Namazı Bozan Şeyler -1

4 Nisan 2009 tarihinde yayınlandı. görüntülenme Mukayeseli Fıkıh Müzakereleri

Abdulaziz Bayındır: “Ve men salla rekaten minel zuhri summe in hiftetea asra ettatavva fekad nekada zuhru” öğlen namazından bir rekat kılmış, sonra ikinci rekatta ikindiye başlamış. Yanlız bu “in ifteteha”da sanki tekbir alarak başlamış gibi anlaşılıyor ama öyle değil. İçindn öyle niyet etmiş. İkinci rekatta ikindiye niyet etmiş yada bir nafileye niyet etmiş. Öğlen namazı bozulur diyor. “Ve ennehu sahra şuruihi fi gayrihi fe yahruc anhu: çünkü bir başka namaza girmesi sahih olmuştur, o namazdan çıkar”. Doğru mu bu? Olur mu gerçekten böyle. Bir namaza girmek için iftitah tekbiri farz değilmiydi? Burada iftitah tekbiri falan yok.

Enes Hoca: Bu “summe  inhiftetea asra” “hiftetehu” “hiftetau sani” yani o öğlen namazı nasıl girmişse ikindide de o şekild girmiş.

Abdulaziz Bayındır: Öyle değil bak. Şimdi aşağısını okuduğun zaman öyle olmadığı anlaşılıyor. “Ve lev hiftetea zuhra bade ma salla min ha rekaten fe hiye” senin dediğin gibi olsa tekrar tekbir alıp şeye başlayacak olsa öğlen namazının da bozulması gerekir. “Ve yeticezzeu bi tilkel rekea”bu rekatla o namaz, yani öğlen namazının cüzü oluşmuş olur, cüzünden bir parça olur. Yani ikinci rekatı olur. “Le ennehu neve şurua” diyor “fi ayni ma huve fihi fe lekad niyetuhu ve vakiel memiyu ala alihi” sıra sadece niyette.

Muhammed: 03:10-03:19 duyulmuyor.

Abdulaziz Bayındır: Hayır. Şimdi zaten öbürnden çıkmış olur. Allahuekber diye başlarsa problem yok. Şimdi aynı şeyi öğlen namazında da birinci rekatı kıldı sonra namaza yeniden başlamak niyetiyle Allahuekber dedi. “Subhaneke Allahumme ” ve devam ediyor. Yani burada sadece niyet var, iftitah tekbiri falan yok. Onun, için burada niyetten bahsediyor başka bir amelden bahsetmiyor. Hatta niyeti lafzen yaparsa namazı bozulur diye de var bu şeyin şerhinde. Bak ne demiş Fethulkadir’de “ve mağluven en nehaze iza lem yelfaz bi lisanihi fe in kele lebeyten li salliye fesedetil ula ve sarihan müste’nifen el mevniyete saniye mutlaka”, burada o “ifteta” demesi tekbir aldı manasına değil, “tekbera” demiyor.

Enes Hoca:  Burada da şöyle bir şey var: “ve fel hulaseti haza illa nevai kalbihi emma bade lisanihi bi en kaledna nusalliye zuhra in tekaze maaşaallah vela yuziun tilke rekat” diyor.

Abdulaziz Bayındır: Tamam işte. Bak yani niyet bazında var. Yoksa birinci rekatı bırakmış, yeniden bir rekata niyet edip iftitah tekbiri almış başlamış falan: öyle anlaşılmıyor bu ibareden. Bunlar zaten olacak şey değil. Şimdi gene, namazda niyetin yeri namazın başlangıcıdır. Yaki içinde iftitah tekbiri olmamış falan, bunlar arada başka bir şeye niyet etmiş bu onu bozmaması lazım. Yani çünkü niyet amele mukabil olmadıktan sonra hiç bir şey ifade etmez. Şu anda oruca niyet edin, bir taraftan çay için bir taraftan oruca niyet edin. Zarf o iş için müsait değil. Durum müsait değil. Orada zaten bir namaz kılıyorsun,baştan niyet etmişsin. O namazı tamamen bırakıp da ikinci bir namaza başlamadıktan sonra o namaz devam ediyor demektir. Aradaki niyetlerle o değişmez ki. Niyet ettiğini kabul et, onu lağv kabul edeceksin, başladığı namaz devam ediyor diyeceksin. Bir de aslında-daha önce de konuşmuştuk-niyet konusunda Peygamber(sav)’in söylediği bir söz var. O da diyor ki; “innemel amalu bin niyet” diyor. Ameller niyetlere göredir. “Ve li kullin manava”. Şimdi Peygamberimizin bütün söylediği bu. Ameller niyetlere göredir. Peki amel ne? Şimdi C.Hakk diyor ya “salate kanet alel mu’minine kitaben mevkuta” şu vakit içerisinde şu namazı kıl demiş. Sen orada dört vakit namaz kıldıysan Allah’ın emrini yerine getirmişsindir. O vakit içerisinde, mesela öğle vakti içerisinde kılman gereken dört rekatlık namaz vardır. Onun niyeti falan belli. Namaz kılma niyetiyle kılarsan o tamamdır. Çünkü Allah’ın emrettiği o. Sen kendin dersen ki; o farzdan önce Peygamber(sav)’in tavsiye ettiği şu sünneti kılayım dersen, nafileyi kılayım dersen esas ona farklı bir niyet gerekir. Çünkü “memurun bih” olanın dışında bir şey ortaya koymaya çalışıyorsun. O zaman tayin, farza gerekmez. Farzın dışındakine gerekir. Ama şimdi bizimkiler işi tamamen bozdukları için kaza namazlarına fetva vermişler, niyeti çok değişik şekillere getirmişler. Şuna şöyle niyet edeceksin, buna böyle niyet edeceksin demişler. Ondan sonra niyettede tayin şarttır demişler.

Enes Hoca: Bu namazın adı altında başka bir namaz kılmak şey ya, kaza namazı kılınması caizdir.

Abdulaziz Bayındır: İşi bozmuşlar o zaman yani. İşi bozmuşlar. Bilmiyorum söylediğim yanlış mı? Bir kere kaza namazı yok. O çok açık ve net. Niyette tayin nerede gerekir? Şu olur: bir adam unutmuş olur, unuttuğu namazı kılıyordur. Tabiki unuttuğu namazla ilgili niyet olması lazım. Çünkü o vakit normalde o namazın vakti değil. Unuttuğunuz için o namazın vakti oluyor yada uyuyakaldığınız için o namazın vakti oluyor. Tamam. Ama ben sabahleyin zaten iki rekat kılmam gerekiyor. Ben camiye sabah namazının farzını kılmak için gitmişim, orada niyet etmeme falan gerek yok. Ben zaten niyet etmişim de gitmişim.

Mehmet Hoca: Burada çok basit bir anlaşılma zorluğu var. Mesel dediğiniz gibi insan camiye gideken namaz kılmak için gidiyor. O zaten niyettir.

Abdulaziz Bayındır: Ve o vaktin namazıdır zaten.

Mehmet Hoca: Gerek yok dediği zaman yani bilmiyorum, benim kafam biraz karışık o konuda. Yanlız zaten niyet yani. Niyet olduğu için..

Abdulaziz Bayındır: İşte ben de o senin kafanda olanı söylüyorum. Bizim ulemanın dediği o değil. Gerçi hanefiler öyle diyorlar. Adam namaza camiye giderken zaten namazı kılmak için gidiyor. Başka zaman gitmiyordu ki.

Mehmet Hoca: Sabahleyin kalkarken insan şey değil ki..

Abdulaziz Bayındır: İşte söylediğim bu yeter. Başka bir şeye gerek yok.

Mehmet Hoca: O zaman niyete gerek yok değil de, ayrıyetten yani bizzat..

Abdulaziz Bayındır: Zaten manası o dur onun.

Abdurrahman Yazıcı: Biraz evvel dediniz ki; niyet amele mukarin olmalı.

Abdulaziz Bayındır: Amelsiz niyetin hiç bir anlamı yok. Hem amele mukarin demedim, amele uygun olması tabiki  mukarin. Nedir mukarin? O vakit içerisinde sabah namazı sabahleyin tan yerinin ağarmasından güneş doğmasına kadar iki rekat namaz kılman lazım. Sen de o namazı kılma kararı ile, içinde öyle bir karar vermişsin. Gitmişsin Allahuekber diye durmuş, kılmışsın bitti. Zaten abdest alman başlı başına bir niyettir. Kalkıyorsun, kıbleye dönüyorsun, tekbir alıyorsun, bunlar niyet değilse hangi şey niyet olacak yani.

Enes Hoca: O namazı kıldığının şuuru içerisinde.

Abdulaziz Bayındır: O işin şuuru içerisindesin. Yani senin dediğinle muhalif bir şey değil bu. Ama kitaplarda biz böyle okumuyoruz. Söylemek istediğim o. Adam gidiyor, öğlen namazını camide kılıyor, ondan sonra arkasından diyor ki; ya bak niyet etmemiştim diyor. Niyet etmemişsen senin burada ne işin var? ”

Abdurrahman Yazıcı: Bir şeye niyetin mukarin olmadı bana göre kişinin ruhen de ona hazır olması..

Abdulaziz Bayındır: Zaten hazır. Abdest almış, buradan oraya kadar gitmiş, ondan daha iyi hazırlık olur mu?

Abdurrahman Yazıcı: Oraya gidene kadar selamun aleykum, nasılsın falan bir sürü şeyler..

Abdulaziz Bayındır: Olsun canım. Ama adamın niyeti. Bak şimdi bu adam ne zaman niyetini bozar? Camiye giderken başka tarafa dönerse. Ya camiye gitmeye niyetim vardı ama vazgeçtim.

Mehmet Hoca: Camiye gitmiş namazını kılmamaış o zaman bozulur.

Abdulaziz Bayındır: O zaman niyetini bozmuş olur. Zaten hedefine doğru gidiyor adam, niyeti tamam. Arada istediği kişiyle selamlaşsın konuşsun farketmez. Hatta der ki beni fazla meşgul etme camiye gidiyorum der mesela. Burada niyette tayin farz için değil farzın dışında, çünkü Allah’ın istediği olmadığı için farzın dışında eğer nafile kılmak istiyorsa onunla ilgili niyet etmesi lazım.

Enes Hoca: Zaten sünnetleri kılan henüz farzı kılmamış olana namaz kıldın mı diye sorduğunda farz kılmadım diye cevap veriyor.

