vardır, “El haccu eşhurun ma’lûmât.” “Hac belli aylardadır.” diyor Allah-u Teâlâ (Bakara 197). Bu Ramazanın bitimiyle başlar, Ramazan ayının bitimiyle Hac Ayları başlar. Şevval, Zilkade, Zilhicce. Üç ay. Bunlar Hac Ayları.

Şimdi, bu Hac Ayları; bunlardan ikisi ve onu takip eden Muharrem aynı zamanda Haram Aylardır. Yani insanların dokunulmaz olduğu, kavganın daha da fazla günah haline geldiği aylardır. Şimdi, bu aylarda öteden beri pazarlar kurulur, insanlar gelir alışveriş yapar, haclarını da yapar giderler. Şimdi, “Li yeşhedû menâfia lehum.” “Kendileri için menfaatlere şahit olsunlar.” ifadesinden, hem manevi menfaat anlaşılır hem de maddi menfaat anlaşılır.

Şimdi, üç ay hac ayı, arkasından dördüncü ay da haram ayı; dört ay. Dört aylık bir süre içerisinde insanlar dünyanın birçok yerinden oraya mallarını getirebilirler, orada çok büyük bir pazar kurulabilir. Hacca gidenler bilir, mesela Cidde ile Mekke arasında büyük bir düzlük var. Dünyanın en büyük pazarını orada kurabilirsiniz. Hem insanlar gider orada ticaret yaparlar, hem maddi menfaat elde ederler, hem de mümin olanlar orada haclarını yapar umrelerini yapar geri gelirler. Yani menfaat sadece manevi değil maddi menfaatler de olur.

Ha, bunun birinci kısmı, maddi menfaat kısmı Peygamber efendimizin Mekke’yi fethetmesinden önce de oluyordu. Panayırlar kuruluyordu hac mevsiminde. Fakat ondan sonra ne kadar devam etti o konuda benim bir bilgim yok ama şimdi artık böyle uluslar arası pazarların, fuarların olduğuna şahit olmuyoruz. Mesela şimdi, Türkiye’de pazar kurulur; pazarlar vardır, semt pazarları vardır. Bu pazarlar Araplardaki o panayırların bir devamıdır.

Hatta belki bir araştırılsa bu fuarcılığın temeli o Mekke’deki bu olaya dayanıyor olabilir, olmalıdır. Şöyle bir araştırın, pazarlara bir bakın, bugün pazarlardaki hâkim renk Araplardır. Yani bugün öyledir bakın pazarlara. Hala Arapların, yani Türkiye’deki Arap unsurun, mesela Siirtliler çoğunluktadır. Görürsünüz, çünkü oradan gelmiştir.

Bundan şunu söylemek istiyorum; bu ayetlerde üç ay gibi bir zamanın hac ayları olması, arkasından gelen dördüncü ayın haram ayı olması ve mesela bir başka ayeti kerimede de, hatta birkaç ayette de bu menfaatlerden bahsediliyor. Bunlara bizim kafa yormamız gerekir. Bunu bu kadarla iktifa ederek geçelim. Çünkü asıl konu kaybolur diye korkuyorum.

Şimdi, burada diyor ki Allah-u Teâlâ: “Allahın adını belli günlerde onlara rızık olarak vermiş olduğu hayvanlar üzerine ansınlar.” Şimdi, besmeleyle kesilmesi şart olan hayvan Allah rızası için kurban edilen hayvandır. Yani Kur’an-ı Kerime baktığınız zaman bunu açık ve net olarak görürsünüz. Mekkeli müşrikler hayvanları üçe ayırıyorlardı. Bunun da detayına girmeyeceğim; sadece zihninizde, kulağınızda bir bilgi olsun diye. İleride belki detaylarına gireriz. Çünkü ana konu kaçar diye korkuyorum.

Hayvanlarını üçe ayırırlar. Bir, putlarına kesmiş olduğu hayvanlar; Allahın adını onun üzerine anmazlardı. Yani “ve en’âmun lâ yezkurûnesmallâhi aleyhaftirâen aleyh.” “Allaha iftira ederek onun üzerine besmele çekmezlerdi.” (En’am 138). Hani diyorlardı ki, buna besmele çekilmez. Bir grup hayvanları da Allah için ayırıyorlardı. Allah adına kurban ediyorlardı Mekke’de. Çünkü İbrahim (a.s)ın soyundan gelen insanlar bunlar. Onların üzerine besmele çekiyorlardı. Yani Mekkeli müşrikler.

Onun için Allah-u Teâlâ Müslümanları uyarıyor. “Ve mâ lekum ellâ te’kulû mimmâ zukiresmullâhi aleyhi ve kad fassale lekum mâ harreme aleykum.” “Size ne oluyor da üzerine Allahın adı anılmış olanlardan yemiyorsunuz ki? Allah size neyi haram kıldığını açıkça bildirmiştir.” (En’am 119).

Bir de yemek için kestikleri hayvanlar vardı. İşte, Allahın bize yasak ettiği hayvan putlar için kesilen ve özellikle Allahtan başkasının adı anılan hayvanlardır. Yani burada bir takım karıştırmalar var. Gerçi bundan bir bir buçuk ay önce yaptığımız bir sohbette bundan biraz daha detaylı bilgi vermiştik. Bu hususta bir arkadaşımız doktora yapıyor. İnşallah o doktorası biterse güzel şeyler ortaya çıkacak.

Şimdi, diyor ki Allah-u Teâlâ: … “Belli günlerde Allahın size rızık olarak vermiş olduğu en’am’ın üzerine Allahın adını anasınız diye.” Bakın! Allahın adını anasınız, belli günlerde, Allahın size rızık olarak verdiği hayvanlar üzerine. Şimdi, esas olan Allah adına kesiyorsunuz. Bismillah, yani Allahın Adıyla kesiyorsunuz, Bismillahi Allahu Ekber diye. Belli günlerde. Mesela işte hac günleri. Kurban hangi günler kesiliyor hacda biliyor musunuz? Bayramın birinci günü, ikinci günü, üçüncü günü. Bazı mezheplere göre de dördüncü günü. O kadar.

Peki biz hangi günler kesiyoruz? Yani hacca gitmeyenler? Yine bayramın birinci, ikinci, üçüncü günü; Şafii Mezhebine göre dördüncü günü de kesiliyor. Günde bir değişiklik yok. yani bu ayeti kerimede belirtilen malûm günlerde diyor. Ha burada size şunu da söyleyeyim, yani yeri gelmişken söyleyelim; bazı kimseler kalkıyor,  efendim hac ayları belli, “El haccu eşhurun ma’lûmât” demiş Allah-u Teâlâ. Bu üç ay içerisinde hangi gün gidersen haccını yapar gelirsin.

Hatta Mekke’de bazı arkadaşlar söylüyorlar, falanca adam gelmişti. Bizi bir Arafat’a çıkar dedi. E çıkarayım dedim. Zannettim ki turistik ziyaret için çıkmak istiyorlar. E tamam gidip geliriz, yarın bir araba bulurum. Yok, gidip gelmek değil biz orada vakfe yapacağız. Ne vakfesi? Ne vakfesi kardeşim? Arafat’ta vakfeye daha çok var. Yok işte, hac üç ay içerisinde hepsi oluyor, sen anlamazsın falan. Cık, şimdi bu tip şeyleri söyleyenler çıkıyor. Bazı insanlar da yanlış şeyler söylemekten çok hoşlanıyorlar.

Şimdi, bir ayeti kerimeyi buldun mu tamam. Hâlbuki ayetler… Her bir ayetin bağlamını diğer ayet sınırlar ya da açıklar. Şimdi, bakın orada hac ayları diyor; daha sonra bir başka yerde “Eyyâmen ma’dûdât” “Sayılı günler” diyor. Burada da “fî eyyâmin ma’lûmât” “Belli günler” “Bilinen günler” diyor. Aydan güne geliyor. O günler de işte dört gün. Yani baştan ayla başlıyor ama tabi ki öyle olacak. Burada büyük bir ticari hareketlilik olacak, insanlar uzaktan yakından mallarını getirip satacaklar. Ya da mal getirip satma olmasa bile, bugünkü gibi olsa bile, ta dünyanın neresinden insanlar kalkıp gelecek; böyle bir günde iki günde olur mu? Bu işin bir başı sonu, epeyce bir zaman dilimi içerisinde olması lazım.

Enes Hoca: (anlaşılmıyor)

Ha tabi, öbür ayetin… Doğru, onu da şey yapıyorsun. Doğru söyledin onu. Şeyden sonra, yani hac belli aylardadır diye anlattıktan sonra Allah-u Teâlâ, daha sonraki ayette diyor ki, onun devamı olan ayette diyor ki: “Summe efîdû min haysu efâdan nâsu vestagfirûllâh.” “Sonra Arafat’tan insanların sel gibi aktığı yerden akın.” diyor. (Bakara 199). E şimdi sel gibi akmak üç ay içerisinde olsa, insanlar istediği gün gidecek olurlarsa sel gibi nasıl akacaklar? Hâlbuki burada o akmayı tek bir güne indiriyor ayet. Yani Arafat’tan inişi.

Şimdi, ayetler arası ilişkiler son derece önemlidir. Ama siz bu ilişkileri kopardınız mı, istediğiniz tarafa götürebilirsiniz. Bu şuna benziyor; siz ağacın dalını koparın, o dalı istediğiniz tarafa götürürsünüz. Koparmazsanız götürebilir misiniz? Ağacın bulunduğu yerden bir tarafa götüremezsiniz koparmadığınız dalı. Biraz bu tarafa çekersiniz, bıraktığınız zaman gene aynı yerine gelir. Ama istediğiniz tarafa götüremezsizin.

Onun için, ayetler arası ilişkileri koparın, ayete istediğiniz manayı verebilirsiniz. Zaten bütün hataların kaynağı da budur. Ve şeyde belirtilen de odur. “fe emmâllezîne fî kulûbihim zeygun fe yettebiûne mâ teşâbehe minhu” (Âli İmrân 7). Kalbinde kayma olanlar böyle insanlara benzer görülen… Ve hakikaten bakıyorsunuz ki haklı, hac belli aylardadır diyor. Ayete de açıp bakıyorsunuz. E şimdi siz âlim değilsiniz ki, ayetler arası ilişkileri bilemezsiniz. Son derece mantıklı geliyor size. Ve işte, Kur’ansa Kur’an diyor. Sizi oradan alıyor başka tarafa götürüyor.

Şimdi, ondan sonra şeye geçiyoruz. Çünkü bu ayetleri sırayla gitmeyeceğiz konumuz hac olmadığı için. 34. ayete bir bakalım. Yani aynı yerde. Öbür sayfasında hemen. “Ve li kulli ummetin cealnâ menseken li yezkurûsmallâhi alâ mâ razakahum min behîmetil en’âm.” “Her ümmet için bir mensek oluşturduk. Böyle yaptık ki, Allahın adını Allahın onlara verdiği behîmetil en’âm…” yani en’am hayvanları yani koyun, keçi, deve, sığır hayvanları “… üzerine…” Allahın adını “…ansınlar.”

Şimdi, mensek ne demek? Mensek Arapçada üç anlam ifade eden bir kalıptır. Mefaal kalıbı. İsm-i zaman, ism-i mekân, mastar mîmî. O nüsük de daha sonra gelecek, hem hac aylarında yapılan ibadet için kullanılıyor, hem kurban kesmek için kullanılıyor. Mensek de kurban anlamına alındığı zaman ki, zaten ayetin devamında kurban demek olduğu açık. Elinizdeki meallerde de öyle yazıyor. Hepsinde de öyle yazar, doğrudur.

Ama burada üç mana var. Bir, kurban kesme zamanı. İki, kurban kesme mekânı. Üç, kurban ya da kurban kesmek. Şimdi, “Her ümmet için bir mensek oluşturduk.” Şimdi biz kendimize bakalım. Bizim bir kurban kesme zamanımız var mı? Ne zaman? Kurban Bayramı diye adını koyduğumuz bayram günleri. Bir de kestiğimiz kurban var değil mi? Ondan sonra bir de kurban kesme yerimiz de var mı bizim? Neresi? Arafat değil. Harem sınırları. Mina’da biz kurbanı kesiyoruz ama Mina olduğu için kesmiyoruz, Harem sınırları dâhilinde olduğu için orada kesiyoruz. Tabi.

Şimdi, Harem derken ne kastettiğimiz Kâbe-i Şerif ve çevresinde İbrahim (a.s)ın çizdiği sınırlardır oralar. Yani sınırlarını o belirlemiş. Peygamberimiz onu devam ettirmiş, yeni bir şey yaptığı yok. Onun için bizde kurban kesme yeri sadece Harem çevresidir. Kurban kesme zamanı bayramın bir, iki, üç, işte Şafii Mezhebine göre dördüncü günü de dâhildir.

Şimdi, zaman dediğimizde işi kurban kesme zamanıyla ele alırsak ki ayeti kerimede o şekilde anlamaya hiçbir mani yok, o zaman bu bütün dünyayı kapsar değil mi? O zaman çünkü bayramım birinci günü sadece Mekke’ye has değil ki. Aynı günü biz de yaşıyoruz. Ama kurban kesme zamanı dediğiniz zaman o daralır tabi.

O zaman bir de burada bir soru ortaya çıkar. Acaba buradaki mensek kelimesi kurban mekânı olmasın? Olabilir. Sadece kurban mekânı manasına olursa artık Mekke’nin dışında hiçbir kurban kesilemez demektir. O zaman bunu Peygamberimize danışmamız gerekiyor. İşte orada Peygamberimizin açıklaması çok önemli. Bakıyoruz ki Peygamberimiz (s.a.v) Medine’de, Medine’ye vardığı zaman, gelen rivayetlere göre her sene mutlaka Kurban Bayramı günleri kurban kesmiş.

O zaman demek ki kurban zamanı diye de anlaşılabiliyor bu ayeti kerime. Değil mi? Zaman dediğinizde çünkü Medine Mekke’deki Harem sınırlarının çok dışında. Aşağı yukarı dört yüz elli kilometre kadar bir uzaklık var. Öyleyse bu bizde de olur. Dolayısıyla biz Kurban Bayramı günlerinde dünyanın her tarafında Müslümanlar olarak kurban kesiyoruz. Allah-u Teala’nın bize vermiş olduğu nimetlere… Koyun, keçi, sığır, deve, bunların üzerine Allahın adını anarak Allah için kurban kesiyoruz.

“fe ilâhukum ilâhun vâhid.” “Hepinizin ilahı bir tek ilahtır.” Dolayısıyla Hıristiyan’ın ilahı da aynı, Yahudi’ninki de aynı, hepsi de aynı. Şimdi, dünyanın nesrine giderseniz gidin Allah-u Teâlâ her bölgeye peygamber göndermiş değil mi? Öyle demiyor mu Cenab-ı Hak? “Hiçbir topluluk yoktur ki onun geçmişinde bir uyarıcı olmasın.” (Fâtır 24) Şimdi, dolayısıyla her tarafta bu kurban ibadeti olabilir.

Fakat olay… renk değiştiriyor. İnsanların Allaha yakın bildiği kişiler daha sonra Cenab-ı Hakkın özellikleriyle anılmaya başlanıyor ve insanlar onlara da kurban kesmeye başlıyorlar. İşte orada sapıtma oluyor. Sonra peygamberler geliyor bu yanlış inançları düzeltiyorlar. Dolayısıyla dünyanın her tarafında bu tip şeyler olur.

Hadisenin bu tarafını bilmeyenler, mesela bizde Sümerler üzerine çalışma yapan bir hanım araştırmacı, bu Hıristiyanlığın, Yahudiliğin, Müslümanlığın kaynağının Sümerlere dayandığını iddia ediyor. Ya öyle bir şey yok. Yani Sümerlere peygamber gönderen kimse, işte en son peygamberi gönderen de o. Sen orada en son peygamberde olan bir takım emir ve yasakları bulduysan, bu oraya dayanmıyor; oraya gelen peygamberle bu peygamberin dayandığı Allaha dayanıyor. Dolayısıyla kaynak aynı, değişen bir şey yok.

Bak işte burada da Allah-u Teâlâ ne diyor? “Ve li kulli ummetin cealnâ menseken” “Her ümmet için kurban kesme zamanı ve mekânı oluşturduk.” Her toplum için bu var. “Allahın kendilerine vermiş olduğu hayvanlar üzerine Allahın adını anmaları için.” “fe ilâhukum ilâhun vâhid.” “Sizin ilahınız bir tek ilahtır.”, “fe lehû eslimû” “Siz Ona teslim olun.”, “ve beşşiril muhbitîn.” “Muhbitlere müjde ver.”

Bu muhbit kim? Allah açıkladığı için kelimenin manasını Ondan dinleyelim; “Ellezîne izâ zukirallâhu vecilet kulûbuhum.” “Bunlar öyle kimselerdir ki, Allahın adı anıldığı zaman kalpleri ürperir.”, “vas sâbirîne alâ mâ esâbehum.” “Başlarına gelen sıkıntılara karşı sabırlı olurlar.” Çünkü bu dünya imtihan yeridir, her şey gelir insanın başına. “vel mukîmis salâh.” “Ve namazlarını ayakta tutarlar.” Yani sürekli kılarlar. “ve mimmâ razaknâhum yunfikûn.” “Kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden de harcarlar.”

“Vel budne cealnâhâ lekum min şeâirillâh.” Şimdi, budun… Bu elimdeki meallerde dikkat ederseniz hepsi… Ha bende o bedeneler demiş, ha gövdeli hayvanlar demiş. Tamam bu fena bir meal değil. Büyükbaş hayvan deniyor. Şimdi, bedene kelimesini Araplar daha çok deve için kullanıyorlar. Ama aslında beden, el budun, el bedene vücudunun iriliğinden dolayı söyleniyor.

Dolayısıyla burada yukarıdan beri hep behîmetil en’âm behîmetil en’âm geldiğine göre buradan şu manayı anlamak bana daha uygun geliyor. Yani bu kesilen hayvanların bir de şöyle göze gelir olması lazım. Şimdi, sen yiyeceksin, fakir fukaraya yedireceksin; bir eti olsun değil mi? E Allah için veriyorsun. Onun için, “vel budne” bedenli, yani şöyle iri yapılı ya da işte semiz, toplu hayvanlar.