Abdulaziz Bayındır: Ben daha kılmadım diyor. Çünkü asıl niyeti o değil.

Enes Hoca: Asıl niyetinde onun olduğu belli zaten.

Mehmet Hoca. Doğru, kılmadım diyor.

Abdurrahman Yazıcı: Mesela öğleni kılmış ilk vakitte. Ama daha sonra işte aklında unutmuş, nafile kılacak. Kılıyor hatta, hatırladı. Nafileyi zihninden..

Abdulaziz Bayındır: Farketmez. Neye niyet edersen kılmışsın bir kere, namazı bitmiş. O ikinci namaz zaten nafiledir.

Katılımcı: Bazen de şöyle oluyor: öğle namazına gidiyoruz camiye ama aklımızda ikindi kılıyorum gibi düşünce oluyor.

Abdulaziz Bayındır: Farketmez. İsterse yatsıyı kılmaya niyet et hiç önemli değil. Çünkü o vakit başka bir namazın vaktine müsait olmadığı için ister istemez odur. Yani sen akşam yemeği niyetiyle öğle yemeği yesen akşam artık karnın acıkmaz mı? Kıyas yemek kıyası.

Enes Hoca: Hafısınzanda nafile kılacağına niyet etse aynısı olur.

Abdulaziz Bayındır: İşte aynen öyle. Çünkü o vakit başka namaza müsait değil. Sen namaz kılmaya niyet ettin, senin aklından yatsı geçmiş; yeter ki o namazın rekatları dörtse dört kılarsın, ikiyse ikü, üç ise üç kılarsın o kadar. Zaten Peygamber efendimiz bu işi o kadar güzel halletmiş ki “sallu kema reytumu yusalli” demiş, hiç fazla detaya girmemiş. Detaya girdikçe sıkıntı doğuyor. Vesvese ortaya çıkıyor.

Mehmet Hoca: Almanlar da işin detayında şeytan var diyormuş Mustafa Bey dedi.

Abdulaziz Bayındır: Mustafa Bey içerde. Zaten vesvese şeytanın vesvesesi değil mi? Peygamber(sav) de bu konuda uyarıyor. Çünkü ne kadar detaya girersen, bir çok kimse abdest alamıyor banyodan çıkamıyor. Çünkü sen kitaba yazmışsın; iğne ucu kadar kuru kaldığı zaman olmaz diye yazmşsın. Adam da cünüp olarak dolaşırım korkusuyla. Sen niye böyle yazıyorsun? Allah öyle bir şey demiyor, Peygamber demiyor yani. Sen bunu niye yazıyorsun?

Mehmet Hoca: Sonu gelmez bazı şeylerin.

Abdulaziz Bayındır: Gelmiyor zaten. Bunlar da bak, bu kadar şeyi niye yazmışsın. Ya namaz ile ilgili yazacağın en fazla iki sayfalık bir şeydir. İki yıldır, belki daha fazladır okuyoruz okuyoruz, daha hala namazın bir bölümündeyiz. Aslında bunu bitirip de tekrar namaza başlamamız lazım. Ama kurandan ve sünnetten. Onun şeylerini ortaya koymamız lazım. Bunu isteyenler yok şimdi. Servet ısrarla istemişti bu dersi, o yok. Hamdi istemişti, yok. Başka kim istemişti? Bunlar yok yani. Onlar gelmiyorlar ama biz devam ediyoruz.

Enes Hoca: Biz istemedik.

Abdulaziz Bayındır: Biz istemedik. Ben de şahsen bu dersi okumaktan da pek hevesli değilim yani. Her defasında bu kadar yanlışları tekrarlamanın bir anlamı yok ki.

Abdurrahman Yazıcı: Mukayese iyi oluyor Hocam diğer mezheplerle birlikte.

Abdulaziz Bayındır: Bak Abdurrahman istiyormuş.

Yahya Şenol: Ben de Abdurrahman’a katılayım bari.

Abdulaziz Bayındır: Tamam katıl. Fakat her defasında bunların hatalarını tekrarlamanın da bir anlamı yok. Doğruları söylemek lazım, yanlışları değil. Şu anda mesela benim şahsen bildiğim kadarıyla doğru dürüst bir namaz kitabı yok. Hadislerde namaz diye kitaplar şey yapmışlar. Bütün rivayetleri almış yada rivayetler arasında bir mantık kuramamış ilişkiler. Kuranla hiç bir ilişki kurulmamış namaz konusunda. Burada asıl yapmamız gereken o. Çok kısa sürede ve çok daha verimli olur.

Katılımcı: Sabırla onu bekliyoruz onu hocam bir hareket yok.

Abdulaziz Bayındır: Bende nerede kaldı diye düşünüyordum Mustafa Bey diye. Çok gerilerde kalmışsın, ondan öyle. Evet şimdi bizde Hidaye’yi okumak bayağa bir şan şeref sayılır. O bakımdan, dışarıya çıkar ben Hidaye okudum dedin mi, ooo. Ondan dolayı yani bu işin şeyi var. “Ve iza karael imamu minel mushaf” mesela çok gereksiz şeyler bunlar. Son derece gereksiz ifadeler. “İmam mushaftan okursa”,”fesedet salatuhu: namazı bozulur”. Bunu yazmanın anlamı ne? Niye bozulsun?

Mehmet Hoca: Bozulduğunu düşünenler olduğu için .

Abdulaziz Bayındır: Bunlar böyle dediği için millet düşünüyor. Demese kimsenin aklına bile gelmez namazın bozulması.

Muhammed: Ama öyle sorular soruluyor.

Abdulaziz Bayındır: İnsanlar niye soruyorlar biliyormusun Muhammed? Bu kitaplarda okuduğu için yada bu kitapları okuyanları dinledikleri için soruyorlar.

Mehmet Hoca: Peygamber(as) döneminde mushaf şeklinde olmadığı için, daha sonra kitap haline getirilmiş. Acaba o zaman zihninden okuyordu şimdi kitaba baktın mı ne olur?

Abdulaziz Bayındır: Bakalım gerekçesi ne ona bakalım. Asıl mesele o. “Ve iza karael imamu minel mushafi fesedet salatuhu: imam mushaftan okursa imamın salatı bozulura”. Cemaat okursa değil, imam okursa diyor. Gerçi şu anda imamet bölümündeyiz ya. Tabi imamın namazı bozuldumu cemaatinki de ister istemez bozuluyor. “İnde Ebi Hanife: Ebu Hanife’ye göre”,”rahimehullah”. “Ve kala: onun iki talebesi” Ebu Yusuf ve Muhammed demişler ki; bütün namazı tamamdır. “Le enneha ibadetun imdafe ila ibadetin uhra: çünkü kuranı okumak ibadettir, bir başka ibadete eklenmiştir”. Bu ibare doğru mu?

Enes Hoca: Doğru.

Abdulaziz Bayındır: Yok yok, ibadet sayılması?

Abdurrahman Yazıcı: Namazda okunması ibadettir.

Abdulaziz Bayındır: Kuran okumak ibadet mi? Kurana uymaktır ibadet olan.

Yahya Şenol: Tilavet kuran okumayı da gerektirmiyor mu? Tamam, peşinden gitmek ama. Onu da kapsıyor ama ondan daha geniş.

Abdulaziz Bayındır: Şimdi bu, tamam dediğin doğru da yani şey olarak Müzzemmil suresiyle ilgilendirdiğin zaman, her müslümanı günde mutlaka kuran okuması Allah’ın emri. Bu da ibadet. Okuyacak ve düşnecek, uymaya çalışacak falan. Fakat bizim bu ulemanın gündeminde böyle bir olay yok. Dolayısıyla bunların kuran okumak ibadettir ifadeleri farklı bir ifade oluyor. Yani oradan kaynaklanmıyor.

Yahya Şenol: Namazdayken okumak farz kabul ediyor. Namaz dışında kuran okumak sünnet, dinlemek farz.

Abdulaziz Bayındır: o da “fe ansitu” emrinden dolayı diyor, halbuki o da namazla alakalı.

Yahya Şenol: Halbuki okmanın da farz olması lazım. Her zaman, namaz dışında.

Abdulaziz Bayındır: Namaz dışında da, yani herkes her gün okumalı. Bir ayet de olsa okumalı. Ama o bizim ulemanın gündeminde yok. Gündeminde olmayınca bunu buraya yazmaları kendileri açısından çelişkili.

Yahya Şenol: Namazda yapılması ibadet ya.

Abdulaziz Bayındır: Peki namazda yapılması ibadetse. Bak burada da bir şey var. Adam zaten kuranı okuyor.

Yahya Şenol: Ama bakarak okuyor.

Abdulaziz Bayındır: Evet. “İlla ennehu yukrahu”

Enes Hoca: Kurana bakmak mı ibadet oluyor. Ezberden okuyabilir.

Abdulaziz Bayındır: Hayır, namazda zaten kuranı okuyor. O ibadet, o ibadete eklenmiştirin anlamı ne?

Haşim: Farklı bir ibadet değil, değil mi hocam?

Abdulaziz Bayındır: Farklı bir ibadet yok burada yani.

Yahya Şenol: Bakarak okumak.

Enes Hoca: İbadete ibadet eklenmesi, sadece bakılması. Okumak bakmaya eklenmiş.

Abdulaziz Bayındır: Bakmak ibadet mi?

Enes Hoca: Öyle diyor.

Abdulaziz Bayındır: Ele almak mı ibadet. Çok acayip bir mntık bu yani. Nasıl mantık? O ibadet, o ibadete eklenmiş? Zaten kıraat ve zikir namazın esası değil mi? Zikir namazın esası.

Mehmet Hoca: İbadetin ibadete eklenmesi, ibadetin iptal olmasına neden olmaz ki.

Abdulaziz Bayındır: Hayır.

Mehmet Hoca: O zaman namaz kıldığın zaman hac iptal olması gerekir.

Abdulaziz Bayındır: Yok yok. Burada eklenen hangi ibadet? Kıraat. Namazda adam eline almış kuranı kerimi okuyor, kuranı kerimi niye okuyor namazda? Kuran okumuş olmak için mi okuyor? Yoksa namazda kıraat emrini yerine getirmiş olmak için mi?

Mehmet Hoca: Namazdaki kıraat emrini yerine getirmek için kuran okumak.

Abdulaziz Bayındır: Namazdaki kıraat emrini yerine getirmek için okuyor ki, say ki öyle yapıyor. O zaman bu namazın ibadeti. Hangi ibadete ekliyor bunu.