İşte onları “cealnâhâ lekum” “Onları sizin için oluşturduk.”  “min şeâirillâhi.” “Allahın şeairinden.” Bu şeair, şiar kelimesinin çoğulu. Şiar, bugün biz simge diyoruz. Mesela şimdi, ha benim yakamda yokmuş; İstanbul Üniversite’sinin rozetini burada takıyorum. Bu rozeti gören insan ne diyor? Ha bu İstanbul Üniversite’sinde galiba diyor. Hemen şey yapıyor. Biriniz kendi mesleğinizinkini takıyorsunuz. Böyle simge, işaret. Yani gördüğünüz zaman arkasından size bir şeyler hatırlatıyor.

İşte, sakallı bir adamı görüyorsunuz, bakıyorsunuz ha bu Müslüman bir adam galiba diyorsunuz. Başörtülü bir hanımı görüyorsunuz bu Müslüman bir hanım diyorsunuz. E şimdi, o simgeden dolayı çok rahatsız olan var biliyorsunuz. Şimdi, bunlar işte dini simgelerle çıkıyorsunuz karşımıza, bizi etkiliyorsunuz, bizi rahatsız ediyorsunuz falan diyorlar. İşte o başörtüsü de bir simge gerçekten. Neyin simgesi? Bir hanımın Müslüman olduğunun simgesi.

E canım işte, olmadığı zaman Müslüman değil mi? Tabi insanlar her türlü düşünceyi saptırabilirler. Bu konuda kimsenin engel olması mümkün değil. Yani şimdi, bir insan yakasına rozetini takmadığı zaman oradan dışlanmış olmuyor. Ama o güzel bir simgedir. Şimdi, bazı insanlar kimliklerini ortaya koymaktan kaçarlar. Bu çok kötü bir şey. Bakarsın ki, anlaşılmaması için çeşitli oyunların içerisine girer. Aman beni anlamasınlar. Hayır kardeşim, ben neysem oyum. Benim kimliğim bu. Benim kimliğim bu niye gizleyecekmişim? Ha, bir Müslüman hanımın kimliğini gösterecek olan en güzel şey de örtüsüdür.

Mesela işte İstanbul Üniversit esi’nde öğretim üyesiyim biliyorsunuz. Sakalımı kesmek için… Teklifler geldi, yazılar falan geldi, bir şeyler oldu. Sonra birisi bana dedi ki, sakalını kesmezsen profesör olamazsın dedi. Bunu aklından çıkar dedi. Ben de dedim ki yahu, o da yönetimden birisiydi, dedim yahu kardeşim siz hiç benim profesör olmak istediğimi duydunuz mu? Ben böyle bir işaret verdim mi size dedim. Yani böyle bir şey hissettiniz mi benden? Yok dedi. Daha niye bunu bana söylüyorsunuz dedim. Ha ne oldu? Cenab-ı Hak lütfetti hamdolsun.

Şimdi, niye peki niye kesmedin diye bana soruyorlar. Yahu kardeşim bu benim kimliğim. Ben gizlemiyorum. Beni bu şekilde kabul ediyorsanız edersiniz, etmiyorsanız zaten etmezsiniz o sizin bileceğiniz iş. İşte bu bir şiardır. Yani ayette belirtilen şiardır. Bu benim kimliğim. Ben buyum. Ben kendimi gizlemiyorum ki. Ha, başkalarına da bir şey demiyorum. Yani bana soranlar var, kesebilir miyim diye soranlara da kes diyoruz, ayrı bir konu.

Ama bu kimliği taşıyabilmek çok önemlidir. Hiç basit değildir. Efendim şekilcilik o kadar önemli mi diyorlardı bana. Önemli değilse niye karışıyorsunuz sakalıma diyordum. Madem önemli değil niye karışıyorsunuz? Yani onların dediği gibi olursa önemli değil, onların demediği gibi olursa önemli olmuş oluyor.

Şimdi, bu şiarı anlatmak için bunları söyledim. Burada diyor ki Allah-u Teâlâ: “O bedeneyi de Allahın şearinden kıldık sizin için.” Nedir? Allaha kul olduğunuzu gösteriyorsunuz. Çünkü insanların birçoğu hayvanlara tapıyor. Hayvanları kutsallaştırıyor. Hayvanlara ilahi güçler veriyor. Mesela boğa, boğayı bilirsiniz, boğa kültü vardır. Yani boğanın tanrılaştırılması olayı vardır.

İsrail Oğulları’na Musa (a.s) Allah size bir bakara kesmenizi emrediyor dediği zaman, onlar, bir tek koskoca İsrail Oğulları, firavunlar kaybolmuş, onların bütün mallarına konmuşlar, çok zengin hale gelmişler ama bir tek boğayı kesmek istemiyorlar. Onlara son derece zor geliyor. Kesmemek için her türlü bahaneyi ortaya atıyorlar. Sebep ne? Çünkü çocukluklarından beri kalkmışlar firavun ve hanedanı boğaya tapıyor, onun tanrı olduğu şeyi zihinlerine kazınmış.

Hani zar zor nihayet kesiyorlar. Ama onu kestikleri an boğanın tanrı olamayacağını kavramış oldular. Demek ki boğa tanrı değilmiş. Tevrat’ı okursanız, Tevrat’ta bu konuda çok sayıda ifade bulursunuz. İşte Kur’an-ı Kerimde de Tevrat’taki o hususları bize anlatan çok sayıda ayetler var. Zaten Kur’an-ı Kerimin en büyük suresinin adı Bakara.

Bakara’yı inek diye tercüme ederler. Bakara inek değil. Bakara sığır demektir. Erkeğine de dişisine de söylenir. Onun erkek olduğu ayetlerden anlaşılıyor. Diyor ki ayette Allah, öyle bir bakara ki tarla sulamamış ve sürmemiş. E şimdi, tarlayı sulama sürme işi ineğin işi mi yoksa öküzün işi mi? Öküzün işidir. Ama bunu yapmamışsa henüz öküz de değil boğadır. Bunu yapabilecek kabiliyettedir ama yapmamış.

Şimdi, anlamak için ayetleri dikkatle okumak lazım. Öyle alelusul okursanız hiçbir şey anlamazsınız. Çok dikkatli okumak lazım. Tabi o bir boğayı kestiniz mi boğanın tanrılığı öldü gitti işte. Bugün siz Hindulara bir tane inek kestirin bakayım. Kestirebilirler mi Yusuf Bey? Mümkün değil. Yusuf Bey Hindistan’da ömrünün büyük bir kısmını orada geçirmiştir. Hiç mümkün değil.

Dolayısıyla bu şey, hayvanların tanrılaştırılması olayı Müslümanlarda yoktur. Çünkü hayvanı kesiyorsunuz. Kestiğiniz hayvanı nasıl tanrı şey yaparsınız? Bakın Mekke’de de yok. Mekke’de de hayvanlara tapma yok. Çünkü İbrahim (a.s)ın soyundan gelen insanlar, kurban kesiyorlar, kestiklerine taparlar mı? Onlar da başka şekle çevirmişler işi, putlarına Allahın kızları diyorlar. Melek adı veriyor, melek kabul ediyorlar putlarını. O şekilde putlaştırıyorlar.

İnsan kendini Allahın yolundan ayırmak istediği zaman sebep çoktur. Bu veya şu şekilde insan şirke sebep bulabilir. Onun için şey de, efendim kurban bayramı et bayramıdır falan gibi şeyler yanlış. Tabi ki et vardır, tabi ki fakir fukara et yiyecektir o doğru ama işin esası o değil. O hayvanı keseceksin ve kanı akacak. Peki bunu nereden çıkarıyorsun? Şimdiye kadar okuduğum ayetler hep bunu söylüyor. Şimdi şu okuyacağım ayette onu söylüyor bakın!

“Vel budne cealnâhâ lekum…” “O iri yapılı o hayvanları sizin için Allahın şeâirinden kıldık.” Yani onu gördünüz mü, hemen Cenab-ı Hakkın dini ve ibadet akla geliyor. Onun için o kurbanlık koyunları, o kurbanlık şeyleri süslemek çok sevap çok güzel bir şeydir. Çünkü onu gören hemen kurbanı hatırlayacaktır. Mesela ben çocukluğumda o bizim mahallede dolaştırırlardı. O kadar hoşuma giderdi ki, biz de çocuklar olarak peşine takılırdık.

O koyunları güzel güzel süslerler. Boynuzlarına süsler takarlar falan. Böyle iri yapılı şeyler. Çok güzel olurdu. Dolaştırırlardı mahallede. Biz hiç yapmadık. Yani rahmetli babam buna hiç önem vermezdi. Hâlbuki yapsaydık daha iyi olurdu. Evet. Başkalarına hevesleniyorduk, özeniyorduk. Çok güzel bir şeymiş. Buna Araplar taklit diyorlar. Yani klâde, yani bir şeyin boynuna gerdanlık takmak manasına ifade ediyorlar onu. Şimdi, onu gördüğünüz zaman tamam, Allaha ibadet için hazırlanmış bir hayvan; ne kadar güzel bir şey.

“fezkurûsmallâhi aleyhâ savâff.” “Sıra sıra dizildikleri zaman Allahın ismini bunların üzerine anın.” Bismillahi Allahu Ekber diyeceksiniz. Peki buraya kadar da gene kesme anlaşılmadı diyebilirsiniz. “fe izâ vecebet cunûbuhâ” “Yanları üzerine düştükleri zaman” Ne zaman öyle olur? Artık kendini bırakır. Kesersiniz, bir ara bir çırpınır, kanı akar, sonra bakarsınız ki artık hareketsiz hale gelmiş.

İşte o zaman, “fe kulû minhâ” “Siz ondan yiyin.” Peki, şimdi şuraya dikkat edin. Biz zekât veriyoruz değil mi? Verdiğimiz zekâttan yiyebilir miyiz? Yiyemeyiz. Mesela fitre veriyoruz, sadaka-i fıtır dediğimiz; yiyebiliyor muyuz? Sadaka veriyoruz yok. O zaman Allah ondan yiyin diyor. O zaman demek ki bunda esas olan hayvanın kesilmesi.

Efendim kesilme nasıl ibadet olur? Bir hayvanın kanını akıtacaksınız böyle ibadet mi olur? İbadet zaten sebebini sormadan yapılan şeydir. Kulluk gereği yapılır. Ama burada sebebini anlıyorsun çok rahat bir şekilde. Bir kere Allah için fedakârlık yapıyorsun bir. Az önce anlattığım gibi insanların birçoğu hayvana tapıyorlar. Buna karşı tavır koymuş oluyorsun kesin bir şekilde. Bu da farklı bir ibadet. Bir de Kurban Bayramı gerçek manada da bir bayram oluyor. Ayrıca. Çünkü devamı var ayetin.

“Siz yiyin” diyor. Yiyoruz. “ve at’ımûl kânia” “Kâniye de yedirin”, “vel mu’terr.” “Mu’ter kişiye de yedirin.” Şimdi, kâni ve mu’ter, bakayım bizim meal nasıl anlam vermiş ona. Kanaatliye ve isteyene yedirin diyor. Şimdi burada kanaatli ve isteyen değil de, yani mana şöyle daha, gerçi yanlış bir mana değil o verilen mana. Ama tam doğrusu şöyle. Bakıyorsunuz kişinin tavrından fakir olduğunu anlamıyorsunuz. Yani fakirliğini gizleyebiliyor. Bu kâni. Mu’ter ise gizleyemiyor.

Bunu, şeye baktım müfredata, uyuzlu adama benzetiyor. Diyor ki şimdi, uyuzlu adam diyor ne kadar zorlasa da mutlaka bir tarafını kaşıyacak. Yani bu adamın kaşındığını anlarsınız. İşte mu’ter de fakirliği anlaşılan bir adam. Yani kendini gizlemiyor. Hiç istemese bile kendini gizleyemiyor. Fakirliği belli. Ama öbürü, öbürünün fakir olduğunu anlamayabiliyorsunuz.

Şimdi, anlamayabilirsiniz dendiği zaman bu çok geniş bir şey olması lazım. Onu o zaman öyle kimselere vereceksiniz ki, yani onlara da yedirebilmek için, onurları zedelenmesin diye; zengin de yiyecek, fakir de yiyecek. Peygamberimiz de bu açıklamayı yapmış. Siz yiyin, eşinize dostunuza yedirin, fakir fukaraya yedirin. Şimdi, böyle olunca tam anlamıyla bir bayram oluyor.

Şimdi, sadece fakir fukara yese, hayvanları kessek biz uzaktan şöyle bakarız, ya taze et de keşke birisi verse de yesek. Cık. Yani fakire de veriyorsun, zengine de veriyorsun, sen de yiyorsun; ama daha çok fukaraya veriyorsun. Yani birçok anlamı içinde barındıran bir ibadet. “kezâlike sahharnâhâ lekum” “İşte böylece onları sizin hizmetinize verdik.”,  “leallekum teşkurûn.” “Belki şükredersiniz.”

Şimdi, burada ayeti kerimeleri okuduk. Hepimiz de gördük ki bütün ümmetlerde kurban kesme ibadeti varmış. Şimdi, zamanla biliyorsunuz dine hurafeler giriyor ve birçok şeyi değiştirebiliyorlar. Bugün insanların mensup olduğu dini inançlardan en büyüklerinden birisi Hıristiyanlık. Biz çok iyi biliyoruz ki, Pavlus Hıristiyanlığı değiştirmiş, bozmuş. Bunu kendileri de biliyor, kendileri de kitaplarında yazıyor. Ama Pavlus’un arkasından da ayrılamıyorlar.

Dolayısıyla sonradan gelen bozulmalarla birçok hükümler değiştirilmiş olabilir. Hac ibadetinde de İbrahim (a.s)ın koymuş olduğu, öğretmiş olduğu şekliyle hac ibadetinde de bir takım eksiltmeler yapmışlardı Araplar. Mesela Mekkeliler kendilerini kutsal saydıkları için Arafat’a çıkmıyorlardı. Diyorlardı ki, biz Arafat’a çıkarsak Arafat’ı kutsamış oluruz. Yani kendilerine o kadar çok değer veriyorlar ki, kendileri Arafat’a değer verirse Arafat çok değerlenir. Oraya gidersek, orada ibadet yaparsak Arafat kutsanır. Hâlbuki Mekke dışında bir başka yer kutsal olmamalı demişler.

Şimdi, böylece bir takım eksiltmeler yapmışlar. Allah-u Teâlâ Peygamber (s.av)e emir vermiş, “Haccı ve umreyi Allah için tamamlayın” diye (Bakara 196). Peygamberimiz de bu eksiklikleri tamamlamış, “Hac ibadetlerini benden öğreniniz” demiş. Böylece bugünkü şekliyle Mekkelilerin koydukları o değişiklikler ortadan kaldırılmış.

Bu sebeple, mesela bazı toplumlarda bugün kurban ibadeti olmayabilir. Ben mesela Hıristiyanların kurban kestiklerini bilmiyorum. Bileniniz var mı? Yok değil mi? Yani ben öyle bir şey hiç duymadım. Evet, hatırlamıyorum da. Hâlbuki mesela Yahudilerde var. Yahudilerde kurban var. Yahya kaç çeşit kurbanları vardı?

Yahya Şenol: 6-7 çeşit kurbanları var. Yalnız bu… (anlaşılmıyor)

Evet. Kitaplarında 6-7 çeşit kurbanları var. Ama fiilen bugün onlar da yapmıyorlar değil mi? Fiilen yapmıyorlar ama en azından kitaplarında var. Bir de şu var, Hıristiyanlar Tevrat’taki hükümlerle de yükümlüdürler. Onları yerine getirmeleri de lazım. Bu sebeple onlar Tevratla İncili birleştirerek Kitab-ı Mukaddes diye kitap oluşturmuşlardır. Tevratla İncili birleştirenler Hıristiyanlardır, Yahudiler değil. Fakat Tevrat’ta bulunan kurban kesme emrini yerine getirmiyorlar. Şimdi bu ayrı bir konu. Yani verilen bir emri yerine getirmemiş olmaları o emrin yokluğunu göstermez.

“Len yenâlellâhe luhûmuhâ ve lâ dimâuhâ” “Bu kesilen kurbanların ne etleri ne kanları Allaha ulaşır.” Ha, demin sohbetimizin son kısmını tekrarlayarak devam edelim. Kurban Bayramı’nda esas olan Allaha kulluktur. Hayvan kesilmesidir esas olan. İşte onun ayetlerini de hep beraber okuduk. Dolayısıyla bir insan tonlarca eti fakir fukaraya dağıtsa ama o kurban kesme günlerinde kurbanını kesmese, bu kişi kurban kesme ibadetini yapmış olmaz. Kurbanını kesse, hayvanı kesiyor orada bıraksa, kimseye de yedirmese, kendisi de yemese vazifesini yapmış olur. Çünkü okuduğumuz ayetlerde esas konu, o günlerde o hayvanların üzerine Allahın adını anarak o hayvanları kesmektir. İşin ana noktası o.

Onun için fıkıh kitaplarında şunu görürsünüz, kurbanda esas olan irake-i demdir derler. Yani hayvanın kanının akıtılmasıdır. Dolayısıyla hayvanı kesmeden olduğu gibi fukaraya bağışlasanız bu kurban olmaz. Onu mutlaka keseceksiniz. Çünkü ibadet nasıl emredilmişse öyle yapılır. Onun üzerine ilave ya da noksanlıklar olmaz.

Kurban Bayramı günlerinde bir kurbanlık aldınız da kesmediyseniz, o günler geçtikten sonra artık kesemezsiniz. Niye? Çünkü yukarıda okuduk ya, kurban kesme zamanı çıktı artık. “Allahın adını malum günlerde o hayvanların üzerine anasınız diye” diyor. Malum günler çıkınca artık o ibadet zamanı geçmiş olur. Onun için Hanefi Mezhebi’nde, o hayvan alınmışsa olduğu gibi bir fakire bağışlanır. Alınmamışsa, ortalama bir hayvanın bedeli fakire bağışlanır.

“Len yenâlellâhe luhûmuhâ ve lâ dimâuhâ” “Allaha bu hayvanların ne eti ulaşır ne kanı.” Allaha ulaşan nedir? “ve lâkin yenâluhut takvâ minkum” “Allaha ulaşan sizden yana olan bir takvadır.” Takva kelimesinin sözlük anlamı neydi? Korunma. Yani sizin korunmanız Cenab-ı Hakka ulaşır. İnsanın korunması gereken ana konu ne? Şirkten korunma değil mi? Asıl konu şirkten korunmadır. İşte Allah için kurbanı kesen kişi de o kesme sırasında Cenab-ı Hakka kulluğun doruk noktasına ulaşıyor. Allahtan başkası orada asla düşünülmüyor. İşte orada kendisini şirkten koruduğunu yapmış olduğu eylemle gösteriyor.