Abdurrahman Yazıcı: Kılınanı belirtme olması sebebiyle sebebiyle.

Abdulaziz Bayındır: Hayır, bunun ifadesi o. Bunun ifadesi o. O başka. O Ebu Hanife’nin şeyi.

Enes Hoca: “İbadetin indafe in lemed la ibadetin ve hiye nazeru hil mushaf” demiş

Abdulaziz Bayındır: Mustafa bak, bak ibadet.

Enes Hoca: “Bakmak” değil.

Abdulaziz Bayındır: Ne demek “nazaru”?

Enes Hoca: Nazar olması.

Enes Hoca: Kurana bakmak ibadet, okumak ibadet. İkisi birlikte olmuştur. O şekilde oluyor.

Abdulaziz Bayındır: Başka bir çözüm bulamadığı için öyle. Mantıksız bir ifade bu. Anlamsız bir ifade. Kurana bakmak da bir ibadet, onu ibadet sayıyor. Onu ona eklemiş oluyor. Alan adam kurana bakmak için mi alıyor?

Enes Hoca: O zaman o ibadetin dilinin de kuran..

Abdulaziz Bayındır: Delili ne kurana bakmanın ibadetinin?

Mehmet Hoca: Kurana bakmak ibadettir diyebilir. Çünkü dolaylı olarak mesela namaz kuranı aldığı, ibadeti yerine getirmek için aldığına göre ibadet sayılır.

Abdulaziz Bayındır: Hayır, bakmaya ayrı bir ibadet diyor kıraatın dışında bir ibadet sayıyor. Çünkü ibadeti ibadete ekleyecek ya. Yani okumadan da bakmak kurana bir ibadet olacak.

Enes Hoca: Normalde namazın dışında bir ibadet sayılması gereken bir iştir. Sonra ikisini cem ediyor.

Abdulaziz Bayındır: Çok mantıksız bir ifade bu. Her defasında bunlarla uğraşmayalım. Bundan sonra kuralı değiştirelim gerçekten. İnsanın canını sıkıyor. Dinleyenlerin de canını sıkıyor. Bazıları bu Ebu Hanife, bu zatları dedin mi öylesine kutsallaştırıyor ki, onların bu kutsallarına dokunduğun zaman millet hop hop hopluyor. “İlla ennehu yukrahul” diyor. Ebu Hanife’nin iki talebesi namazı tamamdır ams yaptığı iş mekruhtur diyor. Kurana bakmak ibadetse niye mekruh sayıyor ki? Tamam olmadı ki işte bak. “Teşebbuhum bi saniye ehlil kitab” kuranı eline almak, kurana bakmak: bunu ayrı bir ibadet dediğine göre, ayrı bir ibadetse, mecburen alacaksın eline yani. O zaman hiç eline almaman lazım. Ehli kitaba benziyorsun diye.

Mehmet Hoca: Ehli kitap namaz kılarken namazında tutuyor ya elinde kendi kitabını. Şimdi namaz kılarken demek istiyor herhalde.

Abdulaziz Bayındır: Tamam güzel de işte, ibadeti ibadetle evet, neyse.

Muhammed: İbadete vesile olan kişi ibadet etmiş olmaz mı?

Abdulaziz Bayındır: Müstakil bir ibadetmidir abdest almak? Kıbleye dönmek başlı başına bir ibadet midir?

Muhammed: Ama camiye gitmek namaz kılmak için, o da bir ibadet.

Abdulaziz Bayındır: O gitmek ibadet değil canım. Orada namaz kılmaktır ibadet olan.

Abdulaziz Bayındır: Onun için yaptığın gayretin şeyidir. Yani o namaza gittiğin için ibadet oluyor.

Muhammed: İbadet o şekilde şey yapsak.

Abdulaziz Bayındır: Bu kitaplardaki ibadet algısı o değil ama.

Mehmet Hoca: Ama burada onun ibadet olup olmayacağını değil de daha çok, niye bir ibadet ikinci bir ibadete eklenince bozuluyormuş?

Abdulaziz Bayındır: Hangisi ikinci ibadet meslesi orada söz konusu.

Mehmet Hoca: İki ibadet birbirine eklendiği zaman niye bozuluyormuş?

Abdulaziz Bayındır: Bozulmaz diyor, bozulur demiyor.

Abdulaziz Bayındır: Neyse devam edelim de bu her defasında bunların şeyleriyle uğraşmayalım. “Ve li Ebi Hanifete rahimehullahu: Ebu Hanife’nin delili şudur” dayandığı delilleri şu: “enne hamnel mushafi vn nazara fihi ve takliben evraki ameli kesir” onun dediği: kurana bakıyorsun, kuranı tutuyorsun, yapraklarını çeviriyorsun. Bu ameli kesirdir ve namazı bozar. Bunun bir delili olamaz. Peygamber(sav) işte çocuğu sırtına yükleniyor, secdeye vardığı zaman bırakıyor, secdeden kalkışta tekrar yükleniyor. Ve bunların söylediklerinden çok daha fazlasını yapıyor ve namazına bir şey olmuyor. Kaldı ki bu insan namazını ıslah için o kuranı alıyor. Mesela diyelim ki bir sayfa kuran okumak istiyor namazda, iki sayfa okumak istiyor. Peygamberimiz(sav) namazı kuran eğitiminin bir vasıtası da yapmış. Uzun uzun kıraatlerde bulunmuş. İşin o tarafı hiç düşünülmüyor. “Ve le ennehu telekkunun minel mushafi: mushaftan bilgi almalıdır bu”. “Fesareke ma iza telekkale bi gayri: başkasından bilgi almış olması gibi”. E siz şimdi cemaat olarak imamı dinliyorsanız, imaamın okuduğu kurandan bilgi almıyormusunuz? Böyle bir mantık olur mu?

Mehmet Hoca: Geçende dedi ya o: başka birinden..

Abdulaziz Bayındır: Haa! Dışardan alırsa. Ama bu insan değil ki, Allah’ın kelamı. Dışarıdan almıyorsun ki sen kendin alıyorsun. Onun ayrı bir şahsiyeti yok ki.

Enes Hoca: Onun gibi oluyor diyor. Tam o değil de onun gibi.

Abdulaziz Bayındır: “Telakkunun” “telakku” demedi.

Enes Hoca: “Kema iza telaktunun”.

Abdulaziz Bayındır: “iza telekkele bi gayrihi”, orada olduğu gibi yani. “Ve ala haza bi farkı beynel mevdui vel mahmul: mesele bu ise, ister yere koy ister elinde taşı farketmez”. Eğer bilgi alma meselesiyse, karşı tarafa da koysan hatta geçen hafta söylüyordunuz: şimdi bu elektronik aletlerle gözlükte yada karşıdaki levhada ayetler geçiyor, sen de oradan okuyorsun. Ona da olmaz demiş oluyor, demiş olması gerekir diyor. Bunu da gerektirir. “Ve alel evveli yeftelikan” tani birinciye göre düşünürseniz ikisinin aradında fark vardır. Eğer söylediği mushaf taşımak, bakmak, evrak çevirmek, bundan dolayı ameli kesir vardır namaz bozulur diyorsa başka, okuduğundan bilgi almak diyorsa bu başka. “Velev nazara ila mektubin ve fehimehu fes sahihu ila tefsudu salatuhu” adam namaz kılarken şurada bir yazı görse, o yazıyı da anlasa namazı bozulmaz. Sahih olan o dur diyor. “Bil icma”. Bil icma dediği: Hanefilerin icmasıyla yani. Hanefi mezhebi içerisinde. “la hilafin ma iza halefe la yakrahu kitabe fulanin haysu yahnesu bil fehmi” falancanın yazdığını okumayacağım diye yemin etse, namazda yada herhangi bir durumda..

Mehmet Hoca: Bakmış,

Abdulaziz Bayındır: Bakmış ve anlamışsa o zaman yemini bozulmuş olur diyor. “İnde Muhammedin imamullah: İmam Muhammed’e göre. “Yannel maksude hunelikel fehumu: çünkü okumayacağımdan maksat anlamayacağım demektir”. “Emma fesadu salati fe bil ameli kesir ve lem yuced” namazın bozulması ameli kesirledir Ebu Hanife’ye göre. O da olmamıştır diyor.

Mehmet Hoca: Şimdi bir adam filan kitabı okumayacağım diye yemin ettiyse mesela. Türkçe kitap, başka dile çevrilmiş. Ona anlamıyor okuduğu zaman. O zaman nasıl olur.

Abdulaziz Bayındır: Bu tip şeylerde örfe bakmak lazım! Bunlar bakun yani, hadislerden delil almaya kalktığımız zaman bunların dediklerine hiç bir şekilde uymuyor hadisler.

Yahya Şenol: O hani son şeylere göre, gözlükte yada camda yansıması namazın adabına uygun değil mi? Hani şu an mesela siyasilerin önünde cam var, orada bütün konuşma metni yazıyor.

Abdulaziz Bayındır: Mesela o şeyin adabına uygun oluyor, mitinglerin adabına.

Yahya Şenol: Adam namazda ama kafası orada sürekli.

Abdulaziz Bayındır: Kafası ne tarafta?

Yahya Şenol: Sağda, solda falan duruyor onlar genelde.

Abdulaziz Bayındır: O zaman tam karşına koyarsın, problem değil. Tam karşına koyarsın.

Katılımcı: Bazı imamlar yanında mushaf bulunduruyor Hocam takıldığı yerde açıp bakıyor.

Abdulaziz Bayındır: Öyle olması lazım, başka çaresi yok yani. Yani bunların her hangi bir önemi yok. Bu tip şeylerdeki hükümlerin bir dayanağı yok. Dayanak bunların aleyhine olan dayanktır. Yani Peygamber efendimiz(sav), Fethul Kadir’de yazmış bunu hadis olarak: “Li ennehu(sav)e salla hamilen ümamete  Ebil as. Ebul As’ın kızı Ümame’yi sırtına alarak namaz kılmış. “Vela atıki: boynuna almış”,”fe iza secede vadaaha” secdeye vardığı zaman kızı düşürmemek için tabi çocuğu alıyor iki eliyle koyuyor buraya. Ondan sonra “fe iza kame hamele” kalkarken de tekrar boynuna koyuyor. Kuranı kerimi ele alıp da sayfalarını çevirmekle kıyaslanmayacak kadar ameli kesirdir yani.

Mehmet Hoca: Koyunlar dağıldığı zaman toparlıyor, geldiği yerde başlıyormuş namaza.

Abdulaziz Bayındır: O da biraz fazla.

Katılımcı: Torunu Hz.Hüseyin’i mi aynı şekilde. Rivayet varmış.

Abdulaziz Bayındır: Onunla ilgili de var tabi.

Yahya Şenol: İmam iken yapıyor, ilginç olan o.

Abdulaziz Bayındır: İmam iken yapıyor değil mi? Milletin de zihni meşgul oluyor onunla.

Yahya Şenol: Şimdi bir çocuk safın arasından geçti mi, imam; namazınız bozuldu, ben size demedim mi diyor.

Abdulaziz Bayındır: Evet, Bayrampaşa’nın imamları öyle yapıyor da bizim paşanın ki yapmıyor.

Yahya Şenol: Sorsan bu hadisi, ya Peygambere özel der geçer.

Abdulaziz Bayındır: Gerçekten yani çocuklara karşı camilerde büyük bir alerji var. Kadınlara karşı büyük bir alerji var. Bunlar çok ciddi bir problem, bunların bir an önce kaldırılması lazım. Bunlar çok kötü şeyler gerçekten.

Muhammed: Bu islamın ilk dönemiyle alakalı olmasın?

Abdulaziz Bayındır: Yok, ilk dönemle alakalı değil. “Ve in imraatun fe in merret ve im merret imraatun beyne yedeyhi musalli ldm tekta salatehu” yani bir kadın namaz kılan kişinin önünden geçse, onun namazını bozmaz. “Li kavle aleyhisselatu vesselam la yekteu salate muru şeyin illa ennel merre asimun: herhangi bir şey namaz kılanın önünden geçmesiyle kişinin namazı bozulmaz” yani ister kadın, ister erkek, ister çocuk, kim olursa olsun. Ama geçen günahkar olur. “Li kavle aleyhisselati vesselam lev alimel marru beyne yedeyhi musalli maza aleyhi minel mızri lev akkafe erbaine” eğer oradan geçen kişi yani namaz kılanın önünden geçen ne kadar günah elde ettiğini bilse orada kırk kadar dururdu. Artık kırk gün mü, kırk yıl mı? Kırk ne kadarsa işte. Kırk.

Enes Hoca: O zaman bu hadislerde genelleme varken niye “imraatun” diyor ki orada?

Abdulaziz Bayındır: “İmraatun” demesinin sebebi var. Hanefi mezhebinde ön safta kadın varsa arka taraftaki namaz kılanın.

Mehmet Hoca: “Salatu illa merreatin” diye..

Abdulaziz Bayındır: Öyle var. Namazı kadın, köpek, eşek gibi şeyler var. Bunlar tabi sahih olması mümkün olmayan hadisler, evet. Ama yerleştirmişler kitaplara.

Enes Hoca: Bu hadise karşı mı söylüyor. Hadis diye rivayet edilen..

Abdulaziz Bayındır: O söze karşı. Evet şimdi, “Ve innema ye’semu iza merre fi mavde sucudihi ala makıl” yani bu ifadeye göre kişinin alnını koyduğu yerden geçerse. Yani alnını koyduğu yer ile alnını koyduğu yerin arasından geçerse günahkar olur. Yoksa biraz ilerisinden geçerse değil.

Yahya Şenol: Secde edebileceği mekan yani.

Abdulaziz Bayındır: Tabi. Namazını kılabileceği kadar bir mekan, evet.

Enes Hoca: Önü demek orası.

Abdulaziz Bayındır: Zaten engel de olsun diye ifade var. Ne kadar engel olur? Elini uzatır o kadar. Yoksa adamın sopayı alıp da peşine düşecek hali yok ya. Elimi uzatır işte geçme diye o kadar yani. Biraz ilerisinden geçtiği zaman tamam. Büyük camilerde zaten ciddi sıkıntı oluyor. Adam geliyor kapının önünde namaza duruyor. Biran önce kaçsın diye.

Yahya Şenol: Çabuk çıkmasın da camide beklesin diye.

Abdulaziz Bayındır: Bekçilik yapıyor.

Yahya Şenol: Hemen köşeye duruyor ki, millet hemen çıkmasın.

Abdulaziz Bayındır: Orayı kapatıyor yani. Elektronik sanal bir kapı oluşturuyor.

Mehmet Hoca: Çıkarken o amaçla yapıyor ama girerken niye öyle yapıyor? Caminin içi boş.

Abdulaziz Bayındır: Onlar da girmesin diye. Hayır şimdi o Süleymaniye caminin içerisi boşken, caminin tamamı ibadete açık olduğu zaman, o kapıların önü sürekli dolu olur. Çünkü o kapının oraya hemen kaçmak isteyenler gelir. Kaçmak isteyenlerin sayısı da içerde kalanlardan çok olduğu için, orada müthiş bir yığılma olur. Ve ondan sonra başlarlar birbirlerini şikayet etmeye. “Ya herkes buraya yığılıyor”. Benim öyle bir derdim yok. Ben orada vaizlik yaparken bana hep şikayet gelir: “Hocam bir şey söyle millete, şu kapıya yığılıyor”. Sen nerede kılıyorsun? Orada. Benden başkası olmasın diyor yani.

Mehmet Hoca: Zaten gördüğüne göre, kendisi de orada olması lazım.

Enes Hoca: Selam verdikten sonra hemen, cemastin çıkma şansı olsa o zaman böyle olmaz. Şimdi o selamdan sonraki işin aksesuarları çok fazla ya, onun için çıkamıyor. Bir oturdumu kalıyor orada.

Katılımcı: Ramazanlarda biz de aynısını yapıyoruz. Kapıya yakın oturuyoruz.

Abdulaziz Bayındır: Aa bak! Suçlu bulundu. Evet.

Diyor ki, tekrar okuyayım da “ve innema ye’semu iza merre fi mevde sucudihi ala makıl vela yekunu beynehuma hailun” arada bir engel olmaksızın secde yeriyle onun arasından geçerse. Arada bir engel varsa gene geçebilir. “Ve tuhazi adaul merri adaehu” oradan geçenin organları oradakinin organına denk geliyorsa, yani zemin aynıysa. Biraz aşağıysa, biraz yukarıysa değil yani. “Velev kane yusalli aled dukkani: dükkanın üzerinde namaz kılıyorsa”. Dükkan ne? Bank demek bank. Yani oturmak için, oturma yerlerine dükkan deniyor. Şeyde de İtalyanlar, bu bankerler başlangıçta bank denen bugün-buralarda da deniyor- onun üzerinde şey yaparlardı. Orada oturuyorlar. O oyurdukları yerlerde para satar, alırlarmış. Sonra oradan isim alınmış, banka oradan almış ismini. Şimdi demek ki buradan da öyle anlaşılıyor ki oradaki bank ne ise, buradakş dükkan da o.

Mehmet Hoca: Parklardaki oturacak yere bank denir.

Abdulaziz Bayındır: Araplar da dükkan diyorlarmış. Aynı kelime. Çünkü demek ki araplarda öyle banklarda oturarak herhalde satış yapıyorlardı. Mallarını orada satıyorlardı, orada oturarak satıyorlardı. Daha sonra o kelime bizim dediğimiz manada dükkan olarak kullanılmaya başlanmış. Ben öyle anlıyorum yani, bilmiyorum.

Enes Hoca: “Ed dükkanu vedemmil dal ve teşmihil ukra el hanetu farsıyun muarrebun”demiş. “Ve lakinne murad dekketi ve serir musalli aleyhi” diyor.

Abdulaziz Bayındır: Tamam. Yani bir oturak. Yada uzanılabilecek kanepe mi? Biz kanepe diyoruz.

Enes Hoca: Biz sıranın üzerinde kıldık ya namazı.

Abdulaziz Bayındır: Evet başka kılacak yer yoktu, mescid yoktu Moskova Üniversitesi’nde. Bir odada sıraların üzerinde kıldık namazlarımızı.

Mehmet Hoca: Yüksekte kıldığınız için Allah’a daha çabuk ulaşır.

Enes Hoca: İmamla aramızda altı-yedi sıra vardı. Her insan bir şeyin üzerinde.

Abdulaziz Bayındır: Bir dükkan üzerinde. “velem bagıli men yusalli fe sahrai ettehıze emau sutreten” açık sahada namaz kılan kişinin önüne bir sütre oluşturması uygun olur diyor. “Li kavli aleyhisselati vesselam” Peygamberimiz şöyle demiş; “iza salla ahadukum fis sahrai fel yecal beyne yedeyhi sütraten: sizden birisi açık sahada namaz kılarsa önüne bir sütre koysun” demiş. Tabi aynı zamanda namaz kılanın dikkatini toparlamış oluyor önüne bir engel koyduğu zaman. Bir çubuk, bir sopa evet. “Ve yektaruha ziraun fesaiden” bir zira yani şöyle bir, şuradan parmak ucuna kadar olan yüksklik daha fazla yükseklik olmalı diyor. “Li kavli aleyhisselati vesselam: Peygamberimiz şöyle demiştir” diyor. “E ya’cizu ehadukum iza salla fis sahrai en yekune emamehu mislu mahharetir rahli” yani sizden biriniz aciz mi sahrada namaz kıldığı zaman önünde rahlil muahharesindeki gibi şey olsun. Herhalde bu hayvanı arkadan sopayla sürüyorlar ya.

Mehmet Hoca: Önünde bir ağaç, arkasında bir ağaç oluyar ya, o. Rahle o üstüne koyduğumuz devenin..

Abdulaziz Bayındır: Bizde kaş derler. Semerin kaşı derler. Semer, semerin kaşı. Arka kaşı, ön kaşı. “Vekıle yemberi en tekune fi zılizıl usbui” delil ki; parmak kalınlığında olmalı. “Ve ennema dunehu la yebdu lil nazırin min baidin” çünkü bir parmak kalınlığından daha ince olursa, uzaktan bakan kişi hiç bir şey göremez oradan diyor. “Fe la tahsulyl maksutu” maksat da hasıl olmaz demiş. “Ve yakrul mines sutreti: sutreye yakın namaz kılar”. “Li kavli aleyhisselati vesselam men salla ila sutretin fel yednu minha” sutreye doğru namaz kılan kişi önünde bir engel olursa ona yaklaşsın demiş. “Yecalu sutrete ala hacibihil eymen: o sutreyi sağ kaşına şey yapar”,”ev alel eysir: yada sol kaşının hizasına koyar”. “Bihi varadel esaru vela be’se bi terki sutreti izae minel murure: önünden geçilmesinden emin olursa sütreyi bırakır”. Tabi önünden de derken gene alnını koyduğu yer ile kendi arası. “Ve lem yuvacih ettarika: yola doğru da namaz kılmasın”. Zaten biliyorsun ki yoldan geçenler olur.