“Len yenâlellâhe luhûmuhâ” “Allaha bu hayvanların ne eti ulaşacaktır…”, Hâşâ Allahın böyle bir şeye ihtiyacı yok. “ve lâ dimâuhâ” “… ne de kanları.” Bazıları tutar kurbanın kanından alınlarına sürerler. Sakın böyle bir şey yapmayın, yapanlara da engel olun. Çünkü o kanın hiçbir değeri yoktur. O kan necistir. Yani pisliktir. Alnınıza sürdüyseniz derhal yıkamanız gerekir. Yani bunların her birisi yanlış davranışlardır. Bunlara dikkat etmek lazım.

“kezâlike sahharahâ lekum” “Allah işte bu hayvanları sizin emrinize vermiştir.”, “li tukebbirûllâhe alâ mâ hedâkum” “Allah-u Teala’nın size bu yolu göstermesi sebebiyle Cenab-ı Hakkın büyüklüğünü kavrayasınız ve ona tekbir getiresiniz” Mesela biz orada Allahu Ekber Allahu Ekber diye tekbir getiririz. Bismillahi Allahu Ekber diye hayvanı keseriz.

Bir de bayram günleri bir başka tekbir daha getiriyoruz. Neydi o? Teşrık tekbirleri. Teşrık ne biliyor musunuz? Bazıları buna teşrik diyor. Teşrik, ortak yapma manasına, gerçi o kalıp pek kullanılmıyor, ben rastlamadım kullanıldığına da. Teşrik diye hiç rastladınız mı kullanıldığına, kaf ile. Ben hiç rastlamadım ama gene de insan. Siz rastladınız mı Abdullah Bey? Hiç rastlamadım öyle bir kalıba.

Ama yani en azından ke ile telaffuz etmek zihinleri bozar. O kaftır, teşrık. Teşrıkdır. Teşrık, şeraka… Ne demek? Yarıldı, doğdu. Teşrık da doğuş tekbirleri demektir. Şimdi şunu şöyle… İnşallah yanlış aklımda kalmadı. Kaynağını da şu anda net olarak hatırlamıyorum. Ama şimdi belki Servet veya Enes Hoca ya da sizden birisi hatırlar. Ben şimdi hatırlatayım.

Biliyorsunuz İbrahim (a.s) gördüğü bir rüya üzerine oğlu İsmail (a.s)a onu kesmesi gerektiğini hissettiriyor. Diyor ki, oğlum diyor ben bir rüya gördüm, orada seni kesiyordum diyor. O da diyor ki, babacığım sana ne emrediliyorsa onu yap. Göreceksin benim sabırlı olduğumu diyor. Ben buna katlanırım diyor. İbrahim (a.s), bu Sâffât suresindeydi değil mi?

Sâffât 102. Sâffât 37. sure. İsmail (a.s) babasıyla çalışabilecek bir çağa geliyor. Tam işte yetişecek bir noktada yani. Delikanlılık çağına gelmiş. O zaman diyor ki, oğlum diyor ben rüyada görüyorum ki seni kesiyorum. Tek oğul. Başka çocuğu yok. Bak bakalım ne dersin diyor. O da diyor ki, babacığım sana emrediliyorsa onu yap. Göreceksin ki inşallah ben sabırlılardan olacağım.

İkisi birlikte Allaha teslim oluyor ve İbrahim (a.s) oğlunu alnı üzerine yatırıyor, bıçağı çekecek. Oradan Cenab-ı Hak diyor ki: “İbrahim diye ona seslendik.” (Sâffât 104). Şimdi, bu olayı anlatanlar diyorlar ki, Cebrail (a.s) işte bir koçla geliyordu; İbrahim yatırmış, ben yetişmeden bıçağı çeker diye gökyüzünden bağırıyor. İşte, Allahu Ekber Allahu Ekber diye bağırıyor. O sıra İbrahim (a.s) kafayı kaldırıyor yukarıya, La İlahae İllallahu Vallahu Ekber diyor. O zamana kadar Cebrail (a.s) getiriyor.

İşte, ayeti kerimede “Sen rüyanı tasdik ettin.” Yani rüyana uygun bir davranış gösterdin. “Biz iyi davranış gösterenlere böyle mükâfat veririz.” (Sâffât 105). “Bu apaçık bir imtihandır.” (106). Yıpratıcı bir imtihandır. “Büyük bir kurbanlığı ona fidye yaptık.” (107). Yani o büyük kurbanlığı İsmail’in yerine getirdik, İsmail’in yerine o kesildi. İşte o şey yapınca Allahu Ekber ve Lillahil Hamd diyorlar. Yani o şey kurtulunca, İsmail (a.s)ın kesilmesi.

Böyle bir rivayet okudum. Hatırlıyor musunuz? Hatırlayan var mı? Ha, sen nerede okudun Şerafettin?

Şerafettin: Nerede okuduğumu hatırlamıyorum da…

Ben de işte, ben de… (gülüşmeler) Nerede okuduğunu hatırladıysan söyle. Yoksa ben de bir yerde okuduğumu hatırlıyorum. Fakat şimdi burada anlatmamın sebebi şu, ayeti kerimenin yapısına uygun düşüyor. Ondan dolayı. Sen mi okudun? Yok, neyse. Neyse… İşte, bayram günleri teşrık tekbirleri, teşrık doğuş işte. Hani o anda Cebrail’in doğmasını oraya şey yapıyorlar. Söylüyorlar ki, mantıklı geliyor.

Bayramdan bir gün önce… Evet güzel bir soru gelmiş. Ender Bey’den. Bayram günü… Şey Bayram akşamı… Şey arife günü sabah namazından başlanıyor, bayramın dördüncü günü ikindiye kadar. Her namazdan sonra. Yirmi üç vakit ediyor. Allahu Ekber Allahu Ekber, yani farzından sonra. Allahu Ekber Allahu Ekber La İlahe İllallahu Vallahu Ekber Allahu Ekber ve Lillahil Hamd diye okuyoruz. İşte bunlara da teşrık tekbirleri deniyor.

Şimdi Ender Bey’in sorusunu okuyarak devam edelim. Tam yerinde ve zamanında bir soru olduğu için. Diyor ki: “Anlattıklarınızdan kurbanın farz olduğu kanaatine vardık…” Dur bakalım, öyle o kadar da acele etmeyin yani. “… Bazı hocalar sünnet, bazıları vacip, bazıları da farz diyor. Canlı yayında olduğunuz için kesin neticeyi söyler misiniz?”

Şimdi buraya kadar anlattık. Şimdi anlatmadıklarımı anlatacağım. Tam o noktadayken soruyu sormuş oldunuz. Peygamber (s.a.v) sürekli kurban kesmiş. Fakat yalnız kendisi kesiyor sahih rivayetlerde. Birisinde iki tane kesiyor; bu Muhammed için; ikincisini de bütün Müslümanlar için kesiyor. İşte, Peygamber efendimiz zamanında her aileden her fert kesmiyor kurbanı. Bir aileden, işte o ailenin reisi durumunda olan kişi kesiyor, diğerleri için de kâfi geliyor.

Şimdi, Ender Bey! Farz ibadet. Şimdi, sen namaz kıldığın zaman eşin ve çocukların için de geçerli oluyor mu? Eh demek ki oradan şey etti yani. En azından farz-ı ayın değil diyeceksiniz. Yani her bir fertle ilgili değil.

Ondan sonra, şimdi Hanefiler… Ha kurban kesmek mutlaka önemli. Ama onu söyleyeyim. Mesela Müslümanlar her sene mutlaka kurban kesiyorlar. O ayeti kerimede kurban kesme zamanı, kurban kesme mekânı dedik değil mi? Kurban kesme mekânı olarak senenin her gününde harem çevresinde kurban kesiliyor bir kere. Mekân olduğu için orada senenin belli zamanlarıyla sınırlı değil orası. İşte umreye gidenler de kurban keserler. Senenin her günü kesilir. Şimdi, Müslümanlar kesiyorlar kurban.

Ama, yani bu görev yerine geliyor. Şimdi, farz-ı kifâyelerde de, mesela cenaze namazı, bir tek kişi namazı kılsa herkes için geçerli. Eğer bu sadece öyle olsaydı Mekke’de kurban kesenler bizim hepimiz için kesmiş olurlardı. Yani bizi görevden kurtarmış olurlardı. Yani böyle… Peygamber (s.av) bir de insanlara mutlaka kurban keseceksiniz de dememiş. Bir hadisi şerif rivayet edilir İbni Mâce’de ve Ahmet bin Hanbel’de geçen. Ki her kurban bayramında bizim hatipler o hadisi okurlar.

men vecede saaten felem yuzahhi fela yakrubenne musallana” “Kim bir imkân bulur da kurban kesmezse bizim namazgâhımıza yaklaşmasın” diye. Bu tabi çok ağır bir ifade. İmkânın var, kurban kesmedin, namazgâha gelme. Cık, Allah Allah, camiye gelme diyor. Bu çok ağır bir ifade. Bundan dolayı işte Hanefiler vacip demişler. Ama bu hadisin rivayet zincirinde problem var. Bu hadis Peygamber efendimize kadar ulaşmıyor sahih görülen şeye göre. Ebu Hureyre’de kalıyor. O bakımdan diğer mezhep imamları bu hadisi almamışlar, onunla amel etmemişlerdir.

Bir de “İnnâ a’taynâkel kevser. Fe salli li rabbike venhar. İnne şânieke huvel ebter.” ayeti kerimesi delil olarak getiriliyor. İşte “fe salli li rabbik” “Rabin için namaz kıl.” “venhar”, venhar kurban kes olarak, tamam, anlaşılabilir. Yani büyükbaş hayvanlar için kullanılır venhar kelimesi. (sağ eli sol el üstünde göbekte bağlıyor) Ama namazda elini şöyle bağla manasına da gelir. Dolayısıyla illa da kurban kes ya da Kurban Bayramı’nda kurban kes manasında değil, mesela Arafat’tan indiği gün sabah namazını kıl, Mina’da da kurban kes manasına da anlaşılabilir.

Dolayısıyla bu ayette kurbanı farz kılacak kadar açık ve net değil. Farz görevi olması için açık ve net olması lazım. Şimdi, Peygamber (s.a.v)den bir hadis rivayet edilir. “Yâ eyyuhennâs alâ ehli kulli beytin uhdiyetun fi kulli âmin ve atîretun.” diye. Ey insanlar! Her yıl her aileye bir uhdiye, Kurban Bayramı kurbanı; bir de atire, yani Recebiye dedikleri, eskiden Recep ayında kesilen bir kurban gerekir diyor.

Daha sonra bu hadisi şerifle ilgili de bir de şöyle var. “Sizden kim kurban kesmek isterse, Zilhicce ayının on gününde tırnaklarını kesmesin ve saçlarını, bıyıklarını kesmesin” demiş Peygamber efendimiz. Kurban kesmek isterse ifadesinden bu işin vacip olmadığını diğer üç mezhep çıkarmışlar. Sonuç şu, kurban mutlaka kesilmeli. Ama bir evden… Yani Peygamberimiz zamanındaki uygulama da öyle sahabe zamanındaki uygulama da öyle.

Mesela Hz. Ali’den gelen bir rivayet var, Hz. Ebu Bekir’den gelen rivayet var. Bunlar bazen özellikle kurban kesmezlermiş ki insanlar bunu farz zannetmesinler Ender Bey gibi. Tamam mı? Bunu farz zannetmesinler. Şimdi, bu farz değil ama, yani en azından farzı ayın kesin olarak değil. Olsa olsa farzı kifâye olur Hanefilerin anladığı gibi. Ama daha güçlü olan, bütün delilleri ortaya koyduğumuz zaman daha güçlü olan sünneti müekkede olmasıdır.

Yani mutlaka kesenler olmalı. Bu sünnet, yani bu adet, bu gelenek. Bu sünnet de oldukça güçlü bir sünnet. Yani çok güçlü bir sünnet. Ki vacip demeleri Hanefilerin hiç de hafife alınacak bir şey değil. Yani delillere baktığımız zaman gerçekten Hanefileri daha güçlü görüyoruz. Yani Ender Bey’in anlayışı yanlış değil.

Ama Peygamber efendimizin uygulaması ile Hanefiler arasında ciddi bir problem var, o da şu; Hanefiler gücü yeten herkesin kurban kesmesini vacip kılarlar. Hâlbuki Peygamberimizden gelen uygulamada bu yok. Bir aileden birisinin kesmesini yeterli görüyor. Ha, başkalarının da kesmesi çok güzel, o olur, olmaz değil. O da gayet güzel bir şey. Mesela Hanbelî Mezhebi diyor ki, bir ailenin bütün fertleri için bir büyükbaş hayvan yeter diyor. Kaç kişi olurlarsa olsunlar.

Yani sonuç şu, kurban belki vacip kabul edilebilir, yani farz diye kabul edilebilir Hanefi şeyinde. Ama bu farzı ayın değil, gücü yeten ailelerden bir tek kişinin kesmiş olması yeter. En güçlü olanı sünneti müekkede ama, o sünneti müekkede diyip de kesmemek de olmaz. Bir çok insanlar sünnetleri yapmıyorlar. Çünkü bu şiardır. Deliller farzı kuvvetlendiriyor. Biz gene Hanefilerin görüşünü esas alalım. Vacip olma görüşünü. Ondan sonra, her aileden bir ferdin de kurban kesmesinin yeterli olduğunu kabul edelim. Çünkü Peygamber efendimizden gelen uygulama böyledir.

Şimdi burada bir soru kalıyor, o da şu; gücü yetme ne demektir? Peygamber efendimizin gücü yetmeyle ilgili bir tarifi yok. Ama Hanefilerde geleneksel bir tanımlama vardır. Onlar şöyle derler, işte zekâtla ilgili yapmış oldukları tarifi kurbanla ilgili yaparlar. Ama bazı farklar ortaya koyarlar. Yani insanların temel ihtiyaçları dışında yirmi miskal altın, yani seksen beş gram altın değerinde fazla bir malı varsa bu kişi kurban kesmelidir derler.

E öyle olunca da bazen… Mesela yirmi miskal altın tamam ama yüz dirhem gümüş de bunun yanında söylenilir. Çoğu zaman bugün iki yüz dirhem gümüşle koyun falan alamazsınız. Çünkü gümüşün değeri ciddi manada düşmüştür. Dolayısıyla Peygamber efendimizin böyle bir tanımlaması da yok. O zaman gücü yetme işini her bölgenin şartlarına göre ayarlamak lazım. Bir insan bakacak, benim gücüm yetiyorsa ki yeteceğinin farkındadır; yani Allahtan bir şeyi gizlememiz mümkün değil, gücüm yetiyorsa keseceğim.

Ve kestiğimiz zamanda hayvanın iyisini, böyle toplu halde olanını, güzel olanını seçmeliyiz. Bir hadisi şerifte de şöyle var, gerçi o hadisin sıhhati konusunda bir takım sözler söyleniyor; Peygamber efendimiz Hz. Fatıma’ya demiş ki, Fatıma, işte kurbanının başında ol, onun ilk kanı yere düştüğü zaman bütün günahların affedilir diye. Tabi çok güzel müjdeler var gerçekten. Çok iyi bir ibadet bu. Çok güzel bir ibadet.

Ve bir de burada ayetlerde hep fakirlerin korunmasından bahsediliyor. Kendimiz tabi tadalım ondan, yiyelim, yememizi yasaklayacak hiçbir şey yok. Ama daha çoğunu fakirlere verirsek daha uygun bir davranış içerisinde olmuş oluruz.

Burada bir iki tane daha soru var. Şimdi sorular faslı başlamış oldu. Önce yazılı olarak sorulan… Kurbanla ilgili mi soracaksın?

Mustafa Bey: Kurbanla ilgili.

Tamam o zaman. (elindeki soruları gösteriyor) Bunlar kurbanla ilgili değil. Söyle.

Mustafa Bey: Hocam, evin beyi, hanımı veya çocuğu hangisi keserse daha iyi? Veyahut da…

Şimdi, ailenin reisi kimse o. Ailede…

(gülüşmeler)

Bir katılımcı: Mustafa değil ama Hocam.

Yok, Mustafa ailenin reisidir. Öyledir öyle. Ailede geçimi sağlayan asıl kişiyle alakalı uygulamalar. Buyur.

Bir katılımcı: Hocam, daha önce bir soru sormuştum hatırlıyor musunuz? Bu derste cevaplayacağınızı söylemiştiniz.

E hatırlarsan hatırlarım. Hatırlatırsan.

Katılımcı: Birkaç arkadaş böyle toplanıp da, beşer onar milyon toplayarak kurban kessek kurban olur mu diye…

Ha birkaç kişi beşer onar milyon toplayarak kurban kesersek kurban olur mu? İşte bu uygulama yok Peygamber efendimizde. Böyle bir şey yok yani. Gücü yetene kurban var. Buyurun hocam.

Bir katılımcı: Hocam gücü yeteni nasıl belirleyeceğiz? Şimdi insanlar kısıtlı imkânlara sahipler ama tatil yapmak için para bulabiliyorlar ama ibadete geldiği zaman çeşitli kaçamaklar olabiliyor. Orada ölçüyü nasıl koyacağız? İkinci soru, kredi kartıyla kurban alarak taksitle kurban kesilebilir mi?

Evet, tamam. İki tane soru üst üste. Şimdi, gücü yeten meselesi, biz insanlara gücü yeten diyeceğiz tabi. Çünkü Peygamber efendimiz böyle bir tanımlama yapmamış. İnsanlar kaçarsa kaçacak, bu bir ibadet. Yani ibadette zorlama olmaz ki. Herkes namaz kılacak diye Kur’an-ı Kerim ısrarla söylüyor. Değil mi? Hatta diyor ki, “Eğer korkarsanız yürüyerek namaz kılın.” diyor. Ya da bir vasıtaya binili olduğunuz zaman namaz kılın. Ama namazı asla kazaya bırakmayın diyor. Namazın kazaya kalmaması için Cenab-ı Hak bütün emirleri verdiği halde insanlar ne durumda?

Bu bir ibadet. Çünkü sonucuna kendi katlanacak. Benim buna gücüm yetmiyor diyebilecek. Çünkü bizim burada zorlamamız olmaz. Ve hiç kimsenin iç işlerini bizim bilmemiz de mümkün değil. Mesela ben hiç unutmuyorum, rahmetli babam Erzurum’da işte tüccar bir insandı. Herkes beni zengin biliyordu. Hâlbuki işleri bozuldu. İstanbul’a geldim, burs almak için gittim, etrafta millet homurdanıyor. Böyle bana duyuruyorlar, zenginler de burs alırsa falan… Cık, hâlbuki hiç beş kuruş paramız yok. Kimseye anlatamıyorsun ki.

Üniversite’nin açılışında işte, buraya zenginler çocuklarını göndermez; bir tane var Abdülaziz Bayındır. Hâlbuki orada bir şey yapsalar benden daha zor durumda olan belki de yoktur. İnsanların… O günler öyleydi ama kimseye diyemiyordun. Biz de tamam diyorduk ne yapalım. Fakülte bitene kadar gene en zengin bildiler. Ama halbuki hiçbir şey yoktu.

Şimdi, ben bunları Allaha şükür ki yaşadım. Çok şükür. Cenab-ı Hakkın büyük bir lütfu. Şimdi, bilemiyorsunuz insanların gerçek durumunun ne olduğunu. Dışarıdan siz kendi kendinize bir karar veriyorsunuz ama o işin iç yüzü belli olmuyor. Ha, bu bir ibadet. Kişiye biz anlatacağız. Yapmazsa yapmaz ne yapalım? Yaparsa yapar. Sevabı da kendinin günahı da kendinin.

Kredi kartıyla kurban. Kredi kartıyla aldığınız zaman zamanında ödeyeceğinizden eminseniz olur. Ama kredi kartıyla zamanında ödeyememe riski varsa bunlar biliyorsunuz hemen faize giriyor, bu olmaz. Taksitle olur mu? Taksitle olabilir. Biz her türlü alışverişimizi yapıyoruz. Yani imkânı olmak demek şu anda nakit parası olmak demek değil. Tamam, veresiye alırsın, ödeyecek gücün varsa sonra ödersin. Onda bir problem yok.

Söyle Hatice.

Hatice Hanım: Şimdi, bu son zamanlarda Pakistan…  demek istiyorum Hocam. Kurban paralarını kesiyorlar… topluyor. Bu toplananlardan da hayvanlar alınıyor kesiliyor. Fakat kesilen hayvanların etleri büyük tüccara satılıyor. Kasap oluyor (biliyor)sunuz (?). Bu alınan para Pakistan’a gönderiliyor. … caiz mi?..

Evet. Şimdi, hayvanları alıyorlar kesiyorlar, etini bir kasaba satıyorlar, parasını da Pakistan’a gönderiyorlar. Duymuş muydun Enes Hoca bunu sen? (gülüşmeler). Şimdi, bu hoş bir şey değil tabi. Ben buna şahsen olmaz diyemiyorum şahsen. Çünkü kurbanı almış ve kesmişler. Ama kestikten sonra hayvanın eti satılmaz. Onu satmak için ne yapacaklar? Bir fakire verecekler. Fakire diyecekler ki al bunu sen sat. Tamam, o alıp sattı mı o para o fakirin olacak.

Bakın, yani kurban eti satılamaz. Kurbanın derisi satılmaz. Dolayısıyla o yapmış oldukları yanlış. Yani o kabul edilebilecek bir şey değil. E fakire verdikten sonra fakire sattırmak da olmaz. Ama şunu yaparlarsa, giderler oraya, hayvanı alırlar keserler, oradaki fakir fukaraya dağıtırlarsa olur. Bunu yapmayacaklarsa hiç bu işe girmesinler.

Bir katılımcı: Parasını gönderse olmaz mı?

Parasını gönderdikleri zaman olmaz. Para olmaz. Bakın okuduk, hayvan kesilmesi lazım. Ve hayvanın o günlerde kesilmesi lazım. Başka günde kesilirse olmaz. Bunu kesin sağlayabilirlerse yapılır, yoksa olmaz. Ve bu konuda güveniniz yoksa onlara başka şekilde yardım yapın kurbanınızı burada kesin. Güveniyorsanız, yani oraya gidecek, orada hayvan kesilecek, fukaraya dağıtılacak diye inanıyorsanız verirsiniz.

Şimdi burada bir soru var. “Ölülere kurban kesip sevabını bağışlamak, ölülere Kur’an okuyup sevabını bağışlamak, ölülere nafile namaz kılıp sevabını bağışlamak”

Şimdi, Kur’an-ı Kerimde şu var; “Rabbenagfirlî ve li vâlideyye…” Şeyde vardı değil mi? İbrahim (a.s) ile ilgili. Bir dakika “Rabbenagfirlî ve li vâlideyye ve lil mu’minîne yevme yekûmul hisâb.” Tam bu ifadelerleydi değil mi? Şimdi, “Yarabbi beni affeyle..” İbrâhîm 41, tamam. 14. sure 41. ayet. “Yarabbi beni affeyle, annemi babamı affeyle ve bütün müminleri hesap gününde affeyle.” diye dua ederiz. Cenab-ı Hak bu duayı bize emrediyor. Biz bu duayı zaten her namazımızda yapıyoruz. Bakın hep anamıza babamıza dua ediyoruz.

Peygamber (s.a.v)in bir hadisi vardır tam bu ayeti kerimeyi açıklayan. İnsan öldüğü zaman ameli kesilir. Yani artık işi biter. Öldün bitti. Çünkü sen yapacaksın bir şey ki senin defterine kaydedilsin. Üç kişi hariç. Bir, kendisine dua eden iyi bir evlat. Bak, kendisine dua eden… Gerçi bu üçüncü sırada zikrediliyor ama ben konu ile alakalı olduğu için başa aldım. Kendine dua eden iyi bir evlat. Evlat insanın eseridir zaten değil mi? Gene kendi yaptığından alıyorsun. Evlat…

E bunun amel defterine kaydedilir dua edildikçe işte. Hepimiz namazımızda, Yarabbi anamı babamı affet diye zaten duayı yapıyoruz. Yani o bize öğretilmiş. Her namazımızda duayı yapıyoruz.

İkincisi, kendisinden yararlanılan bir ilim bırakan kişi. E o ilmi kim şey yapmış? Bu şahıs. Şimdi, ilim öyle bir şey ki, şimdi buraya bir bardak su getirildi, (içer) içiyorum, biraz sonra bitiyor; ilim kullandıkça bitmez artar. İlim adamı o ilmi çalışmayı yaparken para kazanamaz. Ama öyle bir şey kazanır ki, yani miras malları gibi… Mesela dünyanın en zengin adamı olursunuz, öldüğünüz gün malın sahibi artık siz değilsiniz, sizin soyunuzdan gelenlerindir. Ama ilminizin sahibi sizsiniz. Falan adam böyle demişti derler devamlı değil mi? Dolayısıyla işte bunun faydası devam ediyor. Bak gene kendi amelinden.

Üçüncüsü de sadaka-i cariye denen şey. Yani insanların yararlanabileceği iş yapmışsınız. Bir şey yapmışsınız, ağaç olur, bir şeyler olur. Mesela bir insanı yetiştirmişsiniz, o da sizin sadaka-i cariyenizdir. Bir adam yetiştirmişsinizdir. Yani hayırlı bir şey yapmışsınızdır toplum  yararına. Allah rızası için. Ne olursa olsun. Bunun sınırı çok geniş. En çok neye ihtiyaç varsa o. O da sizin ameliniz olduğu için devam eder durur.

Şimdi, Allah-u Teâlâ Necm suresi, yani 53. surenin 39. ayetinde… Bak şöyle bir açarsanız lütfen. 53. sure. Bunun 39. ayeti. 53 değilmiş ya 54. sureymiş. 53… Niye bende… Burada yanlışlık var ha. Ben de yanlış. 528. sayfa tamam.

“Ve en leyse lil insâni illâ mâ seâ.” Hatta bunu yukarısından okuyalım. Bak, “E fe re’eytellezî tevellâ.” “Sen o yüz çevireni görmedin mi?”, “Ve a’tâ kalîlen ve ekdâ.” “Birazcık vermiş ondan sonra dayatıyor.” Cık, olmaz diyor. “E indehu ilmul gaybi fe huve yerâ.” “Gayb bilgisi kendi yanında mı?” Görüyor mu? İlerisinde yapacağı şeyler mi var? “Em lem yunebbe’” “Yoksa kendisine bildirilmedi mi?” “bimâ fî suhufi mûsâ. Ve ibrâhîmellezî veffâ.” “Musanın sahifelerinde ve İbrahimin sahifelerinde ki kendisine yüklenen görevleri tam yapmış olan bunlar bildirilmedi mi?”

Nedir o? “Ellâ teziru vâziretun vizre uhrâ.” “Hiç kimse kimsenin yükünü taşımaz.” Birçokları der ki, sen şu şeyi yap günahın vebali benim boynuma. Kardeşim tamam ben yaparım, o günahı ben çekerim, sen de beni o günaha sürüklemenin cezasını çekersin. İkimiz de gideriz. Sen benim boynuma demekle benim üzerimden alamazsın ki. Kimse kimsenin yükünü çekmez.

“Ve en leyse lil insâni” “İnsanın kendisinin değildir.”  “illâ mâ seâ.” “Sadece kendi yaptığı.” Yani kişinin kendi gayretiyle ortaya koyduğu dışındaki hiçbir şey kendinin değildir. “Ve enne sa’yehu sevfe yurâ.” “Onun çalışması yakında gösterilecektir.”Görülecektir. Yapmış olduğu yakında ortaya çıkacaktır.

E şimdi böyle olunca başkası adına yapacağımız şeylerden ne çıkar? Gayet açık. Şimdi bir başka ayet daha okuyalım. 17. sure. İsrâ suresi. Onun 19. ayeti. Bak diyor ki burada: “Ve men erâdel âhırete ve saâ lehâ sa’yehâ.” “Kim ahireti ister, onun için de gayret gösterirse…” Bak burada sai kelimesi geçti, sai.  Öbüründe de sai kelimesi geçti Arapça bilenler için. “Ve en leyse lil insâni illâ mâ seâ.” Burada da “ve saâ lehâ sa’yehâ.” Yani kişinin kendi sai ve gayretinden başkası kendinin değildir.

Burada da diyor ki, kim ahireti ister onun için gayret gösterirse… “ve huve mu’minun” ve inaçlı olarak bu gayreti gösterecek. Ölende böyle bir şey olur mu? Ölmüş kişi bunu yapabilir mi? “fe ulâike kâne sa’yuhum meşkûrâ.” “İşte bunların çalışmaları teşekküre değer.”

Şimdi, dolayısıyla bunlar işin esası. Bunları yazan kitaplar var. Yani işte, ölü için kurban kesilir, ölülere Kur’an okunup sevabı bağışlanır, nafile namaz kılınıp sevabı bağışlanır diye yazan kitaplar var. O kitaplar şunu söylüyor, umulur ki Allah kabul eder. Bu bir ümit. E peki Allah yarın ahirette dese ki, burada açık açık ayetler varken sen bu ümidi nereden buldun? Ne cevap verilecek?

Bir başka soru daha.

Bir katılımcı: Hocam peki Haşir suresi geçen hafta işlediğimiz ayet, 10. ayet, iman eden geçmiş kardeşlerimize dua ediyorlar “Vellezîne câû min ba’dihim yekûlûne rabbenâgfir lenâ ve li ihvâninellezîne sebekûnâ…”

Tamam, iyi, çok güzel söyledin. Onun cevabını verdik ama bir daha okuyalım. Haşir suresi, geçen hafta okuduğumuz 59. sure 10. ayet. Bakın şimdi, bu şeyin başında ne dedim? Biz her namazımızda “Rabbenagfirlî ve li vâlideyye ve lil mu’minîne yevme yekûmul hisâb.” diyoruz. “Yarabbi beni affet, anamı babamı ve bütün müminleri.” Bütün müminleri derken, Adem (a.s)dan bugüne gelen tüm müminler bu işin içine girer.

Onların bağışlanması için dua zaten ediyoruz. Ama buradaki dua değil. Burada ibadeti yapıyorsun. Kurban kesiyorsan kendin için keseceksin. Kur’an okuyorsan kendin için okuyacaksın. Ondan sonra nafile namaz kılıyorsan ya da farz neyse, kendin için kılıyorsun. Ama burada ne diyor Allah?  “Vellezîne câû min ba’dihim”. Bu Müslümanlardan sonra gelenler, yani bu Medinede’ki Müslümanlar … anlatıyorduk. Geçen haftaki dersten hatırlarsınız.

“yekûlûne” “Şöyle derler” “rabbenâgfir lenâ” “Yarabbi bizi bağışla.” Biz her duamızda “Rabbenagfirlî” diyoruz değil mi? “Rabbenagfirlî” diyoruz. “Yarabbi beni bağışla.” “ve li ihvâninellezîne sebekûnâ bil îmân” “İmanla bizden önce gelip geçmiş kardeşlerimizi bağışla.” Bu da “ve lil mu’minîne” demektir. Yarabbi bizi ve o müminleri bağışla.

Tamam. “ve lâ tec’al fî kulûbinâ gıllen lillezîne âmenû” “Müminler içinde kalbimizde bir kin bırakma.” Şimdi bu da aynen az önce söylediğimizi takviye etmiş oldu.  “inneke raûfun rahîm.” “Çünkü sen rauf ve rahimsin.” Çok şefkatlisin ve çok ikram sahibisin.

Şimdi, bir soru daha var burada. “Zekât mükellefiyim. Yüzde otuzu peşin olmak üzere iki yıl taksitle dükkân aldım. Peşin verilen yüzde otuz paraya zekât vermem gerekir mi?”

Şimdi, dükkânı satmak için almak var. Bu herhalde belli ki kullanmak için almış değil mi? Kim bu soruyu soran? Ha kendin için aldın değil mi dükkânı? Kendin için aldıysan o dükkâna zaten zekât yok. Yüzde otuzunu peşin verdin ya, kalan yüzde yetmişini borç sayacaksın, zekâtından düşeceksin onu. Tamam mı? Bak kârlı çıktın (gülüşmeler).

Yani şimdi diyelim ki yüz milyara aldın o dükkânı, otuz milyarını verdin, yetmiş milyar borcun kaldı. Gerçi artık bundan sonra artık milyar konuşmayacağız değil mi? Alıştıralım kendimizi. O milyarlar bitti. Yüz bin liraya aldın, otuz bin lirasını peşin verdin, yetmiş bin lira borcun kaldı. Şimdi yetmiş bin lira da fazla paran var. O yetmişi o yetmişten düşersin zekâtın yok demektir. Tamam mı? Yani o borcun olduğu için. Sen kendin için almışsın dükkânı. Ama satmak için alırsan o ayrı. O zaman ticaret malı sayarsın, onu diğer mallarına eklersin, borcunu düşer artanını zekât olarak verirsin.

Tamam, böylece sorular da bitmiş oldu. Haftaya… Evet buyurun… Bir dakika bir soru var.

Bir katılımcı: … İbrahim (a.s)ın babası için ettiği duanın salih bir amel olmadığı konusunda uyarı var.

İbrahim (a.s)ın babası için yaptığı ile ilgili uyarı var doğru. Babası müşrikti. Ama İbrahim (a.s) söz verdiği için bu duayı yaptı. Biz müşrik olanlar için dua etmiyoruz tabi.