Enes Hoca: Ama sutre ağacının kalın-ince olmasını “hacıbihil eymen “iyice bir yere bir neticeye gelinceye kadar bir iki saat geçer.

Abdulaziz Bayındır: “Ve yukreul cem’u beynehuma” yani her iki tarafına da, hem bir tane sağ kaşının önüne, sol kaşının önüne ikisine de koyması mekruh olur diyor. Bitti mi? Ben atladım mı?

Enes Hoca: “Sutretul imami sutretul lil kavmi”.

Abdulaziz Bayındır: Evet ben atlamışım. Sağol. İyi oldu. “Sutretul imami sutretul lil imami”. Mesela bilhassa bizim burada namaz kılarken çok önemli oluyor. Mesela burada imam namaz kıldırıyor, imamın sağında, solunda boş yerler var. Fakat arkada bir cemaat var oraya kimse geçmiyor.

Enes Hoca: Şurada halının sol kısmında durmuşuz, önümüzde bir saf kadar yer var, onun önünde bir saf kadar yer var, duvarın dibinden de geçilmiyor. Oradaki herkes ilim adamı olmasına rağmen geçilmiyor.

Abdulaziz Bayındır: Buraya hiç kimse geçmiyor, ben de her namazdan sonra söyleyeyim diyorum, unutuyorum. Kardeşim, imamın önünden geçmediniz mi yeter. Cemaatin önünden geçmenin bir sakıncası yok. Geç git ama imamın önünden geçmeyin. Yoksa imam serttir, vurur yatırır!

Enes Hoca: Namazı şurada kılıyor, önünde bir kaç metre yer var oradan geçmiyor.

Abdulaziz Bayındır: Oradan geçmiyor evet.

Yahya Şenol: Tam secde boyutunda olan bir yer imam ile cemaatın arası. Yakın duruluyor..

Abdulaziz Bayındır: Öyle olmadığı zamanlar için söylüyoruz. Öyle olmadığı zamanlar için.

Enes Hoca: Namaza yetişemeyen, sonra gelenler var ya. Namazı kılıyor şuralarda. Selam verenler de ortadan gitmesi gerekiyor, bekliyor oradan çıkıyor. Önünden geçmeden. 5-6 metre yer var şurada.

Abdulaziz Bayındır: Neyse bunu bir şey yapalım da, bundan sonra dikkat edilsin. “Ve sutretul imami sutretun li kavmi” imamın önündeki sutre herkes için geçerlidir. “Ve ennehu aleyhisselati vesselam salla bi bathae mekkete ila anzete”. “Anze” ne?

Mehmet Hoca: Bir mızrak.

Abdulaziz Bayındır: Öyle mi! “Velen yekul lil kavmi sutretun” Peygamber efendimiz Mekke’nin o Batha denen bölgesinde anze’ye doğru, bir mızrağa doğru namaz kıldı ama arkadan cemaatin..

Abdurrahman Yazıcı: “Aneze”.

Abdulaziz Bayındır: “Aneze” öyle mi? “Aneze”.

Enes Hoca: “Ve hiye asen zatu el hadid fi esfeli”.

Abdulaziz Bayındır: Mızrak.

Mehmet Hoca: Ucunda demir var, meyzi deriz ya. Meyzinin küçük hali.

Abdulaziz Bayındır: Bazen değneklerin ucuna da demir koyarlar doğru. Aneze deniyormuş adına. Evet “vela teberul garzu dunel ilkai” o şeyi dikmek itibar edilir. Atmak değil önüne. “Vel hattu” çizgi çizmek değil. ”

Mehmet Hoca: Bizde bunların hepsi diyor tatkik içindir, tahkik için değildir. İşte bu tür şeyler yaparsanız namazınız caizdir demiş.

Abdulaziz Bayındır: Namaz her halukarda caiz de. “Le ennel maksude la yahdulu bihi” maksat bununla hasıl olmaz. Dikeceksin ki uzaktan da görülsün diyor. “Ve yedreul merre iza lem yekun beyne yedeyhi sutretun” önünde sutresi yoksa bir engel yoksa, önünden geçen kişiye engeller. Yani şimdi namaz kılıyor, buradan birisi geçerken elini uzatır. Geçmesini engeller yani. O da tabi illa da geçeceğim derse yapacak bir şey yok. “Ev merre beynehu ve ilel sutre” kendisiyle sutre arasına geçetse, o zaman da engeller. “Li kavli aleyhisselati vesselam idrau mestedatum: gücünüz yettikçe engelleyin” demiş Peygamber efendimiz. “Ve yedrau bil işareti kema kale resulullah(sav)” işaretle diyor, buna engel olur. Yoksa güç kullanarak değil. Peygamber efendimiz yapmış. Kime? “Bi veledey ümmü selemete(ra) Ümmü Seleme’nin iki çocuğuna böyle yapmış. “Ev yedfeu bi tesbihi: yada subhanallah der” engeller,”lima raveyna min kablu: daha önce rivayet ettiğimiz gibi”. Yani namazı ıslah içindi değil mi o hadisi şerif? Geçen hafta okumuştuk ya. Herhangi bir şey olursa namazda tesbih ibaresini hatırlayanınız var mı? Birinize namazda bir durum söz konusu olursa tesbih çeksin. Orada da subhanallah dediği zaman mesele halledilmiş oluyor.

Enes Hoca: Kadınların tesbih çekmesi mekruhmuş. Çünkü o sesi fitneye neden oluyor. Tesbik yapar.

Abdulaziz Bayındır: El çırpma. O, neden olmaz! Asıl fitne dediğin o olur. Bu kadın türkü mü çağırıyor.

Muhammed: Hadis varmış.

Abdulaziz Bayındır: Oku bakalım.

Muhammed: “Ve ahrece en hadisu Zuhri, en Ebu Seleme,en Ebu Hureyre, ene nebiyyu(sav) kale et tesbihu rical et tesbihu bil nisa tesbiku”.

Abdulaziz Bayındır: Kadınlar ellerini vururlar, erkekler tesbih çekerler. Bu hadis sahih değildir mutlaka.

Muhammed: Müslim’den.

Abdulaziz Bayındır: Müslim rivayetimiymiş? Neyse. “Ve yekreu cema beynahuma le enne bi ahadihima kifayeten” her ikisini birden, yani hem subhanallah hem işaret, ikisini birden yapmamalı diyor. Çünkü bir tanesi yeter.

Yeni bir bölüme geçiyoruz. Peki buraya kadar mezheplerden söyleyecekleriniz var mı?

Mehmet Hoca: Hemen hemen aynı.

Yahya Şenol: Hadislere bir baksak?

Abdulaziz Bayındır: Hadislere bir bakalım.

Yahya Şenol: İlk önce şunu söyleyeyim: baştan beri okuyoruz ya, burada bir hadis geçtimi bulmakta zorlanıyoruz yada mutlaka zayıf çıkıyor. Sonunda geçen bütün hadislerin hepsi sağlam yani.

Abdulaziz Bayındır: İlk defa yani.

Yahya Şenol: Bir dayanağı var.

Abdulaziz Bayındır: Şükür yani. İyi.

Yahya Şenol: Namazda sutre edinmekle ilgili bayağa hadis var hadis kitaplarında. Bir tanesi biraz önce burada okuduğumuz Ebu Davut’da, İbni Mace’de geçen “ve salla ahadekum fel yusalli sutretin vel yednu minha”.

Abdulaziz Bayındır: Sizden biri namaz kıldığı zaman sutreye doğru kılsın. En son kelime neydi?

Yahya Şenol: “Vel yednu”

Abdulaziz Bayındır: “Ona yaklaşsın”. Onu okuduk az önce. Sutreye de biraz yaksın, araya boşluk bırakmasın. Evet. Çünkü yaklaşacak, bu defa da gelip geçene de sıkıntı vermiş olur. Araya uzun boşluk bırakırsanız o caminin kapısını sanal kapıyla kapatan gibi.

Yahya Şenol: Ondan sonra Müslim’in rivayeti var. “Suile fi gazveti tebuk an sutrete musalli fe kale kemu ahharati rahi”.

Abdulaziz Bayındır: Tebuk gazvesinde musallinin sutresi nasıl diye sorulduğu zaman, işte yükün, devesinin-demiş oluyor sizin dediğiniz gibi-arka kaşı gibi. Arkadaki o, artık ona ne deniyorsa. Bizde kaş deniyor, semerin kaşı ama onlar da başka bir şey diyor.

Yahya Şenol: Hayvana bir nevi oturup yaslandığı şey diyor.

Abdulaziz Bayındır: Semerin arka kaşı derler bizde ama

Yahya Şenol: “Rail nedi yesteidu ileyhu nake min kevri baid”

Mehmet Hoca: Deveye binince arkasına yaslanacağı yer.

Abdulaziz Bayındır: Yaslandığı bir kısım ki zaten bir zira yüksekliğinde falan olur yani.

Abdurrahman Yazıcı: Eğer daha uygun.

Abdulaziz Bayındır: Tabi, eğerin arkası da var. O daha uygun doğru. İnsan otururken eğerin arkasındaki yaslandığı kısmın adı neyse işte, burada da resmi var, o. Aynısı. O kadar ki fazla da yüksek olmaz o.

Mehmet Hoca: Yektalifu diyor zaten. Ziraen de olurmuş.

Abdulaziz Bayındır: Bu kadar yükseklikte pek olmaz. Ama olduğu da olabilir.

Mehmet Hoca: Ama o hevdeç şekline yakın olanlar var. Onlar daha yüksek olur.

Abdulaziz Bayındır: Onlar daha yüksektir, evet.

Yahya Şenol: Ondan sonra Buhari ve Müslim’in ortak rivayet ettiği bir hadis var. İbni Ömer’den geliyor. “Kane resulullahi(sav) iza karace yevme leidi ye’muru bil harreti”

Abdulaziz Bayındır: Bayram günü Peygamberimiz açık sahada insanlara bayram namazını kıldırıyor. Çünkü daha çok cemaat oluyor. Bir mızrak getirin falan denmiş.

Yahya Şenol: “Beyne yedeyhi”.

Abdulaziz Bayındır: Önüne dikiliyor mızrak.

Yahya Şenol: “Yusalli ileyha ven nasuara ehu”.

Abdulaziz Bayındır: Peygamberimiz ona doğru namaz kılıyor ve herkes de onun arkasında. Sadece imamın ününde oluyor. Evet.

Yahya Şenol: “Ve kane yefalu zalike fis sefer”

Abdulaziz Bayındır: Yolculukta da aynısını yapardı Peygamber efendimiz. Sadece imamın önüne koyuyor. Evet.

Yahya Şenol: Ondan sonra Sehr Bin Sabit’ten gelen bir hadis. “Kane beyne musalla resulullahi(sav) ve beynel cidali memerru şatin”

Abdulaziz Bayındır: Peygamber efendimiz ile arasında bir koyun geçecek kadar bir yer olurdu. Zaten oraya da ancak secdesini yapabilir. Yani fazla bir mesafe yok.

Yahya Şenol: Bir kaç farklı şey var bu aranın ne kadar olacağına dair. Bir hadiste de “enne nebiyye(sav) dehalel kabete fe salla ve beynehu ve beynel cidali nahnu min selasetin ezziraun”.

Abdulaziz Bayındır: Kabeye girip. Kabenin içerisi galina değil mi?

Yahya Şenol: “Dehalel kabete”.

Abdulaziz Bayındır: Herhalde kabenin içerisi olmalı. Kabenin içi. Çünkü bir haremin içi var, bir de kabenin içi var. Girip namaz kılmış. Onunla duvar arasında üç ziralık bir mesafe varmış.

Yahya Şenol: Ondan sonra Ahmet B. Hambel ve Müslim rivayeti. “Kunna musalli veddevau kemurru beyne eydina”.

Abdulaziz Bayındır: Biz namaz kılıyorduk, hayvanlar da aramızdan geçiyordu.

Yahya Şenol: “fezeka ma zalike nebiyyi(sav)

Abdulaziz Bayındır: Peygamberimize de bunu söyledik.

Yahya Şenol: “Fe kale mislu muahharete rahi yekunu beyne yedeyhi ahadekum summe la yudurruhu maza merre beyne yedeyhi”.

Abdulaziz Bayındır. Evet bu az önceki o eğerin arka kısmındaki bir şey adamın önünde olursa önünden geçenlerin bir zararı olmaz demiş.

Yahya Şenol: Yine sutreyle ilgili Ebu Hureyre hadisi Ahmed, Ebu Davud, İbni Mace’de geçiyor. “İza salla ehadikum el yecal tilka racıi şey’a”

Abdulaziz Bayındır: Sizden biri namaz kıldığı zaman yüzünün karşısına bir şey koysun.

Yahya Şenol: “Fe in la yecid fel yensıb asan”.

Abdulaziz Bayındır: Eğer bulamazsa değneğini diksin. Bir değnek diksin.

Yahya Şenol: “Ve in lem yekun ma hu asan fel yehudda hattan vela”.