Tüm Kur'an Sohbetleri
# İçerik Adı Yayınladığı Tarih Görüntülenme
1 İsra Suresi 13-15. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 12 Mart 2024
2 İsra Suresi 9-11. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 27 Şubat 2024
3 İsra Suresi 4-8. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 20 Şubat 2024
4 İsra Suresi 2-3. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 13 Şubat 2024
5 İsra Suresi 1. Ayet | Kur’an Sohbetleri 6 Şubat 2024
6 Nahl Suresi 124-128. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 30 Ocak 2024
7 Nahl Suresi 119-123. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 23 Ocak 2024
8 Nahl Suresi 114-118. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 16 Ocak 2024
9 Nahl Suresi 110-113. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 9 Ocak 2024
10 Nahl Suresi 103-109. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 2 Ocak 2024
11 Nahl Suresi 101-102. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 26 Aralık 2023
12 Nahl Suresi 94-100. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 19 Aralık 2023
13 Nahl Suresi 93. Ayet | Kur’an Sohbetleri 12 Aralık 2023
14 Nahl Suresi 90-93. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 5 Aralık 2023
15 Nahl Suresi 83-89. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 28 Kasım 2023
16 Nahl Suresi 77-82. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 21 Kasım 2023
17 Nahl Suresi 72-76. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 14 Kasım 2023
18 Nahl Suresi 68-71. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 7 Kasım 2023
19 Nahl Suresi 65-67. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 31 Ekim 2023
20 Nahl Suresi 60-64. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 24 Ekim 2023
21 Nahl Suresi 56-59. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 17 Ekim 2023
22 Filistin-İsrail Savaşı | Kur’an Sohbetleri 10 Ekim 2023
23 Nahl Suresi 51-55. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 3 Ekim 2023
24 Nahl Suresi 45-50. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 26 Eylül 2023
25 Nahl Suresi 41-44. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 19 Eylül 2023
26 Nahl Suresi 38-40. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 12 Eylül 2023
27 Nahl Suresi 35-37. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 5 Eylül 2023
28 Nahl Suresi 30-34. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 29 Ağustos 2023
29 Nahl Suresi 24-29. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 22 Ağustos 2023
30 Nahl Suresi 15-23. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 15 Ağustos 2023
31 Nahl Suresi 9-14. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 8 Ağustos 2023
32 Nahl Suresi 5-8. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 1 Ağustos 2023
33 Nahl Suresi 3-4. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 25 Temmuz 2023
34 Nahl Suresi 1-2. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 18 Temmuz 2023
35 Hicr Suresi 88-99. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 11 Temmuz 2023
36 Hicr Suresi 85-87. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 4 Temmuz 2023
37 Hicr Suresi 61-77. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 13 Haziran 2023
38 Hicr Suresi 51-60. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 6 Haziran 2023
39 Hicr Suresi 45-50. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 30 Mayıs 2023
40 Hicr Suresi 43-44. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 23 Mayıs 2023
41 Hicr Suresi 28-42. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 16 Mayıs 2023
42 Hicr Suresi 26-27. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 9 Mayıs 2023
43 Hicr Suresi 19-25. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 2 Mayıs 2023
44 Hicr Suresi 14-18. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 25 Nisan 2023
45 Hicr Suresi 6-13. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 18 Nisan 2023
46 Hicr Suresi 1-5. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 11 Nisan 2023
47 İbrahim Suresi 42-52. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 4 Nisan 2023
48 İbrahim Suresi 35-41. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 28 Mart 2023
49 İbrahim Suresi 28-34. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 21 Mart 2023
50 İbrahim Suresi 22-27. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 14 Mart 2023
51 İbrahim Suresi 18-21. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 7 Mart 2023
52 İbrahim Suresi 9-17. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 28 Şubat 2023
53 İbrahim Suresi 5-8. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 21 Şubat 2023
54 İbrahim Suresi 1-4. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 14 Şubat 2023
55 Rad Suresi 41-43. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 7 Şubat 2023
56 Rad Suresi 38-40. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 31 Ocak 2023
57 Rad Suresi 36-37. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 24 Ocak 2023
58 Rad Suresi 33-36. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 17 Ocak 2023
59 Rad Suresi 30-32. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 10 Ocak 2023
60 Rad Suresi 26-29. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 3 Ocak 2023
61 Rad Suresi 19-25. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 27 Aralık 2022
62 Rad Suresi 17-19. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 20 Aralık 2022
63 Rad Suresi 15-16. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 13 Aralık 2022
64 Rad Suresi 11-14. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 6 Aralık 2022
65 Rad Suresi 6-10. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 29 Kasım 2022
66 Rad Suresi 1-5. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 22 Kasım 2022
67 Yusuf Suresi 105-111. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 15 Kasım 2022
68 Yusuf Suresi 96-104. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 8 Kasım 2022
69 Yusuf Suresi 87-95. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 1 Kasım 2022
70 Yusuf Suresi 77-86. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 25 Ekim 2022
71 Yusuf Suresi 67-76. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 18 Ekim 2022
72 Yusuf Suresi 58-66. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 11 Ekim 2022
73 Yusuf Suresi 43-57. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 4 Ekim 2022
74 Yusuf Suresi 36-42. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 27 Eylül 2022
75 Yusuf Suresi 30-35. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 20 Eylül 2022
76 Yusuf Suresi 23-29. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 13 Eylül 2022
77 Yusuf Suresi 7-22. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 6 Eylül 2022
78 Yusuf Suresi 1-6. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 30 Ağustos 2022
79 Kur’an’da İman Esasları | Kur’an Sohbetleri 23 Ağustos 2022
80 Hud Suresi 118-123. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 16 Ağustos 2022
81 Hud Suresi 116-117. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 9 Ağustos 2022
82 Hud Suresi 114-115. Ayetler – Namazların Birleştirilmesi | Kur’an SohbetleriFgOoOm0a2AkFgOoOm0a2Ak 2 Ağustos 2022
83 Hud Suresi 109-113. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 27 Temmuz 2022
84 Hud Suresi 96-104. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 5 Temmuz 2022
85 Hud Suresi 84-95. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 28 Haziran 2022
86 Hud Suresi 69-83. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 21 Haziran 2022
87 Hud Suresi 61-68. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 14 Haziran 2022
88 Hud Suresi 50-60. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 7 Haziran 2022
89 Hud Suresi 36-49. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 31 Mayıs 2022
90 Hud Suresi 25-35. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 25 Mayıs 2022
91 Hud Suresi 18-24. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 17 Mayıs 2022
92 Hud Suresi 15-17. Ayetler | Kur’an Sohbetleri 11 Mayıs 2022
93 Kur’an Sohbetleri | Hud Suresi 13-14. Ayetler 26 Nisan 2022
94 Kur’an Sohbetleri | Hud Suresi 12. Ayet 20 Nisan 2022
95 Kur’an Sohbetleri | Hud Suresi 8-11. Ayetler 13 Nisan 2022
96 Kur’an Sohbetleri | Hud Suresi 7. Ayet 6 Nisan 2022
97 Kur’an Sohbetleri | Hud Suresi 5-6. Ayetler 30 Mart 2022
98 Kur’an Sohbetleri | Hud Suresi 1-4. Ayetler 23 Mart 2022
99 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 107-109. Ayetler 16 Mart 2022
100 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 101-106. Ayetler 9 Mart 2022
101 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 99-100. Ayetler 2 Mart 2022
102 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 93-98. Ayetler 23 Şubat 2022
103 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 75-86. Ayet 9 Şubat 2022
104 Kur’an Sohbetleri | Yunus 71-74. Ayetler 2 Şubat 2022
105 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 65-70. Ayetler 26 Ocak 2022
106 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 61-64. Ayetler 19 Ocak 2022
107 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 59-60. Ayetler 12 Ocak 2022
108 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 54-58. Ayetler 5 Ocak 2022
109 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 45-53. Ayetler 29 Aralık 2021
110 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 41-44. Ayetler 22 Aralık 2021
111 Kur’an Sohbetleri | Yunus Suresi 38-40. Ayetler 15 Aralık 2021
112 Kur’an Sohbetleri | YUNUS SURESİ 37. AYET 8 Aralık 2021
113 Kur’an Sohbetleri | YUNUS SURESİ 31-36. AYETLER 1 Aralık 2021
114 Kur’an Sohbetleri | YUNUS 26-30. AYETLER 24 Kasım 2021
115 Kur’an Sohbetleri | YUNUS SURESİ 21-25. AYETLER 17 Kasım 2021
116 Kur’an Sohbetleri | YUNUS SURESİ 15-20. AYETLER 10 Kasım 2021
117 Kur’an Sohbetleri | YUNUS SURESİ 7-14. AYETLER 3 Kasım 2021
118 Kur’an Sohbetleri | YUNUS SURESİ 4-6. AYETLER 27 Ekim 2021
119 Kur’an Sohbetleri | YUNUS SURESİ 1-3. AYETLER 20 Ekim 2021
120 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 123-129. AYETLER 13 Ekim 2021
121 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 119-122. AYETLER 5 Ekim 2021
122 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 113-118. AYETLER 28 Eylül 2021
123 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 107-112. AYETLER 21 Eylül 2021
124 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 97-106. AYETLER 15 Eylül 2021
125 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 90-96. AYETLER 8 Eylül 2021
126 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 81-89. AYETLER 31 Ağustos 2021
127 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 74-80. AYETLER 24 Ağustos 2021
128 Kur’an Sohbetleri | SIKINTILAR VE BOLLUKLA İMTİHAN 17 Ağustos 2021
129 Kur’an Sohbetleri | RESUL VE TEBLİĞ 17 Ağustos 2021
130 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 71-73. AYETLER 4 Ağustos 2021
131 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 64-70. AYETLER 27 Temmuz 2021
132 Kur’an Sohbetleri | BÜYÜK GÜNAHLAR 20 Temmuz 2021
133 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 61-63. AYETLER 14 Temmuz 2021
134 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 58-60. AYETLER 6 Temmuz 2021
135 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 53-57. AYETLER 30 Haziran 2021
136 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 43-52. AYETLER 23 Haziran 2021
137 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 38-42. AYETLER 16 Haziran 2021
138 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 36-37. AYETLER 9 Haziran 2021
139 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 34-35. AYETLER 2 Haziran 2021
140 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 32-33. AYETLER 26 Mayıs 2021
141 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 30-31. AYETLER 19 Mayıs 2021
142 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 29. AYET (CİZYE) 12 Mayıs 2021
143 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 28. AYET (Müslüman olmayanlar Mekke’ye giremez mi?) 5 Mayıs 2021
144 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 25-27. AYETLER 28 Nisan 2021
145 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 23-24. AYETLER 21 Nisan 2021
146 Kur’an Sohbetleri | ORUÇ İLE İLGİLİ AYETLER 15 Nisan 2021
147 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 17-22. AYETLER 6 Nisan 2021
148 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 16. AYET 31 Mart 2021
149 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 9-15. AYETLER 24 Mart 2021
150 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 5-8. AYETLER 17 Mart 2021
151 Kur’an Sohbetleri | TEVBE SURESİ 1-5. AYETLER 10 Mart 2021
152 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 72-75. AYETLER 3 Mart 2021
153 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 67-71. AYETLER 25 Şubat 2021
154 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 65-66. AYETLER 17 Şubat 2021
155 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 59-64. AYETLER 10 Şubat 2021
156 Kur’an Sohbetleri | ‬ENFAL SURESİ 52-58. AYETLER 5 Şubat 2021
157 Kur’an Sohbetleri | ‬ENFAL SURESİ 50-51. AYETLER 27 Ocak 2021
158 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 49. AYET 21 Ocak 2021
159 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 45-48. AYETLER 14 Ocak 2021
160 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 41-44. AYETLER 6 Ocak 2021
161 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 35-40. AYETLER 30 Aralık 2020
162 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 31-34. AYETLER 23 Aralık 2020
163 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 28-30. AYETLER 16 Aralık 2020
164 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 17-23. AYETLER 2 Aralık 2020
165 Kur’an Sohbetleri | ‬ENFAL SURESİ 13-16. AYETLER 26 Kasım 2020
166 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 9-12. AYETLER 18 Kasım 2020
167 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 5-8. AYETLER 5 Kasım 2020
168 Kur’an Sohbetleri | ENFAL SURESİ 1-4. AYETLER 29 Ekim 2020
169 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 204-206. AYETLER 22 Ekim 2020
170 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 200-204. AYETLER 15 Ekim 2020
171 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 189-199. AYETLER 8 Ekim 2020
172 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 188. AYET 1 Ekim 2020
173 Kur’an Sohbetleri | SUR’A ÜFLENMESİ 24 Eylül 2020
174 Kur’an Sohbetleri | KUR’AN’DA KIYAMET SAATİ 17 Eylül 2020
175 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 184-186. AYETLER 10 Eylül 2020
176 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 180-183. AYETLER 3 Eylül 2020
177 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 179. AYET VE DEVAMI 28 Ağustos 2020
178 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 175-178. AYETLER 20 Ağustos 2020
179 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 172-174. AYETLER 13 Ağustos 2020
180 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 168-171. AYETLER 5 Ağustos 2020
181 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 163-167. AYETLER 24 Temmuz 2020
182 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 158-162. AYETLER 15 Temmuz 2020
183 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 154-157. AYETLER 8 Temmuz 2020
184 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 138-153. AYETLER 1 Temmuz 2020
185 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 127-137. AYETLER 24 Haziran 2020
186 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 103-126. AYETLER 17 Haziran 2020
187 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 100-102. AYETLER 10 Haziran 2020
188 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 94-99. AYETLER 3 Haziran 2020
189 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 85-93. AYETLER 26 Mayıs 2020
190 Kur’an Sohbetleri | KADİR GECESİ 19 Mayıs 2020
191 Kur’an Sohbetleri | A’RÂF SURESİ 73-78. AYETLER 13 Mayıs 2020
192 Kuran Sohbetleri | A’RAF SURESİ 65-72 ARASI AYETLER 6 Mayıs 2020
193 Kur’an Sohbetleri | NAMAZ VAKİTLERİNİN EVRENSEL ÖLÇÜLERİ 30 Nisan 2020
194 Kur’an Sohbetleri | ORUCA BAŞLAMA VE BİTİŞ VAKİTLERİ 23 Nisan 2020
195 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 59-64. AYETLER 16 Nisan 2020
196 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 57-58. AYETLER 9 Nisan 2020
197 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 53-56. AYETLER 2 Nisan 2020
198 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 52. AYET 26 Mart 2020
199 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 42-51. AYETLER 19 Mart 2020
200 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 37-41. AYETLER 13 Mart 2020
201 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 34-37. AYETLER 5 Mart 2020
202 Kur’an Sohbetleri | ARAF SÛRESİ 31-32. AYETLER 27 Şubat 2020
203 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 29-30. AYETLER 20 Şubat 2020
204 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 26-28. AYETLER 13 Şubat 2020
205 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 10-25. AYETLER 7 Şubat 2020
206 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 4-9. AYETLER 30 Ocak 2020
207 Kur’an Sohbetleri | ARAF SURESİ 1-3. AYETLER 23 Ocak 2020
208 Kur’an Sohbetleri | KUR’AN’A DAİR KURGULAR VE GERÇEKLER 16 Ocak 2020
209 Kur’an Sohbetleri | İSLAM VE TİCARET 10 Ocak 2020
210 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 159-165. AYETLER 3 Ocak 2020
211 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 154-157. AYETLER 26 Aralık 2019
212 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 150-153. AYETLER 19 Aralık 2019
213 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 148-150. AYETLER 12 Aralık 2019
214 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 146-147. AYETLER 6 Aralık 2019
215 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 142-145. AYETLER 28 Kasım 2019
216 Kur’an Sohbetleri | DÜNYA HAYATININ ANLAMI 21 Kasım 2019
217 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 141. AYET 14 Kasım 2019
218 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 136-140. AYETLER 7 Kasım 2019
219 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 133-135. AYETLER 31 Ekim 2019
220 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 128 – 132. AYETLER 24 Ekim 2019
221 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 122 – 127. AYETLER 17 Ekim 2019
222 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 118 – 121. AYETLER 10 Ekim 2019
223 Kur’an Sohbetleri | EN’ÂM SÛRESİ 113-117. AYETLER 3 Ekim 2019
224 KUR’AN SOHBETLERİ | EN’ÂM SÛRESİ 111 VE DEVAMI AYETLER 26 Eylül 2019
225 KUR’AN SOHBETLERİ | EN’ÂM SÛRESİ 108-111. AYETLER 19 Eylül 2019
226 KUR’AN SOHBETLERİ | EN’ÂM SÛRESİ 106-108. AYETLER 12 Eylül 2019
227 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ 106-107 ARASI AYETLER 5 Eylül 2019
228 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ 100-106 ARASI AYETLER 29 Ağustos 2019
229 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ 95-99 ARASI AYETLER 22 Ağustos 2019
230 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ 93-94 ARASI AYETLER 11 Temmuz 2019
231 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (91-92 ARASI AYETLER) 4 Temmuz 2019
232 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (83-90 ARASI AYETLER) 27 Haziran 2019
233 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (74-83 ARASI AYETLER) 20 Haziran 2019
234 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (68-73 ARASI AYETLER) 14 Haziran 2019
235 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (63-67 ARASI AYETLER) 3 Mayıs 2019
236 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (61-64 ARASI AYETLER) 25 Nisan 2019
237 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (60-62 ARASI AYETLER) 18 Nisan 2019
238 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (56-59 ARASI AYETLER) 11 Nisan 2019
239 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (54-59 ARASI AYETLER) 4 Nisan 2019
240 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (50-53 ARASI AYETLER) 28 Mart 2019
241 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (42-49 ARASI AYETLER) 21 Mart 2019
242 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (37-41 ARASI AYETLER) 14 Mart 2019
243 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (32-36 ARASI AYETLER) 7 Mart 2019
244 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (19-31 ARASI AYETLER) 28 Şubat 2019
245 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (11-18 ARASI AYETLER) 21 Şubat 2019
246 KUR’AN SOHBETLERİ | ENAM SURESİ TEFSİRİ (1-11 ARASI AYETLER) 12 Şubat 2019
247 KUR’AN SOHBETLERİ | HER KÂFİR YALANCIDIR (ENAM 6/27) 5 Şubat 2019
248 KUR’AN SOHBETLERİ | KUR’AN’DAN KİMLER İSTİFADE EDER 29 Ocak 2019
249 KUR’AN SOHBETLERİ | CAİZ OLAN VE OLMAYAN VESİLELER 22 Ocak 2019
250 KURAN SOHBETLERİ | KİMSE MÜŞRİĞİM DEMEZ (ENAM 6/22-24) 15 Ocak 2019
251 KUR’AN SOHBETLERİ | İSLAM’IN EVRENSELLİĞİ (EN’AM 6/19-21) 8 Ocak 2019
252 KUR’AN SOHBETLERİ | KUR’AN’IN EVRENSELLİĞİ 1 Ocak 2019
253 Kuran Sohbetleri | İnsanı Kamil Uydurması 25 Aralık 2018
254 Allah’a Teslim Olmak (En’am 12-15. Ayetler) 18 Aralık 2018
255 Kur’an’da Yolculuk ve Amaçları (En’am 11. Ayet) 11 Aralık 2018
256 Nebimize Kur’an’dan Başka Mucize Verilmiş Midir? (En’am 7-10. Ayetler) 4 Aralık 2018
257 Allah Her Şeyi Bilir (En’am 1-6. Ayetler) 27 Kasım 2018
258 Dinin Bozulmasının Canlı Örneği: Namaz Vakitleri (En’am 3-6. Ayetler) 20 Kasım 2018
259 Ecel (En’am 2. Ayet) 13 Kasım 2018
260 Dünya Düz Mü Yuvarlak Mı? (En’am 1. Ayet) 6 Kasım 2018
261 İsa Aleyhisselam’ın Mucizeleri (Maide 109. Ayet ve Devamı) 30 Ekim 2018
262 Mahşerde Rasullerle Yüzleşme (Maide 109. Ayet) 23 Ekim 2018
263 Vasiyet ve Kadının Şahitliği (Maide 106-108. Ayetler) 16 Ekim 2018
264 Tebliğ Görevi ve Bireysel Sorumluluğumuz (Maide 103-105. Ayetler) 9 Ekim 2018
265 Soru Sorma Özgürlüğü (Maide 101 ve 102. Ayetler) 2 Ekim 2018
266 Çoğunluk Hakikatin Ölçüsü mü? (Maide 100. Ayet) 25 Eylül 2018
267 İnsanları Uyarma Görevi (Maide 77-81. Ayet) 18 Eylül 2018
268 Dinde Aşırılık (Maide 77. Ayet) 11 Eylül 2018
269 Rasul ve Tebliğ (Maide 99. Ayet) 4 Eylül 2018
270 İhramlıyken Avlanma Yasağı (Maide 94-98. Ayetler) 24 Temmuz 2018
271 Uyuşturucu Maddelerin Haramlığı (Maide 90-93. Ayetler) 17 Temmuz 2018
272 İçkinin Yasaklanması ve Tedricilik (Maide 90. Ayet) 10 Temmuz 2018
273 Yemin Keffâreti (Maide 89. Ayet) 3 Temmuz 2018
274 Ehl-i Kitaptan Mümin Olanlar (Maide 82-86. Ayetler) 19 Haziran 2018
275 Hristiyanlıktaki Teslis İnancı (Maide 72-76. Ayetler) 15 Mayıs 2018
276 Kur’an’a Yönelik Saldırılar (Maide 70 ve 71. Ayetler) 8 Mayıs 2018
277 İsrailoğulları’nın Kur’an’a Karşı Tutumları (Maide 70. Ayet) 1 Mayıs 2018
278 Ehli Kitap Ne Zaman Kafir Olur? (Maide 69. Ayet) 24 Nisan 2018
279 Müslümanın Görevi Kur’an’a Uyma (Maide 67-68. Ayetler) 17 Nisan 2018
280 Gerçek Zenginliğin Yolu (Maide 66. Ayet) 10 Nisan 2018
281 Yahudilerin Çıkmazları (Maide 64-66. Ayetler) 3 Nisan 2018
282 İslam’da Ticaret Ahlakı: Çiftlik Bank Örneği 27 Mart 2018
283 Günahta Yarışan Dindarlar (Maide 60-63. Ayetler) 20 Mart 2018
284 Ehli Kitaptan Maymunlaşan ve Domuzlaşanlar (Maide 60-63. Ayetler) 13 Mart 2018
285 Ehli Kitabın Müslümanlardan İntikamı (Maide 59. Ayet) 6 Mart 2018
286 Tasdik Bağlamında Namaz (Maide 55-57. Ayetler) 27 Şubat 2018
287 Mü’minlerin Yakın Dostu Sadece Mü’minlerdir (Maide 55-57. Ayetler) 20 Şubat 2018
288 Ehli Kitapla Savaşta Nebevi Siyaset (Maide 54-56. Ayetler) 13 Şubat 2018
289 Dinden Dönme ve Zındıklık (Maide 53-54. Ayetler) 6 Şubat 2018
290 Ehl-i Kitaptan Münafıklar (Maide 51-52. Ayetler) 30 Ocak 2018
291 Savaş Ahlakı 23 Ocak 2018
292 Yahudiler ve Hristiyanlarla İlişkiler: Cizye (Maide 51. Ayet) 16 Ocak 2018
293 Yahudi ve Hristiyanlarla İlişkiler (Maide 51. Ayet) 9 Ocak 2018
294 Ehli Kitapla İlişkiler (Maide 50-51. Ayetler) 2 Ocak 2018
295 Hadisler Vahiy Olabilir mi? (Maide 48-49. Ayetler) 26 Aralık 2017
296 Önceki Şeriatler (Maide 48. Ayet) 19 Aralık 2017
297 Muhammed Aleyhisselam ve Kur’an (Maide 48. Ayet) 12 Aralık 2017
298 İsa Aleyhisselam ve İncil (Maide 46-47. Ayet) 5 Aralık 2017
299 Kısasta Hayat Vardır (Maide 45. Ayet) 28 Kasım 2017
300 Allah’ın İndirdiğiyle Hükmetmeyenler (Maide 44. Ayet) 24 Kasım 2017
301 Tevrat Kime Verildi? (Maide 43-44. Ayetler) 14 Kasım 2017
302 Kafirlikte Yarışanlar (Maide 41-42. Ayetler) 7 Kasım 2017
303 Hırsızlık Suçu ve Cezası (Maide 38-40. Ayetler) 31 Ekim 2017
304 Küfür ve Şirk (Maide 36-37. Ayetler) 24 Ekim 2017
305 Şirke Alet Edilen Ayet (Maide 35. Ayet) 17 Ekim 2017
306 Toplumsal Güvenliği İhlal Suçu ve Cezası (Maide 32-34. Ayetler) 10 Ekim 2017
307 Kur’an’da Kuşların Dünyası (Maide 27-32. Ayetler) 3 Ekim 2017
308 Kendini Büyük Görmek (Maide 15-26. Ayetler) 28 Eylül 2017
309 İmtihanı Kaybettiren Benlik Yarışı (Maide 17,18 ve 19. Ayetler) 22 Eylül 2017
310 Allah Kime Lanet Eder? (Maide 12-13. Ayetler) 8 Eylül 2017
311 Allah’a Verilen Sözde Daima Adil Olmak (Maide 7-11. Ayetler) 5 Eylül 2017
312 Adaletten Şaşmamak (Maide 8-10. Ayetler) 22 Ağustos 2017
313 Yargısız İnfaz (Mâide 7-8. Ayetler) 23 Mayıs 2017
314 Allah’a Verilen Söz 16 Mayıs 2017
315 Abdestte Ayağa Mesh Meselesi (Maide 6. Ayet) 9 Mayıs 2017
316 Evlenmede Namuslu Olma Şartı 2 Mayıs 2017
317 Haram Kılınan Hayvansal Gıdalar (Maide 3. Ayet) 25 Nisan 2017
318 Dosta ve Düşmana Karşı Tavrımız Ne Olmalı? 18 Nisan 2017
319 Şirk Tehlikesi 11 Nisan 2017
320 Kitaplara İman’ın Anlamı Nisa 136 Ankabut 46 4 Nisan 2017
321 Miras Nisa 176.Ayet 28 Mart 2017
322 Kafir’lik Kendini Büyük Görmektir Nisa 172 ve 175.Ayetler 21 Mart 2017
323 Din’de Aşırılık Nisa 171 ve 173.Ayetler 14 Mart 2017
324 İnsanlığa Çağrı Nisa 170.Ayet 7 Mart 2017
325 Müslümanların Kur’an Karşısındaki Tavırları Nisa 167-169.Ayetler 28 Şubat 2017
326 Nebi ve Resul Nisa 163-166.Ayetler 21 Şubat 2017
327 Ehli Kitap’tan Mümin Olanlar 14 Şubat 2017
328 Her Haram Bir Mahrumiyet Doğurur Nisa 160-162. Ayetler 7 Şubat 2017
329 Ehli Kitapla İlişkiler Nisa (3) 153-158.Ayetler 31 Ocak 2017
330 Ehli Kitapla İlişkiler Nisa (2) 153-155.Ayetler 25 Ocak 2017
331 Ehli Kitapla İlişkiler Nisa 153-155.Ayetler 17 Ocak 2017
332 Allah İle Resul’lerinin Arasını Ayırmak Nisa-148-149 ve 150. Ayetler 3 Ocak 2017
333 Müslümanların Baş Belası Münafıklar II 27 Aralık 2016
334 Müslümanların Baş Belası Münafıklar Nisa 138 ve Devamı 20 Aralık 2016
335 İman Konusunda Verilen İmtihan Nisa 137 ve 147.Ayetler 13 Aralık 2016
336 Kafirlik Müşriklik ve Munafıklık Nisa 136.Ayet ve Devamı 6 Aralık 2016
337 İmanın Şartları Nisa 136 29 Kasım 2016
338 Takva Nisa Suresi 131 ve 135.Ayetler 22 Kasım 2016
339 Nüşuz ve Kadına Darp Nisa-128 ve 130.ayetler 15 Kasım 2016
340 Nisa suresi 125 ve 127.ayetler 8 Kasım 2016
341 Nisa suresi 122 ve 125.ayetler 2 Kasım 2016
342 Yüzü Suyu Hürmetine Dua – Nisa Suresi 117. Ayet 28 Ekim 2016
343 En Büyük Din İstismarı Şirk – Nisa Suresi 116-121. Ayetler 18 Ekim 2016
344 İcma 11 Ekim 2016
345 Peygamberlerin İsmet Sıfatı – Nisa Suresi 113. Ayet 4 Ekim 2016
346 Tevbe İstiğfar – Nisa Suresi 110-112. Ayetler 27 Eylül 2016
347 Münafıklara Karşı Takınılacak Tavır 4 – Nisa Suresi 105. Ayet ve Devamı 20 Eylül 2016
348 Kur’an Yorumlanabilir mi? – Nisa Suresi 105. Ayet ve Devamı 6 Eylül 2016
349 Düşmanı Etkisizleştirmenin İlkeleri – Nisa Suresi 101-104. Ayetler 30 Ağustos 2016
350 Yolculukta Namaz – Nisa Suresi 101-103. Ayetler 23 Ağustos 2016
351 Münafıklara Karşı Takınılacak Tavır 3(Tevbe Suresi Bağlamında) 16 Ağustos 2016
352 Münafıklara Karşı Takınılacak Tavır 2 9 Ağustos 2016
353 Müslümanın Ana Görevi Cihad – Nisa Suresi 94-100.Ayetler 31 Mayıs 2016
354 Adam Öldürmenin Cezası – Nisa Suresi 92-93. Ayetler 24 Mayıs 2016
355 Münafıklara Karşı Takınılacak Tavır – Nisa Suresi 88-91. Ayetler 18 Mayıs 2016
356 Münafıklık – Nisa Suresi 89-90. Ayetler 10 Mayıs 2016
357 Allah’a ve Ahiret Gününe İman – Nisa Suresi 86-87. Ayetler 3 Mayıs 2016
358 Şefaat İnancı – Nisa Suresi 85. Ayet 26 Nisan 2016
359 Müslüman-Gayrimüslim İlişkileri – Nisa Suresi 84. Ayet 19 Nisan 2016
360 Yetkililere İtaat – Nisa Suresi 83.Ayet 12 Nisan 2016
361 Kur’an’ı Çelişkili Olarak Gösterenler – Nisa Suresi 82.Ayet 5 Nisan 2016
362 Kitap-Resul İlişkisi – Nisa Suresi 80-82. Ayetler 29 Mart 2016
363 Bollukla ve Sıkıntı ile İmtihan 22 Mart 2016
364 Canı Pahasına İmtihanı Kazanmak 15 Mart 2016
365 Nisa Süresi 71. Ayet Ve Devamı (Allah Yolunda Cihad) 8 Mart 2016
366 Nisa Süresi 65-70. Ayetler (İntihar Eylemleri) 1 Mart 2016