Tüm Mukayeseli Fıkıh Müzakereleri
# İçerik Adı Yayınladığı Tarih Görüntülenme
1 Kitaba Çağrı 16 Eylül 2017
2 Kurban İbadeti 24 Ağustos 2017
3 Hadislerin Derlenmesinde İran Etkisi 19 Ağustos 2017
4 Diyanetin Fetö Raporu: Bu din bu hale nasıl geldi? 14 Ağustos 2017
5 Hilal, Fitre ve Bayram 28 Haziran 2017
6 Nebi’mizin Ramazan Hayatı 12 Haziran 2017
7 İmsak Ölçüleri 27 Mayıs 2017
8 Dini Siyasete Alet Etmek 20 Mayıs 2017
9 Nebilere Yüklenen Olağanüstü Özellikler 13 Mayıs 2017
10 Tarih Boyunca Nebilere Gösterilen Tepkiler 6 Mayıs 2017
11 Yanlış Şeriat Algısı Suç ve Ceza 29 Nisan 2017
12 Kapitalizmin Sonu 15 Nisan 2017
13 Faiz Bağlamında Modern Finansal Ürünler 8 Nisan 2017
14 Hadislere Bakışımız Nasıl Olmalı 1 Nisan 2017
15 Haram Aylar 25 Mart 2017
16 Kur’an’cılık Tehlikesi 1.Bölüm 20 Mart 2017
17 Din ve Devlet İlişkileri 1.Bölüm 11 Mart 2017
18 Cuma Namazı ve Hutbe’si 4 Mart 2017
19 Kur’an’a Göre Sihir Kavramı 25 Şubat 2017
20 Abese Suresi Bağlamında Nebi’mizin Korunmuşluğu 18 Şubat 2017
21 Ev İçi Mahremiyet Kuralları 11 Şubat 2017
22 Örtünme İle İlgili Hükümler 4 Şubat 2017
23 Baş Örtüsü ve Örtünme 28 Ocak 2017
24 Kur’an’nın Çözüm Üretmedeki Yeri 21 Ocak 2017
25 Yahudileri Gölgede Bırakan Hileler 16 Ocak 2017
26 Müslümanlar’da Allah’a Güven Krizi 31 Aralık 2016
27 Müslümanlığımızı Gözden Geçirme İhtiyacı 24 Aralık 2016
28 Ümmet Olamamanın Ağır Bedeli 17 Aralık 2016
29 Tarihsellik İddialarında Cezalar Örneği 10 Aralık 2016
30 Mezhepçiliğin Doğurduğu Acı Sonuçlar 3 Aralık 2016
31 Kur’an’nın Tarihselliği İddiası ve Miras Konusu 26 Kasım 2016
32 Takiye (Kimliği Gizleme) 19 Kasım 2016
33 Faiz ve Güncel Meseleler 12 Kasım 2016
34 Mehdi Gelicek mi ? 7 Kasım 2016
35 Hz.İsa Gelicekmi? 31 Ekim 2016
36 Çağdaş Ulemanın Usulsüzlüğü 22 Ekim 2016
37 Dinsel Çoğulculuk 15 Ekim 2016
38 Son Kitabı Devre Dışı Bırakma Projesi, Dialog 8 Ekim 2016
39 Fıtrat Zemininde Buluşma 1 Ekim 2016
40 Nisa 34. Ayet Bağlamında Kadına Şiddet 24 Eylül 2016
41 Kurban İbadeti 10 Eylül 2016
42 Kadının Dövülmesi 3 Eylül 2016
43 Kur’an’a Göre Hükmetmek 27 Ağustos 2016
44 15 Temmuz Darbe Gecesine Kurani Bir Bakış 20 Ağustos 2016
45 Paralel Dinin Olmazsa Olmazı Aracılık – 1 13 Ağustos 2016
46 Müslüman Gayrimüslim İlişkileri 2 Temmuz 2016
47 Zekat 25 Haziran 2016
48 Oruçla İlgili Hükümler 18 Haziran 2016
49 Uydurulan Dinde Yatsı Sonu, Seher ve İmsak Vakti 4 Haziran 2016
50 Uydurulan Dinde Mut’a Nikahı 28 Mayıs 2016
51 Uydurulan Dinde Şartlı Talak 21 Mayıs 2016
52 Uydurulan Dinin Dayatması Olarak Çocukların Evlendirilmesi 7 Mayıs 2016
53 Kölelik ve Cariyelik Mezheplerin Dayatması mı? 30 Nisan 2016
54 Musa Hızır Kıssasının Evrensel Mesajı 23 Nisan 2016
55 Sünnetin Delil Değeri 16 Nisan 2016
56 Kira Sertifikaları Faizsiz Ürün mü? 9 Nisan 2016
57 Suç-Ceza Dengesi Açısından Cinsel İstismar 2 Nisan 2016
58 Boşanma Konusunda Allah’ın Koyduğu Sınırlar 26 Mart 2016
59 Allah’ın Koyduğu Sınırlar Nasıl Aşıldı 19 Mart 2016
60 Muhsana, Kadına Pozitif Ayrımcılık 13 Mart 2016
61 İnsanlar ile Cinlerin Ortak Özellikleri 5 Mart 2016
62 Nebiler Günahtan Korunmuş mudur? 27 Şubat 2016
63 Bedir Savaşı Örneğinde Nebi ve Resul Farkı 20 Şubat 2016
64 Dinde Haram-Helal Koyma Yetkisi 13 Şubat 2016
65 Cinler 6 Şubat 2016
66 İlk İnsanın Yaratılışı 30 Ocak 2016
67 İnsanı İnsan Yapan Özellikler 23 Ocak 2016
68 Allah’ı İkinci Sıraya Koymak 16 Ocak 2016
69 Şirkle İman Arasındaki Kararsızlık 9 Ocak 2016
70 Mehdi Beklentisi 2 Ocak 2016
71 Her İnsan Allah’ı Bilir 26 Aralık 2015
72 Fıkıh Müzakereleri | Her İnsan Allah’ı Bilir 26 Aralık 2015
73 Bir Sömürü Aracı Olarak Halifelik – 2 19 Aralık 2015
74 Bir Sömürü Aracı Olarak Halifelik 12 Aralık 2015
75 Kur’ân’da Dindarlık 5 Aralık 2015
76 Tarih Boyunca Bir Siyasi Baskı ve Ötekileştirme Aracı Olarak Zındıklık 28 Kasım 2015
77 Geleneğe Göre Dinden Dönmenin Hükmü (Bölüm 2) 21 Kasım 2015
78 Geleneğe Göre Dinden Dönmenin Hükmü (Bölüm 1) 21 Kasım 2015
79 Kur’an’a Göre Dinden Dönmenin Hükmü 16 Kasım 2015
80 Kur’an’da Zina Suçu Ve Cezası 7 Kasım 2015
81 Tağut Doğru Yolun Üstünde Oturur 31 Ekim 2015
82 Hadis Uydurma Faaliyetleri 24 Ekim 2015
83 Kader İnancı Ve Nesih 17 Ekim 2015
84 Resulullah Sonrası Siyasi Gelişmeler 10 Ekim 2015
85 Nesih 3 Ekim 2015
86 Hac Ve Kurban 19 Eylül 2015
87 Terör Olayları Karşısında Nebevi Siyaset 12 Eylül 2015
88 Dinde Özgürlük 5 Eylül 2015
89 Dine Uyma Yerine Dini Kendine Uydurma 4 “Cariyelik” 29 Ağustos 2015
90 Dine Uyma Yerine Dini Kendine Uydurma 3 “Cariyelik” 22 Ağustos 2015
91 Dine Uyma Yerine Dini Kendine Uydurma 2 “Kitap Algısı” 15 Ağustos 2015
92 Dine Uyma Yerine Dini Kendine Uydurma 8 Ağustos 2015
93 Nebimizin Yürüttüğü Dış Politika 1 Ağustos 2015
94 Kadir Gecesi ve İmsak Vaktine Tavırlar 11 Temmuz 2015
95 Zekat 4 Temmuz 2015
96 Oruç İbadeti 2 27 Haziran 2015
97 Oruç İbadeti 20 Haziran 2015
98 Kutup Bölgelerinde İftar ve İmsak Vakitleri 13 Haziran 2015
99 Emtia Borsalarındaki İşlemlerin Fıkhi Hükmü 6 Haziran 2015
100 Kur’ân’a Göre Gece-Gündüz 30 Mayıs 2015
101 Prof. V. A. Yefimov’la Yapılan Toplantının Değerlendirilmesi 23 Mayıs 2015
102 İsra ve Mirac 16 Mayıs 2015
103 Berzah Alemi 2 9 Mayıs 2015
104 Berzah Alemi 2 Mayıs 2015
105 Enflasyon ve Faiz 25 Nisan 2015
106 İşsizlik Probleminin Kaynağı 18 Nisan 2015
107 Peygamberimizin Öldürülmesini Emrettiği Kişiler Hakkındaki Rivayetler 4 Nisan 2015
108 Faizsiz Sistemin İlkeleri (Zekat-Faiz Karşılaştırması) 28 Mart 2015
109 Faizsiz Sistemin İlkeleri – Faizsiz Bankacılık 28 Mart 2015
110 Faizsiz Sistemin İlkeleri (Enflasyon) 21 Mart 2015
111 Faizsiz Sistemin İlkeleri (Bankacılık) 14 Mart 2015
112 Faizsiz Sistemin İlkeleri 7 Mart 2015
113 Tecavüz Suçunun Cezası 28 Şubat 2015
114 İdam Cezası ve Kıssas Tartışmaları 21 Şubat 2015
115 Ceza Hukukunun Genel Prensipleri 14 Şubat 2015
116 Kur’ân’da Ruh Kavramı 7 Şubat 2015
117 İcmanın Delilleri ve Değerlendirilmesi 24 Ocak 2015
118 Fıkıh Müzakereleri | Ceza Hukukunun Genel Prensipleri 17 Ocak 2015
119 Nebiye Hakaretin Cezası 10 Ocak 2015
120 Noel ve Mevlid Kandili Kutlamalari 3 Ocak 2015
121 Kelime Oyunları ve Şeb-i Arus 27 Aralık 2014
122 Evlilik Nedeniyle Ortaya Çıkan Haramlık 20 Aralık 2014
123 Talak’ın Şarta Bağlanması 13 Aralık 2014
124 Kadının Boşanma Hakkı 6 Aralık 2014
125 Boşanmanın Hükümleri 29 Kasım 2014
126 Küçüklerin Evlendirilmesi 22 Kasım 2014
127 İslam Hukuku-Roma Hukuku Karşılaştırması 15 Kasım 2014
128 Beni Kureyza Yahudileri ve Esirlerin Öldürülmesi 8 Kasım 2014
129 İslâm Miras Hukukunda Kelâle 3 Kasım 2014
130 Batı Güdümlü İslam Anlayışında Kur’an Sünnet Algısı – 2 25 Ekim 2014
131 Batı Güdümlü İslam Anlayışında Kur’an Sünnet Algısı 18 Ekim 2014
132 İslam Alimlerinin Işid’e Gönderdikleri Mektubun Eleştirisi 11 Ekim 2014
133 Kurban İbadeti 27 Eylül 2014
134 Birbirimizden yardım istemek şirk midir? 9 Ağustos 2014
135 Nafile Oruç 2 Ağustos 2014
136 Zekat ve Fitre 26 Temmuz 2014
137 Kadir Gecesi 19 Temmuz 2014
138 Tarihi gelişimi ve Hükümleri Açısından İtikaf 12 Temmuz 2014
139 Yatsının Son Vakti 5 Temmuz 2014
140 Vakti Dışında Namaz, Süresinden Fazla Oruç 28 Haziran 2014
141 Bakara 187. Ayet Işığında Oruç İbadeti 21 Haziran 2014
142 Kimler Oruç Tutabilir 14 Haziran 2014
143 Orucun Tarihi ve Meşruiyeti 7 Haziran 2014
144 Ecel ve Şehitlik – Sorular ve Cevaplar 24 Mayıs 2014
145 Ecel ve Şehitlik 17 Mayıs 2014
146 Seferilik Mesafesi ve Müddeti 10 Mayıs 2014
147 Yolculukta Namaz – 2 26 Nisan 2014
148 Dinden Dönmek 19 Nisan 2014
149 Yolculukta Namaz 5 Nisan 2014
150 Namazı Terketmenin Hükmü 29 Mart 2014
151 Namazda Zikir 8 Mart 2014
152 Kadınların Cemaate Katılması 1 Mart 2014
153 Cemaatle Namaz – 2 22 Şubat 2014
154 Cemaatle Namaz 15 Şubat 2014
155 Sehiv Secdesi 8 Şubat 2014
156 Namazı Bozan Haller – 2 1 Şubat 2014
157 Namazı Bozan Haller 18 Ocak 2014
158 Cumanın Farzından Önceki ve Sonraki Sünnetler 11 Ocak 2014
159 Cuma Hutbesi 4 Ocak 2014
160 Cuma Namazı 28 Aralık 2013
161 Sünnet Namazları 21 Aralık 2013
162 Vitir Namazı 14 Aralık 2013
163 Teheccüd Namazı 7 Aralık 2013
164 Kur’an’da Melek ve Cin Kavramları – Sorular 23 Kasım 2013
165 Kur’an’da Melek ve Cin Kavramları – 2 18 Kasım 2013
166 Kur’an’da Melek ve Cin Kavramları 2 Kasım 2013
167 Cezanın Amacı Açısından Mağdur Hakları 26 Ekim 2013
168 Bayram Namazı ve Teşrik Tekbirleri 12 Ekim 2013
169 Tarihi, Amacı ve Ahkamı Yönüyle Kurban 5 Ekim 2013
170 Kur’an’da Münafıkların Durumu – 2 28 Eylül 2013
171 Kur’an’da Münafıkların Durumu 21 Eylül 2013
172 Günümüz İslam Dünyasının Problemleri 14 Eylül 2013
173 Bedel Hac – Doç.Dr. Servet Bayındır 7 Eylül 2013
174 Allah’ın Bilgisi ve Kader 24 Ağustos 2013
175 Mısırdaki Müslümanların Durumu 17 Ağustos 2013
176 Kadir Gecesi 3 Ağustos 2013
177 İmsak Tartışmaları 27 Temmuz 2013