367 Nisa Süresi 60-65. Ayetler (Müslümanların Kur’ân’dan Kaçışı) 23 Şubat 2016
368 Nisa Süresi 58-59. Ayetler (Halifelik Makamı 2) 16 Şubat 2016
369 Nisa Süresi 58-59. Ayetler (Halifelik Makamı) 9 Şubat 2016
370 Nisa Süresi 56-57. Ayetler (Hocaları Sorgulayan Müslüman) 2 Şubat 2016
371 Nisa Süresi 53-54. Ayetler (Hikmetsiz Kalan Müslümanların Çaresizliği) 26 Ocak 2016
372 Nisa Süresi 48-52. Ayetler (Müslümanların Kimlik Bunalımı) 19 Ocak 2016
373 Nisa Süresi 47. Ayet (Kur’ân’a Güvenmemenin Acı Sonuçları) 12 Ocak 2016
374 Nisa Süresi 44-46 Ayet (Ayetleri Tahrif) 5 Ocak 2016
375 Nisa Süresi 43. Ayet (Abdestte Çıplak Ayağa ve Çoraplara Mesh) 29 Aralık 2015
376 Nisa Süresi 41-42. Ayetler (Kafir İle Günahkarın Farkı) 22 Aralık 2015
377 Harcama Kültürü, Nisa 36.Ayet 16 Aralık 2015
378 Nisa Süresi 36. Ayet (Anne-Babaya İyi Davranmak) 8 Aralık 2015
379 Nisa Süresi 36. Ayet (Müslümanları Batıran Şirk) 1 Aralık 2015
380 Nisa Süresi 35. Ayet (Aile Hakemliği) 24 Kasım 2015
381 Nisa Süresi 34. Ayet (Kadının Dövülmesi Meselesi 2) 17 Kasım 2015
382 Nisa Süresi 34. Ayet (Kadının Dövülmesi Meselesi) 10 Kasım 2015
383 Nisa Süresi 33. Ayet (Mirasta Kadın-Erkek Dengesi ve Avliyye) 3 Kasım 2015
384 Nisa Süresi 32. Ayet (Kendimizi Keşfedelim) 27 Ekim 2015
385 Büyük Günahlar 20 Ekim 2015
386 Sorgulamayan Müslümanlar Ve İntihar Eylemleri 13 Ekim 2015
387 Nisa Süresi 29. Ayet Ve Devamı (Faizli Kredi Ekonomiyi Öldürür) 6 Ekim 2015
388 Hac’da Şeytan Taşlama 29 Eylül 2015
389 Nisa Süresi 26-28. Ayetler (Allah’ın İradesi Ve Sünnetullah) 22 Eylül 2015
390 Nisa Süresi 25. Ayet Ve Devamı (Recim Cezası Konusunda Şii-Sünni İttifakı) 15 Eylül 2015
391 Nisa Süresi 25. Ayet (Evlenmede Öncelik Sıralaması) 8 Eylül 2015
392 Nisa Süresi 24. Ayet (Muta Nikahı) 1 Eylül 2015
393 Nisa Süresi 22-23. Ayetler (Hürmet-i Müsahare) 25 Ağustos 2015
394 Mekkeli Müşrikler Bir Nebi Beklentisi İçindemiydiler 18 Ağustos 2015
395 Nisa Süresi 20-21. Ayetler “Evlenme Ve Boşanma Kolay Olmalı” 11 Ağustos 2015
396 Nisa Süresi 19. Ayet (Kadına Yönelik Şiddet) 4 Ağustos 2015
397 Nisa Süresi 17-18. Ayetleri (Tevbe) 28 Temmuz 2015
398 Nebimizin Yürüttüğü İç Politika (Son Olaylara Kur’an Penceresinden Bakış) 21 Temmuz 2015
399 Kur’ân’a Göre İftar ve İmsak Vakitleri 16 Haziran 2015
400 Nisa Süresi 15-16. Ayetler (Batı Güdümüne Giren Müslümanların Perişan Hali) 9 Haziran 2015
401 Kur’an’a Göre İmsak Vakti – 2.Bölüm 6 Haziran 2015
402 Kur’an’a Göre İmsak Vakti – 1.Bölüm 2 Haziran 2015
403 Nisa Süresi 13-14. Ayetleri (Allah’ın Koyduğu Sınırların Aşılması ve Kader) 26 Mayıs 2015
404 Nisa Süresi 12. Ayet ve Kelale 19 Mayıs 2015
405 Nisa Süresi 12. Ayet – Miras Konuları 12 Mayıs 2015
406 Miras Ayetleri Bağlamında Vasiyet – 2 5 Mayıs 2015
407 Nisa Süresi 11. Ayet – Miras Paylaşımı 29 Nisan 2015
408 Nisa Süresi 11. Ayet 21 Nisan 2015
409 Nisa Süresi 8. Ayet – Miras (Vasiyet) 14 Nisan 2015
410 Nisa Süresi 8. Ayet – Miras 7 Nisan 2015
411 Nisa Süresi 6. Ayet – Miras’da Asabelik 31 Mart 2015
412 Nisa Süresi 6. Ayet – Yetim ve Öksüz Çocuklar 24 Mart 2015
413 Nisa Süresi 3.Ayet – Çok Eşlilik 17 Mart 2015
414 Nisa Süresi 2.Ayet – Evlilik Yaşı 10 Mart 2015
415 Nisa Süresi 1. Ayeti ve Devamı – Kadın ve Erkeğin Yaratılışı 3 Mart 2015
416 Al-i İmrân Süresi 196 – Dünyalıkla İmtihan 24 Şubat 2015
417 Al-i İmrân Suresi 188. Ayet – Yaratılan Ayetlerdeki Zikir 17 Şubat 2015
418 Al-i İmrân Suresi 187. Ayet – Kur’ân’ı Anlatma Görevi 10 Şubat 2015
419 Al-i İmrân Suresi 186. Ayet – Gayrimüslimlerle İlişkiler 3 Şubat 2015
420 Al-i İmrân Suresi 183. Ayet – Geleneksel Dinin Çıkmazları 27 Ocak 2015
421 Al-i İmrân Suresi 180. Ayet – Cimrilik Eden Kendine Eder 20 Ocak 2015
422 Ali İmran Suresi 179- Ayet – Kur’an’ı Merkeze Koyma Zorunluluğu 13 Ocak 2015
423 Al-i İmrân Suresi 169-172. Ayetler – Güven ve Kararlılık 6 Ocak 2015
424 Al-i İmrân Suresi 164-168. Ayetler – Allah’ın Bilgisi ve Kader 30 Aralık 2014
425 Al-i İmrân Suresi 156-161. Ayetler – Hoşgörülü ve İlkeli Olmak 23 Aralık 2014
426 Al-i İmrân Suresi 149-154. Ayetler – Sabır ve Cihat İmtihanı 3 16 Aralık 2014
427 Al-i İmrân Suresi 142-148. Ayetler – Sabır ve Cihat İmtihanı 2 9 Aralık 2014
428 Al-i İmrân Suresi 140-142. Ayetler – Sabır ve Cihat İmtihanı 2 Aralık 2014
429 Al-i İmrân Suresi 137-140. Ayetler – Allah’a Güvenenler En Üstünlerdir 25 Kasım 2014
430 Al-i İmrân Suresi 137-139. Ayetler-Sünnetullah Kavramı 18 Kasım 2014
431 Al-i İmrân Suresi 132-136. Ayetler 11 Kasım 2014
432 Al-i İmrân Suresi 130-131. Ayetler – Faiz ve Ekonomi 4 Kasım 2014
433 Al-i İmrân Suresi 121-129. Ayetler 28 Ekim 2014
434 Al-i İmrân Suresi 116-120. Ayetler 21 Ekim 2014
435 Al-i İmrân Suresi 109-115. Ayetler 14 Ekim 2014
436 Kurban İbadeti ve Bayram Ahlakı 30 Eylül 2014
437 Ehl’i Kitap ile İlişkiler 23 Eylül 2014
438 Gayri Müslimler ile İlişkiler 16 Eylül 2014
439 Al-i İmrân Suresi 104-108. Ayetler 9 Eylül 2014
440 Al-i İmrân Suresi 100-105. Ayetler – Allah’ın İpine Sarılmak 2 Eylül 2014
441 Al-i İmrân Suresi 98-101. Ayetler 26 Ağustos 2014
442 Âl-i İmrân Suresi 96-97.ayetler 19 Ağustos 2014
443 Âl-i İmrân Suresi 92-93.ayetler 12 Ağustos 2014
444 Tevbe Nedir? Nasıl Yapılır? 7 Ağustos 2014
445 Yatsı Namazı ve İmsak Vakti 24 Haziran 2014
446 Esirlere Yapılması Gereken Muamele 17 Haziran 2014
447 Ali-İmran Suresi 90. Ayet 10 Haziran 2014
448 Ali-İmran Suresi 85-89. Ayetler 3 Haziran 2014
449 Ali-İmran Suresi 83-84. Ayetler 27 Mayıs 2014
450 Ali-İmran Suresi 81-82. Ayetler 20 Mayıs 2014
451 Ali-İmran Suresi 81. Ayet 13 Mayıs 2014
452 Ali-İmran Suresi 78-80. Ayetler – Nebimizin Sözleri Vahiy midir? 6 Mayıs 2014
453 Ali-İmran Suresi 78. Ayet – Kur’an ile Aldatanlar-3 Paralel Din 29 Nisan 2014
454 Ali-İmran Suresi 78. Ayet – Kur’an ile Aldatanlar-2 Paralel Din 22 Nisan 2014
455 Ali-İmran Suresi 78. Ayet – Kur’an ile Aldatanlar-1 Paralel Din 15 Nisan 2014
456 Ali-İmran Suresi 77. Ayet 8 Nisan 2014
457 Geçici Zaferi Kalıcı Hale Getirmek 1 Nisan 2014
458 Ali-İmran Suresi 70-77. Ayetler 25 Mart 2014
459 Ali-İmran Suresi 64-69. Ayetler 11 Mart 2014
460 Ali-İmran Suresi 64. Ayet – Dinler Arası Diyalog İhaneti 4 Mart 2014
461 Ali-İmran Suresi 60-64. Ayetler – Kur’an’da Mehdilik 25 Şubat 2014
462 Ali-İmran Suresi 56-59. Ayetler – İsa (a.s) ve Adem (a.s)’ın Yaratılışları 18 Şubat 2014
463 Ali-İmran Suresi 51-55. Ayetler – İsa a.s’ın İstismarı 11 Şubat 2014
464 Ali-İmran Suresi 51-55. Ayetler – İsa a.s’ın İstismarı – 2 (Şahs-i Manevi) 11 Şubat 2014
465 Ali-İmran Suresi 49-51. Ayetler – İsa a.s. Hayatı 4 Şubat 2014
466 Yahudilere Temiz Yiyeceklerin Haram Kılınması 4 Şubat 2014
467 Adil Yargılama Nasıl Olmalıdır? – 4 28 Ocak 2014
468 Ali-İmran Suresi 44-48. Ayetler 28 Ocak 2014
469 Adil Yargılama Nasıl Olmalıdır? – 3 21 Ocak 2014
470 Ali-İmran Suresi 38-44. Ayetler – Meryem Ana 21 Ocak 2014
471 Adil Yargılama Nasıl Olmalıdır? – 2 14 Ocak 2014
472 Ali-İmran Suresi 33-37. Ayetler – Zekeriyya a.s. ve Meryem Ana 14 Ocak 2014
473 Adil Yargılama Nasıl Olmalıdır? 7 Ocak 2014
474 Ali-İmran Suresi 33. Ayet – Haddini Aşmak 31 Aralık 2013
475 Allah’ın Kullarını, Allah’ın Kitabına Davet 24 Aralık 2013
476 Ali-İmran Suresi 33. Ayet 17 Aralık 2013
477 Ali-İmran Suresi 30. Ayet 10 Aralık 2013
478 Ali-İmran Suresi 29. Ayet 3 Aralık 2013
479 Ali-İmran Suresi 28-30. Ayetler – Kafirleri Dost Edinmek 26 Kasım 2013
480 Ali-İmran Suresi 27. Ayet 19 Kasım 2013
481 Ali-İmran Suresi 26-27. Ayetler 12 Kasım 2013
482 Ali-İmran Suresi 19-25. Ayetler – Allah’ın Kitabına Teslim Olmak yada Olmamak 5 Kasım 2013
483 Ali-İmran Suresi 14-20. Ayetler – Müslümanların Kur’an Karşısındaki Tavırları 29 Ekim 2013
484 Dünya Sevgisi 22 Ekim 2013
485 Ali-İmran Suresi 8-12. Ayetler – Muhkem Müteşabih Ayetler – 3 8 Ekim 2013
486 Ali-İmran Suresi 7. Ayet – Muhkem Müteşabih Ayetler – 2 1 Ekim 2013
487 Muhkem ve Müteşabih Ayetler 24 Eylül 2013
488 Ali-İmran Suresi 5-6. Ayetler 17 Eylül 2013
489 Kur’an’da Furkan Kavramı 10 Eylül 2013
490 Ebubekir Sifil ve Faruk Beşer’e Cevaplar 27 Ağustos 2013
491 Kur’an’ı İkinci Sıraya Koymak 20 Ağustos 2013
492 Kur’an’ın Önceki Kitapları Tasdiki 20 Ağustos 2013
493 Ali-İmran Suresi 1-2. Ayetler 13 Ağustos 2013
494 Bakara Suresi 285-286 Ayetler 2 Temmuz 2013
495 Bakara Suresi 284-Ayet Kişinin İçinde Olanlardan Sorumluluğu 25 Haziran 2013
496 Bakara Suresi 283. Ayet – Vasiyet ve Rehin 18 Haziran 2013
497 Bakara Suresi 282. Ayet – 11 Haziran 2013
498 Kur’an’daki Musa-Hızır Kıssasının Kader Konusu ile İlgisi 4 Haziran 2013
499 Bakara Suresi 282. Ayet – Daru’ul-harpte Faiz, Borcun Zekata Sayılması ve Borcun Belgelenmesi 28 Mayıs 2013
500 Bakara Suresi 278-280. Ayetler 14 Mayıs 2013
501 Bakara Suresi 277-279. Ayetler-Kredi Sisteminin Ekonomiye Etkisi 7 Mayıs 2013
502 Bakara Suresi 275-276. Ayetler 30 Nisan 2013
503 Bakara Suresi 274. Ayet 23 Nisan 2013
504 Bakara Suresi 270-273. Ayetler – Yardımı İncitmeden Yapmak 16 Nisan 2013
505 Bakara Suresi 269. Ayet – Hikmet ve Sünnet 9 Nisan 2013
506 Bakara Suresi 267. Ayet 2 Nisan 2013
507 Bakara Suresi 262-266. Ayetler 26 Mart 2013
508 Kader İnancının Hesap Günündeki Yansımaları 19 Mart 2013
509 Kader İnancının Dini Hayata Yansımaları 12 Mart 2013
510 Allah’ın Bilgisi ile İlgili Ayetler 5 Mart 2013
511 Allah’ın Gayb Bilgisi 26 Şubat 2013
512 Doğru Allah İnancı 19 Şubat 2013
513 İnsanın Kaderi Ne Zaman Yazılır 12 Şubat 2013
514 Allah’ın İlmi ve İradesi 5 Şubat 2013
515 Bakara Suresi 261. Ayet ve Kader Konusuna Cevaplar 22 Ocak 2013
516 Kader Konusunda Yapılan Tenkitlere Cevaplar – 2 15 Ocak 2013
517 Kader Konusunda Yapılan Tenkitlere Cevaplar 8 Ocak 2013
518 Başımıza Gelenler Ne Zaman Yazılır? 1 Ocak 2013
519 Allah’ın Bilgisi ve Kader 25 Aralık 2012
520 Canlıların İlk Yaratılışı ve Yaratılışın Tekrarı 18 Aralık 2012
521 Bakara Suresi 258. Ayet – Üzeyir(a.s.) Allah’ın Oğlu mudur? 11 Aralık 2012
522 İbrahim As’ın Tağuta Karşı Tavrı 4 Aralık 2012
523 Bakara Suresi 257-258. Ayetler 27 Kasım 2012
524 İnandığı Gibi Yaşama Hürriyeti 20 Kasım 2012
525 Bakara Suresi 255. Ayet – Allah İnancı (Ayetu’l Kursi) 13 Kasım 2012
526 Bakara Suresi 254. Ayet 6 Kasım 2012
527 Resul Kavramının İçinin Boşaltılması 30 Ekim 2012
528 Kurban Bayramının Vakti ve Bayram İle İlgili Hükümler 23 Ekim 2012
529 Kur’an Sünnet Bütünlüğünde Kurban İbadeti 16 Ekim 2012
530 Bakara Suresi 246-252. Ayetler – Allah’a Güvenen Kazanır 9 Ekim 2012
531 Bakara Suresi 240-245. Ayetler 2 Ekim 2012
532 İddet Bekleyen Kadının Geçindirilmesi 2 Ekim 2012
533 Ölüm İddeti Bekleyen Kadının Evden Çıkması 2 Ekim 2012
534 Ölüm, Allaha Ait Bir Karardır 2 Ekim 2012
535 Kaza Namazı Yoktur, Korku Namazı Nedir? 25 Eylül 2012
536 Bakara Suresi 235. Ayet 18 Eylül 2012
537 Bakara Suresi 234. Ayet 11 Eylül 2012
538 Bakara Suresi 233. Ayet 4 Eylül 2012
539 Bakara Suresi 230. Ayet 28 Ağustos 2012
540 Kadir Gecesi 14 Ağustos 2012
541 Evlilik İle İlgili Mezheplerin Hataları 7 Ağustos 2012
542 Oruçla Alakalı Güncel Meseleler 31 Temmuz 2012
543 Bakara Suresi 185-187. Ayetler 24 Temmuz 2012
544 Nikahın Denetlenmesi 26 Haziran 2012
545 Bakara Suresi 230. Ayet 19 Haziran 2012
546 Kadının Boşama Hakkı İftida 3 12 Haziran 2012
547 Kadının Boşanması 5 Haziran 2012
548 Boşanma (Talak ve İftida) 29 Mayıs 2012
549 Kur’an’da Erkeğin Eşini Boşaması 22 Mayıs 2012
550 İla ve Yemin 15 Mayıs 2012
551 Bakara Suresi 222. Ayet 8 Mayıs 2012
552 Farklı Dinden Olanların Evliliği 1 Mayıs 2012
553 Yetimlerle İlgili Ayetler 24 Nisan 2012
554 Artan Malın Hepsi Verilecek mi? 17 Nisan 2012
555 Peygamberi Yanlış Algılamak 10 Nisan 2012
556 Bakara Suresi 218-219. Ayetler – İçki ve Kumar Yasağı 3 Nisan 2012
557 Bakara Suresi 214-217. Ayetler 27 Mart 2012
558 Dinlerde Süreklilik ve Allah’ın Kitabına Uyma Zorunluluğu 20 Mart 2012
559 Kafir ve Münafıkların Davranışları 13 Mart 2012
560 Şeytan Taşlama 6 Mart 2012
561 Bakara Suresi 197-202. Ayetler 28 Şubat 2012
562 Hac Farklı Zamanlarda Yapılabilir mi? 21 Şubat 2012
563 Hac Kurbanı 14 Şubat 2012
564 Faizin Ekonomiye Etkileri – Doç.Dr. Servet Bayındır 7 Şubat 2012
565 Ekonomi Krediye Değil Zekatla Gelişir 31 Ocak 2012
566 Ceza Yargılamasında Objektif Delil 24 Ocak 2012
567 Bakara Suresi 190-191. Ayetler – Savaş Hukukunun Temel Kuralı 17 Ocak 2012
568 Bakara Suresi 188. Ayet – 1 – Rüşvet 10 Ocak 2012
569 Bakara Suresi 188. Ayet – 2 – Hilal Hesapla Belirlenir 10 Ocak 2012
570 Bakara Suresi 183-187. Ayetler 3 Ocak 2012
571 Çağdaş Kölelik Sistemi – Kredi 27 Aralık 2011
572 Özel Hayatın Gizliliği 20 Aralık 2011
573 Bakara Suresi 180-183. Ayetler – Vasiyet ve Miras 13 Aralık 2011
574 Bakara Suresi 180-181. Ayetler – Mirası Paylaştırma Görevi 6 Aralık 2011
575 Bakara Suresi 178-179. Ayetler – Ölüm Cezası 29 Kasım 2011
576 Bakara Suresi 178-179. Ayetler – Kur’an’da Kısas Cezası 22 Kasım 2011
577 Bakara Suresi 177. Ayet – Allah Yolunda İyi Olanlar 15 Kasım 2011
578 Ayet ve Hadislere Göre Kurban İbadeti 1 Kasım 2011
579 Allah’ın Evliyası Kimlerdir? 25 Ekim 2011
580 Bakara Suresi 172-175. Ayetler – Helal Gıda 18 Ekim 2011
581 B. 171. Ayet – Kalp, Göz ve Kulakların Mühürlenmesi Ne Demektir? 11 Ekim 2011
582 Bakara Suresi 168-170. Ayetler – Hayvan Kesimi ve Deniz Ürünleri 4 Ekim 2011
583 Bakara Suresi 163-167. Ayetler – Allah İle İlişkiyi Koparmak 27 Eylül 2011
584 Bakara Suresi 159-162. Ayetler – Ayetleri Gizlemek Küfürdür 20 Eylül 2011
585 Bakara Suresi 158. Ayet – Geleneğin Kur’an ve Sünnet Anlayışı 13 Eylül 2011
586 Bakara Suresi 155-157. Ayetler – Sıkıntıyı Bunalıma Dönüştürmemek 6 Eylül 2011
587 Kadir Gecesi 23 Ağustos 2011
588 Sosyal ve Ekonomik Açıdan Zekat 16 Ağustos 2011
589 Kur’an ve Sünnet Işığında Teravih Namazı 9 Ağustos 2011
590 Bakara Suresi 183-186. Ayetler – Oruç 2 Ağustos 2011
591 Bakara Suresi 154. Ayet 5 Temmuz 2011
592 Kutuplara Yapılan İkinci Yolculuk 30 Haziran 2011
593 Bakara Suresi 153. Ayet – Allah’tan Başkasından Yardım İstenir mi? 14 Haziran 2011
594 Bakara Suresi 152. Ayet – Allah’ı Zikir 7 Haziran 2011
595 Bakara Suresi 152. Ayet – Kur’an’da Hikmet Kavramı 31 Mayıs 2011
596 Bakara Suresi 151-152. Ayetler – Sahabenin Kur’an Eğitimi 24 Mayıs 2011
597 Bakara Suresi 142-150. Ayetler -“Kıblenin Değişmesi” 17 Mayıs 2011
598 Bakara Suresi 142. Ayet 10 Mayıs 2011
599 Bakara Suresi 139-141. Ayetler 3 Mayıs 2011
600 Bakara Suresi 135-138. Ayetler 26 Nisan 2011
601 Kur’an’da Peygamber Algısı 19 Nisan 2011
602 Bakara Suresi 130-134. Ayetler 12 Nisan 2011
603 Bakara Suresi 124-130. Ayetler 5 Nisan 2011
604 İbrahim (A.S.)’ın Geçirdiği İmtihanlar – 2 29 Mart 2011
605 İbrahim (A.S.)’ın Geçirdiği İmtihanlar 22 Mart 2011
606 Bakara Suresi 124-128. Ayetler 15 Mart 2011
607 Bakara Suresi 122-123. Ayetler 8 Mart 2011
608 Bakara Suresi 121. Ayet 1 Mart 2011
609 Bakara Suresi 120. Ayet 22 Şubat 2011
610 Bakara Suresi 117-119. Ayetler 15 Şubat 2011
611 Bakara Suresi 116. Ayet 8 Şubat 2011
612 Kutuplarda Namaz Vaktinin Tespiti 1 Şubat 2011
613 Bakara Suresi 114-115. Ayetler 25 Ocak 2011
614 Bakara Suresi 113. Ayet 18 Ocak 2011
615 Bakara Suresi 110-112. Ayetler 11 Ocak 2011
616 Bakara Suresi 109. Ayet – “Ehl-i Kitabın Kıskançlıkları” 4 Ocak 2011
617 Bakara 108. Ayet – “Ehl-i Kitap ve Müşriklerin Peyg. İstekleri” 28 Aralık 2010
618 Bakara Suresi 105-107. Ayetler – İlahi Kitaplarda Nesh 21 Aralık 2010
619 Bakara Suresi 104. Ayet – İlahi Kitapların Tahrifi 14 Aralık 2010
620 Bakara Suresi 102-104. Ayetler 7 Aralık 2010
621 Bakara Suresi 97-102. Ayetler 30 Kasım 2010
622 Bakara Suresi 91-96. Ayetler 23 Kasım 2010
623 Hayvan Kesimi 9 Kasım 2010
624 Hayvan Kesimi – Sorular ve Cevaplar 9 Kasım 2010
625 Kurban İbadeti 2 Kasım 2010
626 Kurban İbadeti – Sorular ve Cevaplar 2 Kasım 2010
627 Konulu Kuran Sohbetleri – Hacc İbadeti 26 Ekim 2010
628 Konulu Kuran Sohbetleri – Hacc İbadeti – Sorular ve Cevaplar 26 Ekim 2010
629 Bakara Suresi 87-90. Ayetler 19 Ekim 2010
630 Bakara Suresi 84-86. Ayetler 12 Ekim 2010
631 Bakara Suresi 83. Ayet – 4. Bölüm 5 Ekim 2010
632 Bakara Suresi 83. Ayet – 3. Bölüm 28 Eylül 2010
633 Bakara Suresi 83. Ayet – 2. Bölüm 21 Eylül 2010
634 Bakara Suresi 83. Ayet 14 Eylül 2010
635 Bakara Suresi 80-82. Ayetler / Günaha Batma ve Sonuçları 31 Ağustos 2010
636 Bakara Suresi 78-79.Ayetler – Kendi Kitaplarını Kuran Gibi Gösterenler 24 Ağustos 2010
637 Bakara Suresi 74-77. Ayetler / İman ve Küfür İlişkisi 17 Ağustos 2010
638 Bakara Sûresi 183-187.Ayetler / Oruç 10 Ağustos 2010
639 Bakara Sûresi 72-73.Ayetler – Ölülerin Diriltilmesi 6 Temmuz 2010
640 Bakara Sûresi 65-71.Ayetler – Kurbanlık Boğa Olayı 29 Haziran 2010
641 Bakara Sûres 65.Ayet – Allah’a İsyanın Dünyadaki Sonuçları 22 Haziran 2010
642 Bakara Sûresi 64.Ayet – Yahudilerden Alınan Söz 15 Haziran 2010
643 Bakara Sûresi 62.Ayet – Kimler Cennete Girer 8 Haziran 2010
644 Bakara Sûresi 61.Ayet – Tarım ve Avcı Toplumu 25 Mayıs 2010
645 Bakara Suresi 60. Ayet – Mucize ve Keramet 18 Mayıs 2010
646 Bakara Sûresi 58-59 – Ehl-i Kitabın Dünya Hakimiyeti Beklentisi 11 Mayıs 2010
647 Bakara Sûresi 53-58 Ayetler – Hz. Musa’ya İnen Kitap 4 Mayıs 2010
648 Bakara Sûresi 50-52 Ayetler – Yahudilerin Denizi Geçme Mucizesi 27 Nisan 2010
649 Bakara Sûresi 47-52 Ayetler – Yahudilere Verilen Nimetler 20 Nisan 2010
650 Bakara Sûresi 40-46 Ayetler – Yahudilerin Peygamber Beklentisi 13 Nisan 2010
651 Bakara Sûresi 39.Ayet – İnsanların ve Cinlerin Ortak Sorumluluğu 6 Nisan 2010
652 Bakara Sûresi 34-39 Ayetler 30 Mart 2010
653 Bakara Sûresi 34.Ayet – Hz. Adem (as) ve Cenneti 23 Mart 2010
654 Bakara Sûresi 31.Ayet – Hz. Adem’e Eşyanın İsimlerinin Öğretilmesi 16 Mart 2010
655 Bakara Sûresi 30.Ayet – Halifelik 9 Mart 2010
656 Bakara Sûresi 29.Ayet / Göklerin ve Yerin Yaratılışı 2 Mart 2010
657 Bakara Sûresi 28.Ayet / Reenkarnasyon İddialarına Kur’an’dan Cevaplar 23 Şubat 2010
658 Bakara Sûresi 26-27 Ayetler – Allah’a Teslimiyet 16 Şubat 2010
659 Bakara Sûresi (25) Ayet / Cennet ve Cennet Nimetleri 26 Ocak 2010
660 Bakara Sûresi (24-25) Ayetler 19 Ocak 2010
661 Bakara Sûresi (23-24) Ayetler 12 Ocak 2010
662 Bakara Sûresi (21-22) Ayetler 5 Ocak 2010
663 Bakara Sûresi (7-20) Ayetler 29 Aralık 2009
664 Bakara Sûresi (5-7) -1 22 Aralık 2009
665 Bakara Sûresi (1-5) 15 Aralık 2009
666 Bakara Sûresi -1 8 Aralık 2009
667 Fatiha Sûresi -1 1 Aralık 2009
668 Bakara Sûresi (5-7 Ayetler) -1 22 Kasım 2009
669 Bakara Sûresi (1-5 Ayetler) -1 15 Kasım 2009
670 Fatiha Sûresi -1 8 Kasım 2009
671 Ehli Kitap ve Müşrikler 30 Haziran 2009
672 Nas Sûresi / Vesvese 28 Nisan 2009
673 Hased ve Nazar 21 Nisan 2009
674 Felak Sûresi / Şerden Korunma 17 Nisan 2009
675 İhlas Sûresi / Allah’ın Varlığı 7 Nisan 2009
676 Tebbet Sûresi / Beddua 31 Mart 2009
677 Nasr Sûresi / Allah’ın Yardımı 24 Mart 2009
678 Roma Ziyareti 17 Mart 2009
679 Kafirûn Sûresi / Kafirler 3 Mart 2009
680 Kevser Sûresi / Kurban 24 Şubat 2009
681 Maûn Sûresi / Dini Yalanlayanlar 17 Şubat 2009
682 Kureyş Sûresi / Kadınların Mahremsiz Yolculuğu 10 Şubat 2009
683 Fil Sûresi / Fil Olayı ve Yanardağ Patlaması 3 Şubat 2009
684 Hümeze Sûresi / Koğuculuk 27 Ocak 2009
685 Asr Sûresi / İyiliği ve Sabrı Tavsiye 20 Ocak 2009
686 Tekasür Sûresi / Çoğaltma Sevgisi ve Ölüm 13 Ocak 2009
687 Kur’anda İsrailoğulları 6 Ocak 2009
688 Karia Sûresi / Sevapların ve Günahların Tartılması 30 Aralık 2008
689 Cariyeler ve Sömürülen Cinsellikleri 23 Aralık 2008
690 Adiyat Sûresi / Aşırı Mal Sevgisinin Tehlikesi 16 Aralık 2008
691 Ayetler ve Hadisler Işığında Kurban 2 Aralık 2008
692 Ayetler ve Hadisler Işığında Mut’a Nikahı 25 Kasım 2008
693 Hac 11 Kasım 2008
694 Zilzal Sûresi / Hesap Günü 11 Kasım 2008
695 Zilzal Sûresi / Zelzele 4 Kasım 2008
696 Beyyine Sûresi / Hanifler 27 Ekim 2008
697 Beyyine Sûresi / Kafirler ve Müşrikler 27 Ekim 2008
698 Alak Sûresi / Namaz Vakitleri 14 Ekim 2008
699 Alak Sûresi / Yaratılış Safhaları 7 Ekim 2008
700 Kadr Sûresi / Kadir Gecesi 26 Eylül 2008
701 Alak Sûresi / Okumanın Önemi 16 Eylül 2008
702 Tin Sûresi / Salih Amel 9 Eylül 2008
703 İnşirah Sûresi / Zorluk ve Kolaylık 2 Eylül 2008
704 Oruç 26 Ağustos 2008
705 Duha Sûresi / Yetimlik 19 Ağustos 2008
706 Duha Sûresi / Peygamberin Yetimliği 12 Ağustos 2008
707 Leyl Sûresi / Cömertlik ve Cimrilik 15 Temmuz 2008
708 Şems Sûresi – İyilik ve Kötülük 8 Temmuz 2008
709 Beled Sûresi / İnsanın Vasıfları 1 Temmuz 2008
710 Fecr Sûresi / Kötülüğe Yönelmek 24 Haziran 2008
711 Gaşiye Sûresi / Kıyamet Günü 17 Haziran 2008
712 Ala Sûresi / Eşyanın Dili -2 10 Haziran 2008
713 Kur’anda Haram Kılınan Yiyecekler 3 Haziran 2008
714 Tekvir Sûresi / İsar Kelimesi 1 Haziran 2008
715 Ala Sûresi / Eşyanın Dili 27 Mayıs 2008
716 Avrupa’da Hayvan Kesimi 20 Mayıs 2008
717 Ala Sûresi / Kainatın Oluşumu 13 Mayıs 2008
718 Tarık Sûresi / Sabah Yıldızı 6 Mayıs 2008
719 Büruc Sûresi / Göğün Burçları -2 29 Nisan 2008
720 Büruc Sûresi / Göğün Burçları 22 Nisan 2008
721 İnşikak Sûresi / Mal ve Mülk ile Şımarma 8 Nisan 2008
722 İnşikak Sûresi / Göğün Yarılması 1 Nisan 2008
723 Mutaffifin Sûresi / İlliyyun 25 Mart 2008
724 Mutaffifin Sûresi / Ölçü ve Tartıda Hile 18 Mart 2008
725 İnfitar Sûresi / Göğün Yarılması 11 Mart 2008
726 Tekvir Sûresi / Mesiet ve İrade Toplantısı Değerlendirmesi 4 Mart 2008
727 Tekvir Sûresi / Kuranda Meşiet ve İrade 26 Şubat 2008
728 Tekvir Sûresi / Kıyamet Sahneleri 5 Şubat 2008
729 Abese Sûresi / Kıyamette İnsanların Durumu 29 Ocak 2008
730 Abese Sûresi / İnanç Hürriyeti 15 Ocak 2008
731 Abese Sûresi / Peygamberin Masumiyeti 8 Ocak 2008
732 Abese Sûresi / Peygamber Masum mudur? 1 Ocak 2008
733 Nâziat Sûresi / Kıyamet 25 Aralık 2007
734 Hac Sûresi / Hac İle İlgili Ayetler 18 Aralık 2007
735 Nâziat Sûresi / Yeniden Diriliş 11 Aralık 2007
736 Nâziat Sûresi / Ahiretle İlgili Hatırlatmalar 4 Aralık 2007
737 Nebe Sûresi / Hüküm Günü 13 Kasım 2007
738 Nebe Sûresi / Büyük Haber 6 Kasım 2007
739 Nebe Sûresi / Kıyamet Haberleri 30 Ekim 2007
740 Mûrselat Sûresi / Hakikatler 23 Ekim 2007
741 Mûrselat Sûresi / Alemin İdaresi 17 Ekim 2007
742 Ramazan Özel / Bayramdaki Görevlerimiz 9 Ekim 2007
743 2007 Ramazan Özel / Zekat ile İlgili Ayetler 2 Ekim 2007
744 2007 Ramazan Özel / Zekat – Sadaka 18 Eylül 2007
745 2007 Ramazan Özel / Ramazan ile İlgili Ayetler 11 Eylül 2007
746 İnsan Sûresi / İnsanın Yaratılışı 4 Eylül 2007
747 Kıyamet Sûresi / Kıyamet Sahnesi 31 Temmuz 2007
748 Kıyamet Sûresi / Kıyamet 24 Temmuz 2007
749 Müddessir Sûresi / 32-56.Ayetler 17 Temmuz 2007
750 Müddessir Sûresi / Faiz Yasağı 26 Haziran 2007
751 Müddessir Sûresi / İnsanları Uyarma 26 Haziran 2007
752 Müzzemmil Sûresi / Kur’an Okumanın Önemi 19 Haziran 2007
753 Müzzemmil Sûresi / Gece Kur’an Okumak 12 Haziran 2007
754 Müzzemmil Sûresi / Örtüsüne Bürünen 5 Haziran 2007
755 Ana Rahmindeki Sakat Ceninin Alınması 29 Mayıs 2007
756 2007 Ramazan Özel / Oruç ile İlgili Ayetler 25 Mayıs 2007
757 Kalem Sûresi / 32-52.Ayetler 25 Mayıs 2007
758 Cin Sûresi / Mescidler 22 Mayıs 2007
759 Cin Suresi 15 Mayıs 2007
760 Cin Suresi 8 Mayıs 2007
761 Cin Sûresi / İnsan ve Cinler 1 Mayıs 2007
762 Nuh Sûresi / Davet 24 Nisan 2007
763 Nuh Sûresi / Nuh Kıssası 17 Nisan 2007
764 Meâric Sûresi / İnkarcılar 10 Nisan 2007
765 Meâric Sûresi / Hesap Günü 4 Nisan 2007
766 Mearic Suresi 27 Mart 2007
767 Hakka Suresi / Gayrimüslimler ile İlişkiler 13 Mart 2007
768 Gayrimüslimler ile İlişkiler 13 Mart 2007
769 Hakka Sûresi / Helak Olan Kavimler 13 Mart 2007
770 Kalem Sûresi / 13-43.Ayetler 6 Mart 2007
771 Hakka Sûresi / Semûd ve Ad Kavmi 27 Şubat 2007
772 Hakka Sûresi / Kıyamet Günü 20 Şubat 2007
773 İnsanın Yaratılışı / Yokluk 6 Şubat 2007
774 İnsanın Yaratılışı / Ana Rahmi 23 Ocak 2007
775 Kalem Sûresi / Öğretmek 9 Ocak 2007
776 Ramazan Özel -Soru Cevap 2 Ocak 2007
777 Kurban Özel / Kurban İle İlgili Ayetler 26 Aralık 2006
778 Kalem Sûresi / Kalem’e Yemin 19 Aralık 2006
779 Süleymaniye Vakfı Hakkında 12 Aralık 2006
780 Mülk Sûresi 24.Ayet / İnsanın Gelişimi 5 Aralık 2006
781 Mülk Sûresi 23.Ayet / İnşâ Etmek 28 Kasım 2006
782 Mülk Sûresi 15.Ayet / Yeryüzü Nimetleri 21 Kasım 2006
783 Mülk Sûresi / Yardımlaşma 14 Kasım 2006
784 Tahrim Sûresi / Tevbe Etmek 30 Ekim 2006
785 Ramazan Özel / Oruç İle İlgili Ayetler -4 10 Ekim 2006
786 Ramazan Özel / Oruç İle İlgili Ayetler -3 3 Ekim 2006
787 Ramazan Özel / Oruç İle İlgili Ayetler -2 26 Eylül 2006
788 Ramazan Özel / Oruç İle İlgili Ayetler 19 Eylül 2006
789 Tahrîm Sûresi 3.Ayet / Haram Kılma Yetkisi 12 Eylül 2006
790 Tahrîm Sûresi / Peygamberlerin Haram Kılma Yetkisi 5 Eylül 2006
791 Talak Sûresi 8.Ayet / Boşanma -4 8 Ağustos 2006
792 Talak Sûresi 6.Ayet / Boşanma -3 1 Ağustos 2006
793 Talak Sûresi 4.Ayet / Boşanma -2 27 Temmuz 2006
794 Talak Sûresi / Boşanma 18 Temmuz 2006
795 Teğabun Sûresi 14.Ayet / İtaat 11 Temmuz 2006
796 Teğabun Sûresi / Cehennemlikler 4 Temmuz 2006
797 Teğabun Sûresi 5.Ayet / Kafir Kime Denir 20 Haziran 2006
798 Tegabûn Sûresi / Kafirlik 13 Haziran 2006
799 Teğabun Sûresi / Aldatmak 6 Haziran 2006
800 Münafikûn Sûresi / Ecel -2 30 Mayıs 2006
801 Münafikûn Sûresi 11. Ayet / Ecel 23 Mayıs 2006
802 Hz.İsa Gelecek mi? 20 Mayıs 2006
803 Münafikûn Sûresi / Münafıklar 20 Mayıs 2006
804 Münafikûn Sûresi / Allah Yolunda Olanlara Karşı Gelenler 16 Mayıs 2006
805 Münafikun Sûresi / Cuma Namazı 2 Mayıs 2006
806 Cum’a Sûresi / Cuma Namazı 25 Nisan 2006
807 Muhammed Sûresi 1-4 Ayetler / Aracılık ve Şirk 19 Nisan 2006
808 Cum’a Sûresi / Kitap Yüklenenler 18 Nisan 2006
809 Hz. İsa’nın Müjdesi 11 Nisan 2006
810 Saff Sûresi 3. Ayet / Ehli Kitabın Peygamberimize Bakışı 28 Mart 2006
811 Saff Sûresi / Ehli Kitabın Peygamberimize Bakışı 21 Mart 2006
812 Mümtehine Sûresi 13.Ayet / İftida – Bey’et 14 Mart 2006
813 Mümtehine Sûresi / İftida – Gayrimüslimlerle Evlilik 7 Mart 2006
814 Mümtehine Sûresi 10.Ayet / Kadınların Boşama Hakkı 28 Şubat 2006
815 Karikatür Olayı 14 Şubat 2006
816 Mümtehine Sûresi / Gayrimüslimlerle İlişkiler 14 Şubat 2006
817 Mücadele Sûresi 18.Ayet / Allah’ın İsimleri 31 Ocak 2006
818 Haşr Sûresi 11. Ayet / Münafıklar ve Karekterleri 19 Ocak 2006
819 Ganimet – Kurban 3 Ocak 2006
820 Fetih Suresi -15 / Tebük Seferi ve Münafıklar 28 Aralık 2005
821 Haşir Sûresi / Ganimet ve Nesir 27 Aralık 2005
822 Fetih Sûresi / Hudeybiye Sonrası Olaylar 21 Aralık 2005
823 Haşr Sûresi / Sürgün ve Ganimetler 20 Aralık 2005
824 Mücadele Sûresi / Allah’ın Gazab Ettiği Kişilerle İlişkiler 13 Aralık 2005
825 Mücadele Sûresi / Allah’a ve Peygamberine Karşı Gelmek 6 Aralık 2005
826 Mücadele Sûresi / Zihar ve Kefareti 22 Kasım 2005
827 Kur’anı Kerim’de Ehli Kitap 15 Kasım 2005
828 Hadid Sûresi / Demirin Önemi 8 Kasım 2005
829 Fetih Sûresi / İslam Müslümanlar ve Diğer Dinler 1 Kasım 2005
830 Ramazan Özel / Zekat 1 Kasım 2005
831 Ramazan Özel / Zekat ve Kadir Gecesi 25 Ekim 2005
832 Ramazan Özel / İnfak – Zekat 18 Ekim 2005
833 Ramazan Özel / Oruç 11 Ekim 2005
834 Ramazan Özel 4 Ekim 2005
835 Hadid Sûresi 20.Ayet 27 Eylül 2005
836 Hadid Sûresi 11.Ayet 20 Eylül 2005
837 Hadid Sûresi 7.Ayet / İnfak 13 Eylül 2005
838 Hadid Sûresi / Arş ve Kûrsi 6 Eylül 2005
839 Vakıa Sûresi 41. Ayet / Cehennemlikler 16 Ağustos 2005
840 Vakıa Sûresi / Cennet Nimetleri 9 Ağustos 2005
841 Rahman Sûresi / Cennette Hûriler ve Gilmanlar 3 Ağustos 2005
842 Rahman Sûresi 14. Ayet / Cinlerin Yaratılışı 26 Temmuz 2005
843 Rahman Sûresi / İnsanın Yaratılışı 19 Temmuz 2005
844 Kamer Sûresi 41.Ayet / Allah’ın Varlıklara Koyduğu Standart 12 Temmuz 2005
845 Kamer Sûresi 23.Ayet / Kur’anı Anlamak Kolaydır 5 Temmuz 2005
846 Necm Sûresi 33.Ayet / Şefaat 21 Haziran 2005
847 Necm Sûresi 26.Ayet / Şefaat 14 Haziran 2005
848 Necm Sûresi 19. Ayet / Şefaat 7 Haziran 2005
849 Necm Sûresi / İsra ve Miraç 31 Mayıs 2005
850 Necm Sûresi / Sünnet – Vahiy İlişkisi 24 Mayıs 2005
851 Fetih Sûresi 24.ayet / Hac Rüya ve Mekkenin Fethi 17 Mayıs 2005
852 Tur Sûresi / İsra Miraç Hristiyanlar ve Mucize 10 Mayıs 2005
853 Zariyat Sûresi / Siirt Konferansı ve Kadın Erkek Ayrımcılığı 26 Nisan 2005
854 Zariyat Sûresi 38.Ayet / Tevbe ve Zamanı 12 Nisan 2005
855 Zariyat Sûresi 41.Ayet / Kıssalar 3 Nisan 2005
856 Zariyat Sûresi 36.Ayet / Ecel-i Musemma 29 Mart 2005
857 Zariyat Sûresi / Gökten Rızık İnmesi 22 Mart 2005
858 Zariyat Sûresi / Gök Kapıları 15 Mart 2005
859 Kaf Sûresi / Kıyamet 8 Mart 2005
860 Kaf Sûresi / Kıyamet Günü ve Yeniden Dirilme 1 Mart 2005
861 Hucurat Sûresi 18.Ayet / İman İslam ve Münafıklar 22 Şubat 2005
862 Hucurat Sûresi 7. Ayet / İslam Kardeşliği 15 Şubat 2005
863 Başörtüsü ve Laiklik 12 Şubat 2005
864 Hucurat Sûresi / Öncelik Allah ve Elçisi 1 Şubat 2005
865 Kamer Sûresi / Peygamberlerine Karşı Çıkanların Sonu 28 Ocak 2005
866 Hucurat Suresi 25 Ocak 2005
867 Kur’an ve Sünnete Göre Kurban 18 Ocak 2005
868 İftida – Hudeybiye 14 Aralık 2004
869 Muhammed Sûresi (28-38) 30 Kasım 2004
870 Kadir Gecesi 19 Kasım 2004
871 Sadaka ve Zekat 1 Kasım 2004
872 Oruç ile ilgili ayetler 2 Ekim 2004
873 Zekat / Tevbe Sûresi 60.Ayet 13 Mayıs 2004
Kuran Dersi Canlı Yayın