178 Kutup Bölgelerinde İbadet Vakitleri 20 Temmuz 2013
179 Kader 19 Ocak 2013
180 Kıyamet Alametleri 22 Aralık 2012
181 Kur’an Sünnet Bütünlüğünde Kurban İbadeti 20 Ekim 2012
182 Kur’an Sünnet Bütünlüğünde Hac İbadeti 13 Ekim 2012
183 Faiz-Zekat İlişkisi 6 Ekim 2012
184 Namazların Birleştirilmesi 29 Eylül 2012
185 İslama Yönelik Saldırılar 22 Eylül 2012
186 Alternatif Bir Finansal Ürün Olarak Kira Sertifikaları(SUKUK) 15 Eylül 2012
187 Öğle ve İkindi Namazlarının Vakitleri 8 Eylül 2012
188 Yatsı Namazı Vaktinin Bitişi 1 Eylül 2012
189 Kur’an’a Göre Gelenek 25 Ağustos 2012
190 Bayram Namazı ve Fitre 18 Ağustos 2012
191 Televizyondan Kabe İmamına Uyulabilir mi? 11 Ağustos 2012
192 Ramazan Ayının İnsana Sunduğu Fırsatlar 4 Ağustos 2012
193 İmsak Vakti ve Seher – 2 28 Temmuz 2012
194 İmsak Vakti ve Seher 21 Temmuz 2012
195 Nesih, Kıblenin Değişmesi Örneği 23 Haziran 2012
196 İsra ve Miraç 16 Haziran 2012
197 Uydurma Hadisler – Harun Ünal 9 Haziran 2012
198 Sezaryen Doğum 2 Haziran 2012
199 Vahiy – Sünnet İlişkisi 26 Mayıs 2012
200 Nesih Kavramı 19 Mayıs 2012
201 Din ve Tıp Açısından Sünnet 14 Mayıs 2012
202 Din ve Müzik 5 Mayıs 2012
203 Hadislerin Kur’an’a Arzı 28 Nisan 2012
204 Türkiye’de Kutlu Doğum Etkinlikleri 21 Nisan 2012
205 Allah’ın Elçisini Doğru Anlamak 14 Nisan 2012
206 Kur’an Öncesi Mekke Toplumu 7 Nisan 2012
207 Faizsiz Bankacılğın Problemleri 31 Mart 2012
208 Hz.Muhammed’in(S.A.V.) Tebyin Görevi 24 Mart 2012
209 İslam ve Türk Medeni Kanunu(TMK) Miras Sistemlerinin Mukayesesi 17 Mart 2012
210 Kur’an’a Göre Tağut Kavramı 10 Mart 2012
211 Farklı İnançların Birlikte Yaşamasının Doğal Kuralları 3 Mart 2012
212 Kur’an’a Göre Resule İman, İtaat ve İttiba 25 Şubat 2012
213 Organ Nakli 18 Şubat 2012
214 Sebeb-i Nüzul Meselesi 11 Şubat 2012
215 Daru’l-Harbde Faiz 4 Şubat 2012
216 İftida 28 Ocak 2012
217 Talak (Boşanma) 21 Ocak 2012
218 Gayrimüslimlerle Evlilik 14 Ocak 2012
219 A’raf Ehli 7 Ocak 2012
220 Müminler Cehenneme Girecekler Mi? – 2 31 Aralık 2011
221 Müminler Cehenneme Girecekler Mi? 24 Aralık 2011
222 Çocukların Evlendirilmesi 17 Aralık 2011
223 İnanç Özgürlüğü 10 Aralık 2011
224 Evliliğin Denetlenmesi 3 Aralık 2011
225 Adetli Kadın Kur’an’a Dokunabilir mi? 26 Kasım 2011
226 Hz.İsa’yı(a.s.) Geri Getirmek İsteyenlerin Hedefi 19 Kasım 2011
227 Nebi ve Resul Kavramları 12 Kasım 2011
228 Kurban Bayramına Nasıl Hazırlanmalıyız? 5 Kasım 2011
229 İcma Delili ve Değerlendirilmesi 22 Ekim 2011
230 Vekaletle(Bedel) Hac 15 Ekim 2011
231 İhram Yasakları 8 Ekim 2011
232 Kadınların Yolcuğu 1 Ekim 2011
233 Kur’an ve Sünnet Işığında Hac İbadeti 24 Eylül 2011
234 Faiz Anlayışı 10 Eylül 2011
235 Bayram Namazı 27 Ağustos 2011
236 İmsak Vakti 20 Ağustos 2011
237 Teravih Namazı Konusunda Diyanet’e Cevap 13 Ağustos 2011
238 Oruç Tutamayanlar Ne Yapmalı? 6 Ağustos 2011
239 Güneşin Batmadığı Yerlerde Namaz Vakitleri 2 Temmuz 2011
240 Yatsı Namazının Vakti 7 Mayıs 2011
241 Allah’ın İndirdikleri İle Hükmetmeyenler – 2 30 Nisan 2011
242 Allah’ın İndirdikleri İle Hükmetmeyenler 23 Nisan 2011
243 Günahlarla İlgili Kavramlar – 2 2 Nisan 2011
244 Günahlarla İlgili Kavramlar 26 Mart 2011
245 Büyük Günahlar – 3 19 Mart 2011
246 Büyük Günahlar Nelerdir? 12 Mart 2011
247 Büyük Günah İşleyenlerin Durumu 5 Mart 2011
248 Ye’cüc ve Me’cüc 26 Şubat 2011
249 Dabbetü’l-Arz 19 Şubat 2011
250 Tarikatlarda Vesile ve Tevessül 12 Şubat 2011
251 Evliyanın Yardımı İle İlgili İddialar – 2 5 Şubat 2011
252 Kutuplarda Namaz Vaktinin Tespiti 29 Ocak 2011
253 Evliyanın Yardımı İle İlgili İddialar 22 Ocak 2011
254 Kâlû Belâ Olayı Hakkında Sorulan Sorular – 2 1 Ocak 2011
255 Kâlû Belâ Olayı Hakkında Sorulan Sorular 25 Aralık 2010
256 Mehdi İnancı 18 Aralık 2010
257 Kur’an’a Göre Zekat Oranları 4 Aralık 2010
258 Artan Malı İnfak Etme 27 Kasım 2010
259 Vitr Namazı 13 Kasım 2010
260 Bayram Namazları 6 Kasım 2010
261 Sehiv Secdesi – Mukayeseli Fıkıh Dersleri 30 Ekim 2010
262 Kurban İle Alakalı Sorular 23 Ekim 2010
263 Hac Farklı Aylarda Yapılabilir mi? – Fıkıh Dersi 9 Ekim 2010
264 Başkasının Yerine Hacc Yapmak 2 Ekim 2010
265 Hilal İle İlgili Sorulan Sorular 25 Eylül 2010
266 Cariyeler İle İlgili Sorulan Sorular 18 Eylül 2010
267 ORUÇ BOZMANIN CEZASI 4 Eylül 2010
268 Zekat 28 Ağustos 2010
269 İmsak ve Yatsı Vakitleri – 2 21 Ağustos 2010
270 İmsak ve Yatsı Vakitleri 14 Ağustos 2010
271 İsra ve Miraç -2 10 Temmuz 2010
272 İsra ve Miraç -1 3 Temmuz 2010
273 İcma’a Delil Getirilen Hadisler 26 Haziran 2010
274 İcma 19 Haziran 2010
275 Başörtüsü ve Örtünme 12 Haziran 2010
276 Mezheplerin Tutarlılığı 29 Mayıs 2010
277 Asabe Siyaset İlişkisi (Kızın Çocuklarının Mirasçılığı Örneği) 22 Mayıs 2010
278 Kur’an’ı Açıklama Usulü 15 Mayıs 2010
279 Kartepe Programı Değerlendirme 5 Mayıs 2010
280 Abdestte Ayakların Mesh Edilmesi 24 Nisan 2010
281 Hudeybiye’den Geri Kalanlar 13 Nisan 2010
282 Peygamberimizin Zeynep (ranha) ile Evliliği 3 Nisan 2010
283 Bedir Savaşı 20 Mart 2010
284 Kur’an Sünnet Bütünlüğü: Allah’ın İzni Meselesi 13 Mart 2010
285 Vahiy Çeşitleri 6 Mart 2010
286 Kadınların Özel Halleri 11 Şubat 2010
287 Kur’an’a Göre Zekat Nispeti 6 Şubat 2010
288 Vahy-i Gayr-i Metlüv’e Dair Getirilen Deliller -1 30 Ocak 2010
289 Iskat (Ölen Kimseyi İbadet Borçlarından Kurtarmak) 16 Ocak 2010
290 Dini Tebliğ ve Uygulamada Cebrailin Rolü -2 2 Ocak 2010
291 Dini Tebliğ ve Uygulamada Cebrail’in Rolü 26 Aralık 2009
292 Kuran ve Sünnet Bütünlüğü – Kurban 21 Kasım 2009
293 Kuran ve Sünnet Bütünlüğü – Kıble Meselesi -2 14 Kasım 2009
294 Kuran ve Sünnet Bütünlüğü – Kıble Meselesi -1 7 Kasım 2009
295 Kuran ve Sünnet Bütünlüğü – Kur’anı Anlama 31 Ekim 2009
296 Kuran ve Sünnet Bütünlüğü – Yolculukta Namazin Kısaltılması Örneği 24 Ekim 2009
297 İsa Aleyhisselam Tekrar Gelecek mi? -2 17 Ekim 2009
298 İsa Aleyhisselam Tekrar Gelecek mi? 1-1 10 Ekim 2009
299 İsa Aleyhisselam Tekrar Gelecek mi? 1-2 10 Ekim 2009
300 Hanefi Mezhebinin İçki ile İlgili Görüşleri -1 3 Ekim 2009
301 Hanefi Mezhebinin İçki ile İlgili Görüşleri -2 3 Ekim 2009
302 Mirasta Avliye Meselesi -1 26 Eylül 2009
303 Mirasta Avliye Meselesi -2 26 Eylül 2009
304 Kasten Orucu Bozanın Cezası -1 12 Eylül 2009
305 Kasten Orucu Bozanın Cezası -2 12 Eylül 2009
306 Oruç Keffareti -2 29 Ağustos 2009
307 Oruç Keffareti -1 29 Ağustos 2009
308 Adetli Kadının Orucu -1 22 Ağustos 2009
309 Adetli Kadının Orucu -2 22 Ağustos 2009
310 Hastaların Orucu -1 15 Ağustos 2009
311 Hastaların Orucu -2 15 Ağustos 2009
312 Namazda Örtünme / 2-1 8 Ağustos 2009
313 Namazda Örtünme / 2-2 8 Ağustos 2009
314 Namazda Örtünme / 1-1 1 Ağustos 2009
315 Namazda Örtünme / 1-2 1 Ağustos 2009
316 Kur’an’da Örtünme -1 18 Temmuz 2009
317 Kur’an’da Örtünme -2 18 Temmuz 2009
318 Gayrimüslimlerle Evlilik -1 11 Temmuz 2009
319 Gayrimüslimlerle Evlilik -2 11 Temmuz 2009
320 Müşriklerle Evlilik -1 4 Temmuz 2009
321 Müşriklerle Evlilik -2 4 Temmuz 2009
322 Ehli Kitap ve Müşrikler -1 27 Haziran 2009
323 Ehli Kitap ve Müşrikler -2 27 Haziran 2009
324 Hayvan Kesimi / 2-1 20 Haziran 2009
325 Hayvan Kesimi / 2-2 20 Haziran 2009
326 Hayvan Kesimi -1 13 Haziran 2009
327 Hayvan Kesimi -2 13 Haziran 2009
328 Helal Gıda ve Jelatin Konusu -1 6 Haziran 2009
329 Helal Gıda ve Jelatin Konusu -2 6 Haziran 2009
330 Nafile Namazlar -1 9 Mayıs 2009
331 Nafile Namazlar -2 9 Mayıs 2009
332 Vitir Namazı -1 2 Mayıs 2009
333 Vitir Namazı -2 2 Mayıs 2009
334 Kur’an’ın Genel Açıklaması -1 25 Nisan 2009
335 Kur’an’ın Genel Açıklaması -2 25 Nisan 2009
336 Namazın Mekruhları -1 11 Nisan 2009
337 Namazın Mekruhları -2 11 Nisan 2009
338 Namazı Bozan Şeyler -1 4 Nisan 2009
339 Namazı Bozan Şeyler -2 4 Nisan 2009
340 Namazda Konuşmak -1 28 Mart 2009
341 Namazda Konuşmak -2 28 Mart 2009
342 Namazda Abdestin Bozulması / 2-1 21 Mart 2009
343 Namazda Abdestin Bozulması / 2-2 21 Mart 2009
344 Namazda Abdestin Bozulması / 1-1 14 Mart 2009
345 Namazda Abdestin Bozulması / 1-2 14 Mart 2009
346 Namazda İmamlık / 3-1 28 Şubat 2009
347 Namazda İmamlık / 3-2 28 Şubat 2009
348 Namazda Saf Düzeni -1 21 Şubat 2009
349 Namazda Saf Düzeni -2 21 Şubat 2009
350 Namazda İmamlık / 2-1 14 Şubat 2009
351 Namazda İmamlık / 2-2 14 Şubat 2009
352 Namazda İmamlık / 1-1 7 Şubat 2009
353 Namazda İmamlık / 1-2 7 Şubat 2009
354 İmamın Arkasında Kıraat -1 24 Ocak 2009
355 İmamın Arkasında Kıraat -2 24 Ocak 2009
356 Namazda Okunan Sûre ve Ayetler / 4-1 17 Ocak 2009
357 Namazda Okunan Sûre ve Ayetler / 4-2 17 Ocak 2009
358 Namazda Okunan Sûre ve Ayetler / 3-1 10 Ocak 2009
359 Namazda Okunan Sûre ve Ayetler / 3-2 10 Ocak 2009
360 Namazda Okunan Sûre ve Ayetler / 2-1 3 Ocak 2009
361 Namazda Okunan Sûre ve Ayetler / 2-2 3 Ocak 2009
Kuran Dersi Canlı Yayın